Türkiye'nin “Güzel Tarihi”ne yolculuk
Güven Erkin Erkal yazmaya ve araştırmaya devam ediyor.
Türkiye'de rock tarihi dendiğinde akla ilk gelenlerden araştırmacı yazar Erkal şimdi de “Türkiye'nin Güzel Tarihi / 100 Yıl, 1000 Kapak” çalışmasını yayımladı. Kitap dünyayı kasıp kavuran Pin-up tavrının Türkiye macerasını anlatıyor. Yüzyıllık bir sürece tanık olacağınız çalışmada Türkiye'nin geçirdiği sosyal ve siyasal evrimin kırılma noktaları da farklı bir pencereden sunuluyor.
Pin-up bir tavır, bir moda, belki de tam tanımı yok. Kendiliğinden varolup tüm dünyaya yayılan popüler bir hareket ya da... Peki, nedir Pin-up? Erkal anlatıyor; “Pin-up; kendine has muzır pozları ve yüz ifadeleriyle kartpostal, poster, oyun kâğıtları ve dergi kapaklarında fotoğraf ya da çizimlerle yer alan kız görselleri... II. Dünya Savaşı günlerinden beri böyle tanımlanıyor. Bu görsellerin tarihi daha eskilere gitmekle birlikte, asıl Amerikalı askerlerin dolaplarına “iğnelendikçe” ünleri artıyor.” Dünyada pin-up tarzına öncelik edip sonrasında yine bu tarzdan esinlenerek kapakları yapılmış sayısız dergi görmem mümkün. Elbette bu dergilerin bir de bizim buralardaki yolcuğu var. Osmanlı’dan günümüze kadınların kapaklarında görüldüğü ilk dergiler, önce kadınlar için çıkmış ve kısa sürede bu kapaklar erkeklerin de ilgisini çekmiş. 1920’lerde sinema, mizah ve magazin dergileriyle bu güzel kapaklı dergilerin sayısı hızla artmış. Nâzım Hikmet’ten Necip Fazıl Kısakürek’e, Mehmet Akif Ersoy’dan Aziz Nesin’e birçok yazar, bu güzel kapaklı dergilerde yer alarak yayın dünyasına girmiş. Sadece edebiyat değil; fotoğraf, karikatür, çizgi roman ve sinema gibi sanatın her alanından spora, oradan siyasete, birbirinden farklı alanlarda geçmişten sürpriz belgeler sunuyorlar. Günümüzde de çeşitli tartışmalarla karşımıza gelen Aleviler, eşcinseller ve komünistler gibi “ötekilerin” tarihi ve daha neler neler... İşter Güven Erkal'ın kitabı bu renkli tarihe bir davet. İşte anlattıkları...
-Hikayeye Pin-up kavram ile başlayalım, malum Türkiye'de bilmeden konuşmak herkesin hobisi. Nedir hikayenin aslı?
II. Dünya savaşı sırasında ABD’li askerlerin dolaplarına iğne veya raptiye ile tutturulan güzel kızların görselleri o sıralarda bu adı alıyor. Yirmili yıllara kadar geri gidildiğinde, bu adı almadan önce kimi dergi kapaklarındaki kızların farklı bir anlatımla kapaklarda yer aldığı görülüyor. Kendine has bir mizah ve kompozisyonla, fotoğraf veya çizimlerle resmedilen bu kapak kızları sonunda “Pin – up” olarak adlandırılıyor.
- Türkiye'nin Güzel Tarihi renkli bir zaman yolculuğu, kitap buna bir bilet. Fikir nasıl doğdu, o muhteşem arşivinden mi çıkardın tüm bu tarihi?
Ülkemizin popüler tarihi içinde müzik ve eğlence hayatı ilgimi çeken bir konudur. Yirmili yıllardan 1960’lara kadar bu konuda “popüler müzik dergi” yayını yok denecek kadar az. O aradaki dönemin izlerini, zamanın magazin ve sinema dergileri üzerinden biraz takip etmeye çalıştım. Bunu yaparken bu dergilerin kapakları ilgimi çekti. Sonra bu dergiler konusunda ciddi bir çalışma olmadığını fark ettim. Zaten ülkemizin matbu tarihine de çok meraklıyım. Esen Kitap da “haydi” deyince yola çıktım.
- Türkiye'de pin up nasıl bir yol izlemiş?
Dünya da bu kavrama karşılık gelebilecek dergilere baktığımızda, bizde de Osmanlı’nın son zamanlarında bu anlayışa yakın kapaklar görülüyor. Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte magazin, mizah ve sinema dergileriyle bu tür kapaklı dergilerin sayısı artıyor. 1930 ve 40’larda büyük şehirlerde sinemanın popülaritesiyle birlikte, Hollywood yıldızlarının yer aldığı kapaklar da çoğalıyor. 1950'lerde bunlara Yeşilçam yıldızlı kapaklar da ekleniyor.
-Senin bu anlamdan en sevdiğin dergiler ve kapaklar hangileri?
Kapak çizimlerinde Ramiz Gökçe ve Firuz Aşkın imzası olan dergiler biraz daha öne çıkıyor. Yeni Hayat, Ayda Bir ve Yarım Ay’ın birçok sayısının kapakları poster olarak duvara asabileceğim nitelikte.
-Bu arada kitabı incelediğimizde yüzyıl öncenin pek çok anlamda günümüzden daha modern ve özgür olduğunu da görüyoruz. Trajedi de burada başlıyor sanırım?
Cumhuriyetin ilanıyla birlikte, ülkemizde “batılılaşma” hareketleri hızlanmış. Bu da en çok dergi kapakları ve içeriklerinden yansımış. Baskı kalitesi yükselip grafik tasarımlar açısından teknikler de ilerlemesine rağmen, 50’lerden sonra her 10’ar yıllık dilimlerde eskiyi hem baskı hem de görsel zevk açısından mumla aratacak kapaklar da çoğalmış. Özgürlük denilince hangi açıdan bakıldığı önemli; Bir yandan “hard porno” kategorisine girecek dergilerin, 90’lı yıllarda mahalle bakkallarına kadar dağıtıldığı günler oldu. Süreli porno dergiler o yıllarda erkek yaşam biçimi dergileri ve mizah dergileri arasından bir yol bularak önce yaygınlaşmıştı. Günümüzde ise biraz erotik dergilerin bile, artık “mahalle baskısı”yla dağıtım sorunu yaşadığı oluyor. Bu büyük şehirlerin merkezlerinde göze batmazken, biraz dışarı çıkıldığında anlaşılıyor.
- Tarihsel olarak baktığımız kadın bedeninin kullanımında erotizmle estetik arasında nasıl bir süreç işliyor?
50’lere kadar gelindiğinde, bu tip dergilerin yayıncıları ister istemez elit olan okuyucusuna layık kapaklar sunmuş. İster istemez diyorum çünkü o zamanlar ülkenin ücra köşelerini bırakalım bir kaç büyük şehir dışında diğer illere bile dergi ulaşması sorun. Henüz gazete dergi dağıtım ağları kurulmamış. 50’li yıllarla birlikte şehirler, özellikle İstanbul göç almaya başladıkça yayıncıların daha çok dergi satış amacıyla estetik değerleri de değişiyor. Hele 1969’da Gameda’nın (Gazete mecmua Dağıtım) kurulmasıyla dergilerde tiraj patlaması yaşanıyor ama nitelik daha da geriye gidiyor
-Araştırma yaparken seni en çok şaşırtan neydi?
1920 ve 30’lu yıllardaki grafik tasarım arayışları. Özellikle İhap Hulusi’nin o zamanlardaki Vakit Gazetesi’nin ilavesi Vakit için yaptığı kimi kapakları çok sevdim. Başta mizah anlayışı olmak üzere bizleri bir çok konuda şaşırtan Trabzon, bu araştırmada da şaşırtıyor. Sahibi ve yazı işleri sorumlusu bir kadının olduğu ilk dergi “Çalıkuşu” burada 1928’de çıkıyor. Yetmiyor! Dergi bir de bölgenin 6 mahalli takımın katılımıyla “Çalıkuşu Kupası” adı altında bir futbol turnuvası düzenliyor.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!