Vahşi kediden yeni albüm "Aphrodite"
Kylie Ann Minogue, dansçı, oyuncu, söz yazarı. Avustralya'nın dünya pop müzik mirasına armağan ettiği önemli isimlerden. Çeyrek yüzyıllık müzik macerasında 60 milyonun üzerinde satışı yakalaması başarısının kanıtı. Şimdi yeni albümü "Aphrodite"i yayımlandı.
Hiç beklemeden İngiltere’de listelerde ilk sıraya yerleşti. Avustralya, İspanya ve Belçika’da da iTunes listelerinde birinci sırada. “Aphrodite”in CD+DVD versiyonunda 2009 Kuzey Amerika turnesinden yayımlanmamış görüntüler, fotoğraf ve video çekimlerinini de bulmak mümkün. Minogue yeni albümü “Aphrodite”de Calvin Harris, Jake Shears, Sebastian Ingrosso, Cutfather, Nervo & Tim Rice-Oxley ile çalışmış. Kadın güzel, kadro zengin, müzik deseniz o da hiç fena değil. Ortada haysiyetli bir pop müzik var. Yine dans pistleri için şarkılarla dolu bu albüm.
Minogue, pop müzik tarihinde önemli bir yere sahip. Bir Madonna değil belki ama onun en yakın takipçisi sayılabilir. Hatta bir MTV ödül gecesinde Madonna’nın Kylie yazılı bir tişörtle ödül vermeye çıkması da gözden kaçmaması gereken bir incelik. Müzisyenin ekranla tanışması 1979 yılında, henüz 11 yaşındayken, “Skyways” isimli bir televizyon dizisi sayesinde gerçekleşmiş. Sonra da çocuk programı “The Henderson Kids” ve oradan da onu dünyaya tanıtan dizi “Neighbours” gelmiş. Bu popülerlikle müzik dünyasına giren Minogue'un Mushroom Records’dan çıkan toplama albümde şarkı söylerken, Londra’lı popüler müzik kralları Stock, Aitken ve Waterman ile tanışması elbette büyük şans. “I Should Be So Lucky” de işte o günlerden aklımızda kalan bir klasik. Kylie Minogue, 90’lı yıllara kadar şirin, masum kız olarak popüler müzikte ortalama bir hızla yükseldi. Esas kırılmayı ise dişiliği müziğinde belirgin bir şekilde kullanmasıyla yaşadı. Sahnelerde fırtına estirip, izleyenlerin ağzını açık bıraktığı dönem, Rock grubu INXS'ten Michael Hutchence birlikteliği, yine Avusturalyalı Nick Cave ile yaptığı düetlerle başladı. Minogue, Spiegel dergisinde yayımlanan bir söyleşisinde “çıplaklığı sunuş şeklim çok masum” diyordu. Zaten o bir müzisyenden öte bir şov kadını. Son dönem müzik videolarına bakınca da haklı olduğunu söylemek mümkün. Ne de olsa estetik erotizmi kullandığı kesin. Buna erotik pop ya da popüler erotizm mi dersiniz bilemem. Ama dinlenir kadar izlenir olduğu da su götürmez. Aynı söyleşiden bir alıntı daha yaparsak “Git gide hiddetleşen pop dünyasında sevimli mırıltılar yayan bir kedi gibiyim” demesi ise gerçekten ironik. Yorum sizin!
Türkiye’de en bilinen olduğu zaman ise 2000’li yıllardı. “Light Years” albümü ve “Spinning Around” tabiri caizse patladı. Müzik, seksapalite, çekicilik, cüretkârlık... Yani iyi bir pop müziğin tüm bileşenleri artık tecrübeyle birleşmişti. 2002 yılında yayımladığı “Fever” ve albümden çıkan ilk single “Can't Get You Out of My Head” de müzik dünyasını epey sarstı. Minogue, “Body Language”, “Ultimate Kylie”, “Showgirl Homecoming: Live”, “X”, “BoomBox” albümlerini yayımladı. Sinema ise hayatından eksik olmadı. “The Magic Rounda”, “Moulin Rouge”, “Sample People”, “Cut”, “Bio-Dome”, “Misfit”, “Hayride to Hell”, “Street Fighter”, “The Delinquents”de beyazperdede göründü. Sözün kısası Minogue yaşına, atlattığı göğüs kanserine inat hala güçlü, çekici ve popüler müziğin dinamiklerine sadık. “Aphrodite”de kusursuz değil ama iyi bir pop albümü.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Colani’nin arabası
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Çiçekçiyi yumrukla öldürmüştü: İstenen ceza belli oldu