"Veli Küçük'e mesaj attım, dönmedi"

Ergenekon davasıyla birleştirilen Şile'deki ormanlık alanda yapılan kazılara ilişkin davanın tutuklu sanığı Okan İşgör, Veli Küçük'e mesaj attığını, Küçük'ün kendisine geri dönmediğini söyledi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.06.2012 - 08:53

Ergenekon soruşturması kapsamında görülen İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in oğlu Mehmet Bora Perinçek'in de aralarında bulunduğu 14 sanıklı davanın da birleştirildiği, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 68'i tutuklu 273 sanıklı davanın 192. duruşması başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, CHP İzmir Milletvekilli gazeteci Mustafa Balbay ile İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu 57 tutuklu sanık katıldı.

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP Zonguldak Milletvekili ve Başkent Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve Sedat Peker'in de aralarında bulunduğu 11 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi.
Mahkeme heyetine başkanlık yapan üye hakim Hüsnü Çalmuk, Ergenekon soruşturması kapsamında Şile'de yapılan kazılarla ilgili dava dosyasının birleştirildiğini hatırlatarak, bu dosya sanıklarının ifadelerinin alınacağını söyledi.


Perinçek'in yasaklı avukatı duruşmadan çıkarıldı


Çalmuk, esas hakkındaki son savunmaya kadar duruşmalardan men cezası verilen Doğu Perinçek'in avukatı Hasan Basri Özbey'in de duruşmada bulunduğunu belirterek, Özbey'den men cezası nedeniyle salondan ayrılmasını istedi.

Özbey'in itiraz ederek çıkmaması üzerine Çalmuk, ''Duruşmayı aksatmayın. Disiplini bozuyorsunuz. Lütfen çıkar mısınız'' şeklinde uyarıda bulundu.

Çalmuk, Özbey'in mikrofonu açılmadan konuşmaya devam etmesi üzerine de ''Size söz hakkı vermiyorum. Sesiniz duyulmuyor'' dedi.

Özbey, Çalmuk'un salondan ayrılması yönünde yaptığı uyarılar üzerine dışarı çıktı.

Duruşma, birleşen ''Şile kazısı'' dosyasının sanıklarından Okan İşgör'ün savunmasının alınmasıyla devam ediyor.

Bu arada, mahkemenin Adli Tıp Kurumu'nda gelen ''duruşmalara katılmasında bir engel yoktur'' şeklindeki raporu üzerine ifadesi alınması için mahkemeye çağırdığı tutuksuz sanıklardan emekli Orgeneral Şener Eruygur'un mazeret bildirdiği öğrenildi.

Eruygur'un, tansiyon şikayetinin de yer aldığı sağlık sorunlarını bildiren dilekçeyi, mahkemeye sunduğu kaydedildi.

Öte yandan Doğu Perinçek ile oğlu Mehmet Perinçek de davalarının birleştirilmesinin ardından ilk kez aynı salonda bir araya geldi.

 

"Veli Küçük'e mesaj attım, geri dönmedi"

Duruşmada savunmasını yapan Ergenekon davasıyla birleştirilen Şile'deki ormanlık alanda yapılan kazılara ilişkin davanın tutuklu sanığı Okan İşgör, bir dönem Avcılar Ambarlı'da nakliye işleriyle uğraştığını belirterek, daha sonra iflas ettiğini anlattı. Arkadaşı olan Susurluk davasının hükümlüsü eski özel harekat polisi Ziya Bandırmalıoğlu'nun Veli Küçük'ün güvenlik şirketinde çalıştığını ifade eden İşgör, ''Küçük'e güvenlik şirketinde çalışmak için mesaj attım. Sonra, Bandırmalıoğlu cezaevine girdiğinden Veli Küçük'e bayramlarda, kandillerde mesaj attım. Kendimi tanıtıp, güvenlik şirketinde çalışmak istediğimi belirttim. Zaten Veli Küçük bana geri dönmedi. Allah'tan dönmedi. Bana dönseydi işin içinden nasıl çıkardık'' dedi.

''Poyrazköy'' davası sanığı emekli Binbaşı Levent Bektaş ile çok yakın arkadaş olduğunu, SAT komandosu ortak arkadaşları bulunduğunu dile getiren İşgör, ''Levent Bektaş'ın kayın pederi kanserdi. Beylikdüzü'ndeki bir pastahanede buluştuk. Bektaş ile 8 saat oturup kayın pederinin hastalığını konuştuk. Gözaltına alındığımda polisler bana 'Bizi 8 saat ağaç ettiniz, hiçbir şey çıkmadı' dediler. Ortam dinlemesi yapmışlar. Ama bizim buluşmamız dostluk çerçevesindeydi'' diye konuştu.

İşgör, İBDA-C örgütüne yardım yataklık ettiği gerekçesiyle gözaltına alınıp tutuklandığını, hakkında kapatılan Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nde 4-5 tane dava açıladığını, ancak bunların hepsinden beraat ettiğini anlattı.


Özel'in iddialarını reddetti

İşgör, 2001 yılına kadar İstanbul Jandarma İstihbarat Şubesi'nde çalıştığını belirterek, bu nedenle 2 kez vurulduğunu söyledi. Bu konuyla ilgili evrakın da gizli olduğunu, mahkemeden de gizli tutmasını isteyen İşgör, sanıklardan Ulaş Özel'in kendisiyle ilgili ''İstihbarat görevlileri tarafından yönlendirildiği, jandarma görevlilerinin yönlendirmesiyle bir araya geldikleri'' iddialarını reddetti.

Evinde otomatik silahlar ve patlayıcılar bulunan Özel'in hakkındaki iddialarını yalanlayan İşgör, ''Özel, silahlarının ele geçirilmesinden sonra 'Ergenekon' sanıkları Oktay Yıldırım, Muzaffer Tekin, Veli Küçük ile Etiler'de toplantılar yaptığımızı iddia etti. Veli Küçük ile ilk defa bu salonda karşılaştım. Özel'in iddia ettiği gibi toplantılar hiç olmadı'' dedi.

İşgör, Şile'deki ormanlık arazide silah eğitimi yapmadıklarını, davaya konu olan kazıların yapıldığı bu araziyi ticari amaçla kiralamak istediğini ve bu amaçla araziye gittiğini kaydetti. İşgör, kendi şirketine ait bir yerde de Ege Çubukçu ile Pamela Spence'in klip çektiğini anlattı.

İşgör'ün savunmasını tamamlamasının ardından duruşmaya ara verildi.


 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler