'Türkiye'de iktidar değişikliğinin vakti gelmiştir'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'de iktidar değişikliğinin vakti geldiğini belirterek, ''Bu iktidarın üçüncü dönemi Türkiye için bir felakettir'' dedi.

'Türkiye'de iktidar değişikliğinin vakti gelmiştir'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 06.03.2011 - 12:14

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün başlattığı Adana'nın ilçe gezileri kapsamında, bugünkü programı öncesinde Seyhan Oteli'nde kahvaltıda partililerle bir araya geldi. Bahçeli, burada yaptığı konuşmasında, yakın tarihte hiçbir siyasi partiye nasip olmayan TBMM'de sayısal çoğunlukla tek başına güçlü bir iktidar yapısına sahip bulunan AKP'nin bunu iki dönemdir değerlendiremediğini söyledi. Türkiye'nin bir kader anında olduğunu savunan Bahçeli, şöyle devam etti: ''Türkiye bir yol kavşağında. Bu tespiti parti yönetimi sorumluluğu taşıyan insanlar olarak bizim yapmamız gerekir ama bu yeterli değildir. Dava arkadaşlarımızın da aynı tespitler doğrultusunda bir karar alması gerekli, temel tercihini ortaya koyması gerekir. Önümüzdeki seçimler milletimizin geleceğinin belirlenmesi için çok önemlidir. Türkiye bir yol ayrımındadır; ya teslimiyetçi bir anlayışı kabullenerek bugünkü iktidarın 3 bini aşkın günde ortaya koyduğu politikaları benimseyerek ülke yoluna devam edecek veya iktidar değişikliği zaruri kılacaktır. Türkiye'de iktidar değişikliğinin vakti gelmiştir. Bu iktidarın üçüncü dönemi Türkiye için bir felakettir.''

AKP uygulamalarının Türkiye Cumhuriyeti'nin kazanımları arasında bulunan milli devletin üniter yapısı ve toprak bütünlüğünün büyük tahribata uğradığını ileri süren Bahçeli, ''Milli ve manevi değerler yıpratılmış, sosyal doku örselenmiş, birlikte ve bir arada yaşama kabiliyetimiz zaafa uğratılmıştır. 'Demokratik açılım' denen zırva, ülkemiz için yıkım projesinin başlangıcı olmuştur. Etnik temelli bölücülüğün devlet politikası haline dönüştürüldüğü kara bir gündür. Bunları yapanlar şimdi ise PKK'nın siyasallaşma sürecini tamamlamaya çalışmaktadır'' şeklinde konuştu.

Anayasa değişikliği

Bahçeli, anayasa değişikliğine karşı olmadıklarını ancak bunun uzlaşmayla gerçekleştirilmesi gerektiğini belirterek, ''Türkiye'yi ileriye taşıyabilecek bir anayasa değişikliği zaruridir'' dedi. Anayasa değişikliği için referanduma ihtiyaç bulunduğunu ve bu konuda hassasiyetler olduğunu vurgulayan Bahçeli, özellikle ülkücülerin istismara uğradığını öne sürdü. Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nin siyasallaştırıldığını iddia eden Bahçeli, iktidarın yeni bir anayasa değişikliğini 2011 seçimlerinden sonraya bırakılması yönündeki girişimlerini eleştirerek, şöyle devam etti: ''Niye seçim sonuna bırakıyorsun? 7 bilim adamı hazırlamadı mı? Elinde paket halinde durmuyor mu? Onu kamuoyu ile neden bütün çıplaklığıyla paylaşmıyorsun? 341 milletvekiliyle ve devletin bütün imkanlarını kullanarak, referandum yoluyla da olsa çıkartmaya muktedirsin. Böyle bir anayasa değişikliğinde bölücü terör örgütünün de onun siyasallaşmış unsurlarının da destek vereceğini adın gibi biliyorsun. Sayın Başbakan, 2011 yılında üçüncü defa TBMM'de bugünkü sayısal güçle ve tek başına iktidara geldiğini varsaymış olsak, yapacağın anayasa değişikliğini bütün çıplaklığı ve objektifliğiyle televizyona çıkıp madde madde açıklar mısın, açıklamaz mısın? Açıklarsan, bu millet senin kader çizgini çizer. Açıklamazsan aldatma ve kalkınma partisi özelliğiyle bir daha iktidara gelir. 'Kime ne söz verdiysen, Türkiye'yi nasıl bölmeyi planlamışsanız, onu karşılayabilecek bir iktidar olmayı düşünüyorsun' demektir. O zaman sorum şu olacaktır; yaptığın pazarlıklar hangi temellere dayalı olarak, bir karşılıklı rol paylaşımı ile devam ediyor? Bunu hep beraber göreceğiz. Göreceğiz ama iş işten geçmiş olacaktır.''
 

MHP'nin son sözü

Toplumsal istikrar bozulmadan, bin yıllık kardeşlik çatışma haline dönüştürülmeden, ülkenin demokrasi içinde bir çıkış bulacağına inandığını dile getiren Bahçeli, darbeler ve ara rejimlerle sorunların çözüme kavuşturulamayacağını ifade etti. MHP'nin henüz son sözünü söylemediğini ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti: ''Yeri geldiğinde devletin varlığı ve milletin birliği için son sözünü geçmişte örneği olduğu gibi söyleyebilir ama buna ihtiyaç hissetmeden, demokrasi içerisinde, bu güzide kadroyu milletle buluşturarak, onun 'milli irade' dediği gücü yanına alarak, iktidar olmak suretiyle bir yandan ülkeyi yönetmek gibi bir tecrübeye sahip değil miyiz? Kanaatim biz ülkeyi yönetiriz ama bir şartla, birliğimizi ve dirliğimizi koruyarak bunu yapabiliriz. Kelleyi koymuşum, sonuna kadar devam edeceğim Allah'ın izniyle. Türkiye'nin MHP'ye ihtiyacı var. 12 Haziran çok önemlidir. Yolumuza demokrasi içerisinde yürüyerek iktidar olmak lazım.''

MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı, MHP Adana milletvekilleri ile İl Başkanı Ahmet Erdoğan'ın da hazır bulunduğu toplantıya, Devlet Bahçeli, İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılan ve daha sonra da MHP'den istifa eden Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak ile birlikte girdi. Toplantı sonrası, Bahçeli ve Durak, gazetecilerin sorularını cevapsız bıraktı. Durak, ''Bir açıklama yapmak istemiyorum. Konuşmalar aramızda'' dedi.

 

'Çok geç kalınmış isabetli bir açıklama'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ilçe gezisi programı kapsamında geldiği Adana'da, Aladağ ilçesini ziyaret etti. Bahçeli, burada, bir gazetecinin sorusu üzerine, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Ergenekon soruşturması kapsamında gazetecilerin gözaltına alınmasıyla ilgili ulusal bir gazetede yer alan ''Kamu vicdanında kabul görmeyen bazı gelişmeler oluyor. Bu hal, Türkiye'nin geldiği ve herkes tarafından takdir edilen görüntüsünü gölgelemektedir. Bundan kaygı duyuyorum'' şeklindeki açıklamalarına ilişkin, ''Çok geç kalmış, isabetli bir açıklama'' değerlendirmesinde bulundu. Aladağ Belediye Başkanı Yusuf Baş'tan brifing alan Bahçeli, daha sonra Aladağ Kültür Merkezi'nin temel atma törenine katıldı.

 

Bahçeli'nin konvoyunda kaza: 4 yaralı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin konvoyundaki trafik kazasında 4 kişi yaralandı. Alınan bilgiye, Adana'dan Aladağ ilçesine giden Bahçeli'nin konvoyunda, sürücüsünün kimliği henüz belirlenemeyen 01 EG 571 plakalı otomobil, Mustafalar köyü yakınlarında direksiyon hakimiyetinin kaybolması sonucu yoldan çıktı. Kazada, otomobilde bulunan Ali, Mustafa ve Habip Cevher ile kimliği henüz bilinmeyen sürücü yaralandı. Yaralıların Adana'daki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındığı bildirildi.

 

'Seçimler üzerinde tartışma olmaz'

Bahçeli, İmamoğlu ilçesinde, yurttaşa hitaben yaptığı konuşmada, bu seçimlerin geçmiş dönemden farklı olduğunu, bu nedenle önem verilmesi ve yüksek katılım sağlanması gerektiğini belirtti. Herkesten komşusunu, köylüsünü, akrabasını sandığa götürmek için yarış içinde olmasını isteyen Bahçeli, ''Ne kadar yüksek katılım olursa, irade o kadar etkili olur. Seçimler üzerinde tartışma olmaz'' dedi. Seçimlerde sandıklara sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Bahçeli, sağlıklı sonuçlar alınabilmesi için görevlilerin titiz davranmasının ve oy hırsızlarına fırsat vermemelerinin önemine dikkati çekti.

Seçimlerde kararın millette olduğunu, neye karar verirlerse versinler saygı duyacaklarını ifade eden Bahçeli, şunları kaydetti: ''İktidarının 9'uncu yılı içinde olan bu hükümetin, ülkenin 3'üncü döneme taşıması mümkün değil. AK Parti iktidarının 3'üncü dönemde yapacağı bir şey kalmamıştır. İki dönemdir yaptıklarına şahit oluyoruz. Vaat ettiklerini gerçekleştirme çoğunluğu var. Önünde yapacağı, sunacağı hizmetleri engelleyecek güç yoktur. İstediği yasayı çıkarabilir, politikayı uygulayabilir. Refah artış tedbirlerini alabilir. Ama bugüne kadar bunlar olmadı. AK Parti ülkeyi iyi yönetmedi. Bu dönemde devletin beka sorunu ortaya çıktı. Devletin varlığı ve birliği, iç ve dış tehditlerle tehlike altına alınmıştır. Toprak bütünlüğü tahrif edilmiştir. Bu iktidarda etnik temelli bölücülük tırmanmış, mezhep temelli ayrımcılık körüklenmiştir. PKK'nın siyasallaştırılması konusuna taviz üstüne taviz verilmiştir. Pazarlık içerisine girilmiş, bölücü terör cesaretlendirilmiştir. Bunun bu şekilde devam etmesi ülkenin felakete gidişini göstermektedir.''

AKP'nin bir dönem daha iktidar olması durumunda ülkenin kargaşaya, kaosa, krize, kavgaya, kutuplaşmaya, kamplaşmaya sevk edileceğini öne süren Bahçeli, ''AK Parti'ye bugüne kadar oy vermiş vatandaşlara bugün çok önemli görev düşüyor. 8 yıllık partilerinin uygulamalarını iyi araştırsınlar, iyi düşünsünler, sorgulasınlar. Eğer 2002 yılında ülkenin durumu ile 2011 yılında ülkenin durumu arasında kendileri, çocukları, aileleri ve milletimiz açısından bir iyileşme görüyorlarsa AK Parti'ye oy vermeye, onu iktidar yapmaya gayret göstersinler. Ama AK Parti'nin üst yönetimi ve Başbakan'ın hanedanları mutluluk ve refah içinde yüzerken, hala açsanız, işsizseniz, yoksul iseniz bu iktidarı, tepetaklak atmak lazım'' şeklinde konuştu.
 

Ortadoğu ülkeleri ve Türkiye

Türkiye'nin bir yol ayrımında olduğunu ve AKP iktidarından kurtulmanın zamanının geldiğini belirten Bahçeli, Ortadoğu ülkelerinde işsizlikten, yoksulluktan dolayı toplumun kaynamaya başladığını, yıllardır süren otoriter rejimlerin alaşağı edildiğini bildirdi. ''Bulaşıcı hastalık gibi Arap-Müslüman coğrafyasına doğru yayılan ayaklanmalara'' dikkati çeken Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Yemen'e, Bahreyn'e, Cezayir'e, Lübnan'a bakın ve Türkiye ile bir mukayese yapın. Mısır'da 31 yıllık diktatör rejim, bir meydanda halkın toplanarak, gece gündüz orada protesto yapmasıyla yıkılmıştır. Hangi ev yakılmıştır, hangi yerde otomobillere, minibüslere, kamyonlara molotof atılmıştır? Hangi yerde can kaybı olmuştur? Hangi yerde emniyet güçleriyle ayaklanmacılar arasında, çatışma olmuştur? Toplanmışlar 'istemiyoruz' demişler. Nümayiş yapmışlar ve iktidar gitmiş. Türkiye'ye bakın, Hakkari'ye, Şemdinli, Yüksekova'ya bakın. Her gün orada emniyet gücü olan polis kardeşlerimiz, PKK militanlarının ayaklanma propagandalarıyla çatışma içindeler. Ve geçenlerde bir polis kardeşimiz, o PKK militanlarının arasında kalarak, tekmelerle linç edilerek ölüme terk edilmiş, hastaneye zor yetiştirilmiştir. Vali nerede, odasından dışarı çıkamıyor. Kaymakamlar nerede, odasından dışarı çıkamıyor. Dışarıda kim var? PKK terörünün ayaklanma provasını yapan teröristler var ve bir de onların karşısında, talimat üzerine orada durmaya kalmış, askerimiz ile polis kardeşlerimiz var. Sabahtan akşama kadar bunlarla uğraşıyorlar. Ve dönüyorsunuz İstanbul'a, İstanbul'da Gaziosmanpaşa semti dahil, Dolapdere'de, şurada burada her gün akşam nümayiş var. Poşularla kafalarını sarmış bu militanlar, belli bir saatten sonra ellerindeki molotofkokteylini otomobillere atıp, sokakları ateşe veriyorlar.''

Konuşmasının devamında ''İçişleri Bakanı nerede, asayiş nerede, terörle mücadele nerede?'' diye soran Bahçeli, "İçişleri Bakanımız 1 Ağustos 2009 tarihinde, bazı gazetecilerle beraber, bazı sözde aydınlarla beraber, bölücü terörün siyasallaşma sürecini, Demokratik Açılım zırvasıyla yerine getirmek için Ankara'da emniyet mensuplarının bir binasında, Türkiye'de ilk defa bölücü terörü siyasallaştıracak, bir Demokratik Açılım zırvasıyla devlet politikası haline getiren yıkım projesinin mimarı olmuştur'' dedi.
 

4 parçalı konfederasyon

İki dilli hayat, Demokratik Özerklik, federasyon, 4 parçalı bağımsız devlet taleplerinin her gün tartışılır hale getirildiğini vurgulayan Bahçeli, taviz üstüne taviz verildiğini ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Avukatları her çarşamba günü geliyor. Avukatlara talimat veriyor. Avukatlar aracılığıyla örgüt yönetiliyor. Kandil'e talimatlar ulaşıyor. Diyarbakır'da Demokratik Toplum Kongresi adı altında uydurma bir PKK meclisinde kararlar oluşturuluyor. İmralı canisi, Türkiye Cumhuriyeti hükümetiyle pazarlık yapıyor, 'Eylemsizlik kararı aldım, filan güne kadar şunu yapacaksınız' diyor. Veya bir yol haritası veriyor. O yol haritası Türkiye Cumhuriyeti devletinin şu anki Demokratik Açılımı'nın esası oluyor. İki dilli hayat, demokratik özerklik deniyor. Sonra da Irak, Türkiye, Suriye ve İran'da oluşmuş olan bazı terör unsurlarıyla 4 parçalı bir konfederasyona başlayıp, bağımsız bir Kürdistan'a doğru giden yol haritası Türkiye'nin gündemine getiriliyor. Sayın Başbakan bütün bunların hepsine 'ileri demokrasi' diyor, 'özgürlük' diyor. Durup dururken, 36 etnik unsur bahanesiyle, getire getire Türkiye'yi bir Türk-Kürt kardeşliğinin kavgası haline dönüştürüyor.''

''Bu iktidarından kurtulmak lazım'' diyen Bahçeli, ''Bunu bir siyasi parti olarak düşünmemek lazımdır, bu bir ülke sorunu olmuştur. Bu hükümet bir ülke sorunudur. Bu hükümet bir beka sorunudur. Bu hükümetten kurtuluş, Türkiye'nin birliği dirliği ve kurtuluş yolu olacaktır. Onun için bu seçimler önemlidir'' şeklinde konuştu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler