"Üniversiteliler vazgeçmemekte ısrarlı"
AKP "İleri demokrasi söylemi" üniversitelerde öğrencilere ceza olarak yağıyor. AKP ile birlikte Türkiye genelinde yüzlerce öğrenci okuldan uzaklaştırıldı, hapis cezaları ile karşılaştı. En son İstanbul Teknik Üniversitesi'nde (İTÜ) 18 öğrencinin 15'er ay hapis cezasına çarptırılmasına isyan eden öğrenciler, "İleri demokrasi üniversite öğrencilerini cezalandırıyor. Türkiye hızla AKP faşizmine gidiyor" dediler.
İstanbul’daki çeşitli üniversitelerde okuyan öğrenci 5 ayrı görüşe sahip öğrenci kuruluşlarının temsilcileri, AKP iktidarının öğrencilere yönelik bakışını, sürgünleri, okuldan uzaklaştırmaları gazetemize değerlendirerek ortak mücadele vurgusu yaptılar.
İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü öğrencisi ve TKP’li öğrenciler adına konuşan Erçin Fırat AKP’nin Türkiyeyi hızla dönüştürdüğünü, üniversite gençliğini henüz istediği gibi yönetemediği için saldırgan bir tutum sergilediğini söyledi. Başbakan’ın aydınlar, sanatçılar, rektörlerle ve toplumun çeşitli kesimleri ile görüştüğünü anımsatan Fırat, “Bizler öğrenciliğimizin yanısıra ülkemizde ve çevremizde olup bitenleri de yakından takip ediyoruz. AKP’nin Türkiye’de oluşturmaya çalıştığı dönüşüme üniversiteler hala direngen onun içinde öğrencileri baskı altında tutuyor. Öğrencilerin tepkisi var ve bu tepkiden korkuyorlar” dedi.
9 Kasım’da İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün kendisi hakkında soruşturma açtığını kaydeden Fırat, “İTÜ’de 18 arkadaşımıza 15’er hapis cezası verdiler. YTÜ’de 2 öğrenci arkadaşımız geçtiğimiz hafta okuldan uzaklaştırıldı. 22 Kasım’da da bana okuldan 1 hafta uzaklaştırma cezası verdiler. Ancak ben hala okula giriyorum. Savunmasını dahi yapmadığım bir soruşturmadan ceza almak rektörlüğün düştüğü komik durumu ortaya koyuyor” diye konuştu. Fırat, cezaların kendilerini yıldıramayacağını tüm üniversitelerde AKP ve gericiliğe karşı kitlesel eylemlerle karşı koyacaklarını söyledi.
“İleri demokrasi cezalarla geliyor”
İTÜ öğrencisi ve Öğrenci Kolektifleri temsilcisi Ali Duman, İTÜ’nün 2008 yılı Akademik Yılı Açılışı’nda Başbakan’ı protesto ettikleri gerekçesiyle kendisi ile birlikte 18 kişinin 15’er ay hapis cezası aldığını söyledi. 12 Eylül’de gerçekleştirilen referandumun ardından “ileri demokrasi” söyleminin çok sık telafuz edildiğini kaydeden Duman,“ ‘İleri demokrasi’ye örnek vermemiz gerekirse son dönemde Adana 21 arkadaşımız hakkında protesto gösterisine katıldıkları gerekçesiyle 10 ay hapis cezası verildi. Yunus Söylet döneminde İstanbul Üniversitesi’nde 100’e yakın öğrenci toplamda 20 yıla yakın süre ile okuldan uzaklaştırıldı. Hacattepe’de 70 öğrenciden 7’sine birer dönem, 2’sine birer yıl okuldan uzaklaştırma cezası verilirken, son sınıf öğrencisi bir arkadaşımız okuldan atıldı. Samsun’da 12 arkadaşımızın evlerine operosyon düzenlenerek gözaltına alındı ve tutuklanan 5 arkadaşımız tahliye edildi. Soruşturmalara ise ‘ideolojik halay çekmek’,‘stand açmak’,‘afiş asmak’ gibi gerekçeler gösterildi. İşte AKP’nin ve rektörlerinin Türkiye’deki ‘ileri demokrasi’ söylemi. Türkiye hızla AKP faşizmine gidiyor” dedi.
Özgürlüklerin üniversiteye türban ve sivil polis sokmak ile gerçekleştirilemeyeceğini kaydeden Duman,“Ne yaparlarsa yapsınlar üniversitelerin toplumsal muhalefetin önemli bir ayağı olmasını engelleyemezler. İşçilerin, muhalefetin sesinin kesildiği bir dönemde üniversite öğrencilerinin mücadelesi bunları rahatsız ediyor. AKP üniversitelirin hareketlenmesi ile ne olabileceğini iyi bildiği için bizleri susturmaya çalışıyor. Ancak ne onların okuldan uzaklaştırmalırı nede hapis cezaları üniversitelerdeki hiç bir öğrenci arkadaşımızı yıldıramayacak. Bizleri atsalar bile o bayrağı başka arkadaşlarstaşıyacak. AKP’liler ise üniversitelere en fazla şemsiyeleri ile gelirler ama o şemsiyeleride onları kurtaramaz” diye konuştu.
“12 Eylül’ün çocukları, özgürlüklerden bahsedemez”
Gençlik Muhalefeti temsilcisi ve İ.Ü öğrencisi Can Uğur üniversitelerde öğrencilerin okuldan uzaklaştırılmasının ve hapis cezaları ile karşılaşmasının AKP’nin de içinde olduğu gerici ve cemaatçi yapılanmaların muhalif sesleri susturmaya yönelik girişimi olduğunu belirtti. Cezaların temelinde üreten, düşünen, sorgulayan bir gençliği engellenme çalışması yattığını anlatan Uğur, “Üniversiteleri sermayeye, gericiliğe bırakmayacağız diyenler cezalandırılıyor. Ancak üniversiteye türban ve sivil polislerin sokulması özgürlük ve demokrasi olarak nitelendiriliyor. Biz öğrencileri ise üniversitelerin sermayenin değil, bilimin üretildiği, özgürce tartışmaların yapıldığı sözlerin hiç bir baskıya uğramadan ifade edilebildiği yerler olmasını istiyoruz” dedi.
Taleplerinin AKP ve onun çizgisindeki siyasiler tarafından çözülemeyeceğini belirten Uğur, “Özgürlük aşağıdan yukarıya doğru mücadele edilen bir kavramdır ve biz mücadele ile alacağız. 12 Eylül’ün çocukları demokrasi ve özgürlüklerden bahsedemez. Bu yüzden biz ısrarla üniversitelerimizi AKP’ye ve gericiliğe bırakmayacağız. Başta İTÜ’de hapis cezası alan arkadaşlarımız olmak üzeri özgür üniversite istedikleri gerekçesiyle cezalandırılan arkadaşlarımızla birlikte mücadeleyi bülüteciğiz” diye konuştu.
“Düşünceler baskı altına alınmak isteniyor”
Ekim Gençliği Dergisi okuru Deniz Aydın da cezalarla öğrencilerin düşüncelerinin bastırılmak istendiğini söyledi. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde haklarında soruşturma açılan 26 öğrenciden biri olduğunu kaydeden Aydın,“Cezaların yanısıra üniversitelerde psikolojik baskı ile karşı karşıyayız. Üniversiteler toplumun bir parçasıdır ve bu cezalar bizi yolumuzdan alı koyamayacaktır” dedi. Üniversite öğrencilerinin 68 kuşağı ile karşılaştırılmasına da değinen Aydın ,“80 öncesine baktığımız zaman olaylara tepki veren bir toplum vardı ve öğrencilerde mücadelenin ön sıralarında yer alıyordu. Bugün öğrencilerin yeteri kadar tepki vermediği iddiaları ise tamamen doğru değil. Ancak Deniz Gezmiş’ler gibi bir öncüye de ihtiyaç olduğu bir gerçek. Üniversitelerin artık bu noktadan sonrada durması beklenemez. Bizler üzerinden toplumun her kesimine bir gözdağı verilmek istensede üniversitelerimeze sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.
“Etkinin olduğu yerde tepki vardır”
İstanbul Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencisi ve Genç-Sen öğrenci temsilcisi Burak Sayım, “Üniversiteler AKP eli ile bilim üretilen yerler olmaktan çıkarılıyor. Üniversitede stand açmak, propaganda faaliyetleri yapmak soruşturmaya hatta tutuklanmaya kadar gidiyor. Türkiye’de demokrasi AKP’nin temsil ettiği gruplar için var. Fizik yasalarında etkinin olduğu yerde tepkide vardır diye bir kavram var. AKP’nin üniversitelerdeki baskıları devam ettiği sürece tepkiler devam edecektir. Biz AKP’den merhamet veya başka bir şey beklemiyoruz. Üniversitelerin özerk hale gelmesi için diğer yapıdaki arkadaşlarımızla birlikte etkin direnmeye devem edeceğiz” dedi.
Fotoğraf: Vedat Arık
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Emekliye iyi haber yok!
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi