Vega ‘Delinin Yıldızı’ (GRGDN Müzik)
Vitrinde yer alan bu haftaki albümler...
2017 yılının son çeyreğine girmeden dijital platformlarda yayımlanan dördüncü Vega albümü “Delinin Yıldızı”, dokuz aylık hamilelik sürecini geride bıraktı ve plak formatında basıldı.
Deniz Özbey ve Tuğrul Akyüz ikilisinden oluşan topluluğun, 12 yılın ardından, üzerinde beş yıl titizlikle çalışarak çıkardığı albüm, herkesin onlardan ümidi kestiği bir zamanda geldi. Melankolik bir lirizm sergileyen ikilinin sağ kolu klavye çalıp, davulları programlayan, düzenleme ve prodüksiyona katılan Serkan Hökenek. Biri zaman makinesinin şalterini indirmiş sanki; geçmişteki gibi çalıp söylüyorlar.
Şarkılar eskiyi anımsatıyor, bazıları eski şarkıların devamı gibi tınlıyor. Vega’nın derdi deneysellikten öte, güzel günleri eskilere yeniden yaşatmak, yenilere de tarif etmek. Bu albümün Vega’nın kendi kuşağından kalan kemik hayranları tarafından beğenilip beğenilmeyeceği konusunda hiçbir sorun yok; çünkü “Delinin Yıldızı” Vega’nın sahip olduğu tüm müzikal karakteri ve seviyeyi sonuna kadar sergiliyor. Ancak yine de bu albüm, çok yüksek bir not alacak seviyesine rağmen Vega’nın şimdiye kadar vereceği en zor sınav olacak; değişen kuşaklar, değişen tüketim ve eğlence kalıpları, velhasılıkelam değişen dünya münasebetiyle...
Mert Koral ‘Laterna’ (Mumo Müzik)
Vega topluluğunun kurucu kadrosunda yer alan, ilk iki albümde beste, söz yazan, düzenleme yapan klavyeci Mert Koral, ilk solo albümü “Laterna”da tamamı kendine ait şarkılarla özgeçmişinin özetini veriyor. Kıyaslamaya hacet yok, farklı; bu anlamda Mert için kişisel bir muhasebe bu. Elektro-rock’tan alternatif pop’a, grunge’dan indie’ye; Mert’in müzikal gelişiminde önemli rol oynayan tüm türlerin rüzgârı var bu albümde. O yüzden adı Laterna. Ses örgüsünün sertliğine karşın, sözler alabildiğine yumuşak, duygusal, romantik ve naif; yer yer çaresiz. Zıtlıkların birbirini tamamladığı albümde hikâyeler Mert’in hayatından damıttığı satırlardan oluşmuş.
Omurga ev stüdyosunda çatılmış olmasına rağmen, çalgısal zenginliği yerli yerinde: gitarcı Burhan Kulle, Kenan Dalgıç ve Faruk Kavi, kemancı İlgen Küçükseller ve Elvan Kızılay, davulcu Fatih Kanık sayesinde. Tüm programlama ve vokaller Mert’ten. Gözü kara bir aşığın duygularını dile getiren bu güzel melodik şarkılar dinleyicisinden özel bir ilgi talep ediyor. Sonuçta değiyor, çünkü karşılığını ziyadesiyle veriyor. Laterna zaman geçtikçe ve dinlendikçe kıymetlenecek; yeni değerlere uyum sağlamayı reddeden, robot çağında yalnızlaşmış etten kemikten insanlar için...
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- 6 asker şehit olmuştu
- Naci Görür'den korkutan uyarı