Yandaş medya Avcı'yı hedef aldı

Sabah gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak, Avcı'nın kitabındaki iddiaları iftira mahiyetinde mesnetsiz savlar olarak niteledi. Ilıcak, Hanefi Avcı'nın kendini korumak için bu kitabı yazdığını öne sürdü.

Yandaş medya Avcı'yı hedef aldı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.08.2010 - 06:32

Cemaate yakınlığı ile bilinen yazarlar Hanefi Avcı’nın kitabını iftira ve provokasyon amaçlı olduğunu savunarak “Fethullahçı Avcı’nın kendini kurtarma çabası içinde olduğunu” iddia ettiler. Nazlı Ilıcak ve Abdurrahman Dilipak ise köşelerinde eleştirdikleri Avcı’ya bazı noktalarda da hak vererek iddiaların araştırılmasını istediler.

Köşesini Avcı’nın kitabına ayıran Sabah gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak, incelenmesi gereken iki somut iddiası bulunduğunu belirterek birinin istihbari amaçlı isimsiz dinlemeler, diğerinin de Emniyet’teki Fethullahçı örgütlenmenin tepesindeki Osman Hilmi Özdil konusu olduğunu ifade etti. Kitaptaki diğer iddiaları iftira mahiyetinde mesnetsiz savlar olarak niteleyen Ilıcak, Avcı’nın kendini korumak için bu kitabı yazdığını öne sürdü. Ilıcak, Avcı’nın çok özel işlerinde kullandığı iki telefonun dinlendiğini anlaması üzerine böyle bir kitap yazmaya karar verdiğini öne sürerek “Kaçakçılık Organize Suçlarla Mücadele Şube Başkanı Emin Aslan’ın tutuklanması ve yargılanması onu çok olumsuz etkiledi. Hem kendisinin hem Emin Aslan’ın cemaatin hedefinde olduğu kanaatini taşıyor. Telefonunun dinlendiğini anlayınca infiale kapılması doğal da sanki bu kitabı biraz kendini korumak için yazmış gibi geldi bana. Acaba, o dinlemelerde nasıl bulgular ortaya çıktı?” ifadelerini kullandı.

Vakit yazarı Abdurrahman Dilipak da, “Ava gider avlanır” başlıklı yazısında cemaat yapılanmasına ilişkin kaygılarının es geçilecek şeyler olmadığını belirterek “Alevi yapılanması, sol kadrolaşma kötü, bizimkiler iyi diye bir şey yok. Sonunda bu işlerin hepsi aynı cehennemin çukuruna akar” dedi.

‘İhtirasına yenildi’

Avcı’nın ihtiraslarına yenildiğini söyleyen Dilipak, bugün cemaati eleştiren Avcı’nın bir zamanlar cemaate yaklaşmaya çalıştığını kaydetti. Dilipak, “Bugün yanaşmaya çalıştığı çevreyi dün Başbakan’a ihbar eden de kendisi değil miydi? Umduğu yakınlığı bulamayınca bugün başka vadilere savruldu” diye yazdı.

Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, “Oyun İçinde Oyun” başlıklı yazısında adını vermeden Avcı’nın yazdığı kitabın referandum öncesi bilgi kirlenmesi yaratmak ve provokasyon amacı taşıdığını belirtti.

“....Uzun zaman çetelerle mücadele ediyor diye baş tacı edilen bir emniyet müdürü çıkıyor, Ergenekon’u aklamaya, devletin adli ve güvenlik kurumlarını zan altında bırakmaya... Cemaat fobisi oluşturmaya yelteniyor” iddiasında bulunan Dumanlı, Avcı’nın kendi mazisini inkâr ettiğini kaydetti. Dumanlı, Avcı’nın kitabının “ekipçiliğin, kıskançlığın ve intikam duygusunun nasıl bir işbirliğine dönüşebileceğini” gösterdiğini ifade etti. Dumanlı yazısında, “Maskeler düşecek, kimin nerede hangi tezgâhla kendi ayıbını kapatmak için telaşa kapıldığı ve tebdil-i kıyafetten vazgeçerek neler yaptığını artık daha net göreceğiz” dedi.

‘Hodri meydan’

Avcı’nın kitabına en sert eleştiriyi Star gazetesi yazarı Şamil Tayyar yaptı. “Avcı’ya Hodri Meydan” başlıklı yazısında Tayyar, Susurluk’ta ortalığı kasıp kavuran Avcı’nın Ergenekon soruşturmasında dut yemiş bülbüle döndüğünü, 2008 Şubat’ında savcılara Susurluk’ta anlattıklarının dışında hiçbir bilgi aktarmadığını iddia etti.

Vakit yazarı Hasan Karakaya ise Avcı’nın bu kitabı internette dolaşan iddiaları kes-yapıştır yöntemi ile yazdığını savunarak “Hanefi Avcı’nın bu kitabı kendi elleriyle mi yazdığı yoksa birileri tarafından mı yazdırıldığı merak konusu oldu... Bir emniyet müdürü bunu yaparsa Allah bilir başkaları neler uyduruyordu?” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler