Uludere'nin raporunu tamamlanmak üzere
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesindeki Uludere Alt Komisyonu, çalışmalarında son aşamaya geldi. Komisyon, 14 Kasım Çarşamba günü yapacağı toplantıda raporun yazımına başlayacak.
Alt komisyon, Şırnak'ın Uludere İlçesinde, Irak sınırında yapılan hava harekatı sonucunda meydana gelen olayla ilgili olarak, yaklaşık 10 aydır sürdürdüğü incelemelerinde son aşamaya geldi. Komisyon, 14 Kasım Çarşamba günü toplanarak, raporu yazmaya başlayacak. Alt Komisyon Başkanı, AKP Ordu Milletvekili İhsan Şener, gelinen aşamayla ilgili olarak, soruları yanıtladı.
- Çalışmalarda gelinen son aşama hakkında bilgi verebilir misiniz?
Şener: 14 Kasım'da toplantı yapacağız. Toplantıda milletvekili arkadaşlar, raporun sonuç bölümünde olmasını arzu ettikleri düşüncelerini ifade edecek. Bunlar raportör tarafından kaleme alınacak. 14 Kasım toplantısı, raporun artık şekillendiği toplantı olacak ve o zaman yazımına başlanacak.
- Rapor ne zaman tamamlanır, yeni yıla kalır mı?
Şener: Yeni yıla kalacağı kanaatinde değilim. Kesin bir tarih vermek istemiyorum, çünkü muhalefet partisi milletvekilleri her seferinde yeni bir teklifle geliyor. Hem 'rapor niye çıkmadı?' diyorlar, hem de her toplantıda yeni bir işle geliyorlar ama bundan sonra buna müsaade etmeyeceğiz.
'Muhalefet 'NATO'ya, Kuzey Irak'a ABD'ye yazı yazalım' dedi'
- Sürecin uzadığı, raporun geciktiği konusundaki eleştirilere ne diyeceksiniz?
Şener: Biz bugüne kadar bütün kararlarımızı oybirliği ile aldık. Muhalefetin en son 'NATO'ya, Kuzey Irak'a, ABD Savunma Bakanlığı'na yazı yazalım' teklifleri vardı, bunları reddettik. Çünkü makul değil, bunlar süreci çok uzatacak şeylerdi. Herkes şu ana kadar elde ettiği bilgilerle, görüşmelerle kanaatlerini rapora yansıtacak.
- 'Uludere olayında karanlıkta kalan noktalar var' denildi. 'Talimatı kim verdi?' sorusu soruldu. Bu soruların yanıtlarını raporda bulabilecek miyiz?
Şener: Türkiye bir hukuk devleti, derebeylik değil. Hukuk devletinde herkesin görev ve yetki alanı bellidir. Biz tabi ki bazı noktalara soru işaretleri koyacağız ama bu olay, adli bir olaydır ve bu adli olayın ortaya çıkartılmasını, 'kusurlu, hatalı kimdir, eksik kalan nedir?' sorularının cevaplarının ortaya çıkartılmasını sağlayacak olan adalet mekanizmasıdır. Özel yetkili savcılığın hazırlık soruşturması devam ediyor. Biz raporumuzu tanzim edip kamuoyunu ile paylaşacağız. Bizim ki inceleme komisyonudur, araştırma ve soruşturma komisyonu değildir. Bazıları buna çok fazla anlam yüklüyor ama İçtüzük'te herkesin görevi bellidir. İnceleme komisyonu olayla ilgili fotoğrafı çeker ve bunu kamuoyuyla paylaşır. Biz suçluyu bulacak, ceza verecek konumda olan bir komisyon değiliz. Böyle anlamlar yüklenilmesi de hoş değil. Basının burada etkisi çok büyük. Biz mümkün mertebe, doğru anlaşılır cümleler kurmaya çalışıyoruz ama muhalefetten belki iyi niyetli arkadaşlarımız, haber olsun diye bazı cümleler kullanıyorlar, bunlar tabi kamuoyunda bir kanaat oluşturuyor. Bu beklentiyi çok fazla yükseltmenin mantığı yok. Biz fotoğrafımızı çekeceğiz, raporumuzu ilgili bakanlıklar, kurum ve kuruluşlara göndereceğiz. Ama bu, şu anlamı taşımıyor; 'Suçlu Ahmet'tir, cezası şu kadardır, Mehmet'in ihmali vardır...' Böyle bir şey beklemek yanlış, böyle bir şey olmaz. Bu, görevimizi, haddimizi aşmış olur, sınırlarımızı aşamayız.
'Adli soruşturma sonucunu ben de merak ediyorum'
- Raporu okuduğu zaman vatandaşta hangi kanaat oluşacak?
Şener: Rapor henüz hazırlanmadı ama alt komisyon başkanı İhsan Şener olarak benim kanaatim oluştu. Bu kanaatle kamuoyunun şöyle bir algıda olması gerekiyor; Evet bir hata yapılmıştır. Ancak eksikliklerin, kusurların, hataların ortaya çıkarılması mekanizması bizim komisyona ait bir konu değildir. Bunu adalet teşkilatı ortaya çıkaracaktır. Gerekli soruşturma devam ediyor. Bunun neticesinde ne olacağını şahsen ben de merak ediyorum bir vatandaş olarak. Burada bir hata olduğunu başından beri Hükümetimiz de kabul etmiştir. Onlara anında tazminatları ödenmiştir. Bu, şu anlamı taşımıyor; 'Kanla, parayla alınmaz' gibi laflar söyleniyor, bu o değildir. Bunu, o hatanın, hem o mağdurlar hem de kamuoyu nezdinde hafifletilmesi, iç barışa katkıda bulunulması için Hükümetin çabaları olarak değerlendirmek lazım. Ötekileştirerek, 'bize ne bundan' dememiştir.
'Annelerle birlikte orada ağladım'
- Uludere'ye gittiniz, orada acılara tanıklık ettiniz. Oradaki insanlara bir mesajınız olur mu?
Şener: Benim de 13 yaşımda bir oğlum var, orada bir anda onu düşündüm. O ağlayan annelerin acısı yüreğimde sızladı, hala sızlıyor. 13-15-20 yaşındaki çocukların bu halde ölmeleri kabul edilecek bir olay değil. Çok duygusal biri değilim ama onlarla birlikte orada ağladım. Ama ağlamak çözüm üretmiyor. Bundan sonra bu tür hataların yapılmaması için tedbirlerin alınması lazım. Belki de Türkiye'de ilk defa askeri bir operasyonla ilgili Meclis komisyon kurdu. Bunların önemsenmesi lazım. Bundan sonra bu tür hataları engelleyeceğini umut ediyoruz bu tür şeylerin. Bu tür hataların tekerrür etmemesi için, bütün tedbirlerin alınmasına yönelik, oradaki sınır güvenliği, güvenlik birimlerinin ve idari birimlerin koordinasyonu, kaçakcılık, kaçakçılık adı altında yapılan alışverişler... Bunların tamamına yönelik bilgiler raporumuzda olacak.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- DEM Partili vekillerle 'Suriye' atışması!