Tutuklu yönetmene Altın Portakal daveti

İranlı ünlü yönetmen Jafar Panahi, Uluslararası Altın Portakal Film Festivali'ne davet edildi. 48. Altın Portakal yönetimi, İran Hükümet yetkililerine başvurarak, "Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde muhalefeti desteklediği" gerekçesiyle 6 yıl hapis ve 20 yıl film yapma yasağı cezası verilen Jafar Panahi için özgürlük talebinde bulunacak. Ev hapsinde tutulan Panahi'nin 48. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'ne katılabilmesi için hapis cezasının, yurtdışına çıkma ve uluslararası festivallere katılma yasağının kaldırılması istenecek.

İran Yeni Dalga Sinemasının etkili isimlerinden, dünyaca ünlü yönetmen-senarist-yapımcı Jafar Panahi, 44. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali (2007) Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması'nda jüri başkanlığı yapmıştı. Tutuklu olması nedeniyle jüri üyeliğine davet edildiği 63. Cannes Film Festivali'ne katılamayan Panahi, aynı nedenle bu yıl 61. Berlin ve 67. Venedik Film Festivallerine de katılamadı. Panahi'nin koltuğu üç festivalde de boş bırakıldı. Jafar Panahi, Antalya Büyükşehir Belediyesi-Antalya Kültür Sanat Vakfı işbirliğiyle düzenlenen 48. Altın Portakal'da özel gösterimi yapılacak "This Is Not A Film / In Film Nist - Bu Bir Film Değil" filmi için davet edildi.

52 ödül sahibi

İlk filmi "Beyaz Balon"la katıldığı Cannes'dan Altın Kamera ödülüyle dönen; "Daire" adlı filmiyle Venedik Film Festivali'nde Altın Aslan ödülüne değer görülen, "Ofsayt" ile Berlin Film Festivali'nde Gümüş Ayı-Jüri Özel Ödülü kazanan Jafar Panahi, uluslararası alanda 52 prestijli ödülün sahibi. Panahi, bu filmlerin yanı sıra "Kanlı Altın", "Ayna" gibi filmleriyle dünya sinemasının saygın yönetmenleri arasına girdi.

Antalya'da gösterilecek "This Is Not A Film / In Film Nist - Bu Bir Film Değil" adlı filmde ise Panahi, hapiste temyiz sonucunu bekleyerek geçirdiği günlerini aktarırken, İran sinemasının şu andaki durumuna da ayna tutuyor. Panahi, yönetmen arkadaşı Mojtaba Mirtahmasb'ı tutuklu bulunduğu evinde ağırlıyor; yapamadığı filmini anlatarak senaryosunu okuyor; "oyunculuk" yapıyor. Bu koşullarda, çok kısıtlı olanaklarla çektiği filmini "flash disk"le yurtdışına çıkarıp Cannes'a ulaştırmayı başarıyor.