'Yeni Medya ve Etik Çalıştayı'

Medyanın etkinliği ve gücü, küresel düzlemde, Avrupa Birliği çerçevesinde ve Türkiye’de giderek daha çok tartışılan bir konu. “Basılı” kitap, gazete, dergi ve “görsel-işitsel” televizyon, radyo, sinema gibi daha “klasik” medya araçlarının yanı sıra, gelişen teknoloji ve internet, dijital formlara bürünen “yeni medya” araçlarını da ön plana çıkardı. Her iki türdeki medya araçları, kamuoyunun bilgilenmesi, kendileri adına atılan siyaset adımlarını sorgulayabilmesi ve toplumsal tartışma süreçlerine daha etkin katılabilmesi için yaşamsal öneme sahip platformlar.

Medyanın bu işlevi yerine getirirken izlemesi beklenen “Etik” kavram ve ilkelerin ise medyanın yaygın etkinliği ölçüsünde tartışıl(a)madığı gözlemlenmekte. Bilhassa Türkiye’de klasik medya unsurları, hükümete ve siyasetlerine aldıkları tavırlar doğrultusunda yayın politikalarını belirliyor gibi gözükmekte, kamusal alandaki inanılırlıklarını zedeleyebilen bir kutupsal saflaşmanın farklı “cephelerinde” konumlanmakta. Sosyal medya gibi “Yeni Medya” platformlarıise fikir tartışmalarının istenenden daha az ölçüde yer aldığı ama asılsız haber, hakaret, sataşma ve hatta nefret söylemi ifadelerinin çokça sarf edildiği mecralar olarak dikkat çekmekte. Bu anlamda ne yazık ki Yeni Medya platformları da aynı Klasik Medya gibi etik kuralların gözetilmediği bir noktada. Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya Bölümü, bu gerekçelerle bir “Yeni Medya ve Etik Çalıştayı” düzenliyor.

Her bir oturum dört katılımcı ile yirmi dakikalık sunum ve on dakikalık soru-cevap bölümlerinden oluşacak.