Yüz yılda 62 gazeteci öldürüldü

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç, ''Türkiye, özellikle demokrasiyle yönetildiği belirtilen ülkeler içinde, gazetecilerin en çok hırpalanmaya çalışıldığı, tehdit edildiği, hedef gösterildiği ülkelerin başta gelenidir'' dedi.

TGC üyeleri ve bazı gazetecilerin katıldığı anma töreninde, 6 Nisan 1909 tarihinde Galata Köprüsü'nde öldürülen Serbesti Gazetesi Başyazarı Hasan Fehmi'nin kabri başında saygı duruşunda bulunuldu. Erinç, burada yaptığı açıklamada, 1909-2007 yılları arasında öldürülen gazetecileri topluca anmak amacıyla bir araya geldiklerini belirtti.

Bugün, Hasan Fehmi'nin öldürülüşünün 100. yıldönümü olduğunu dile getiren Erinç, 100 yıl içerisinde 62 gazetecinin, mesleklerini yapmaları nedeniyle uğradıkları bombalı veya silahlı saldırılar sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

Görevleri başında hayatını kaybeden gazetecilerin de bulunduğunu, bunların en sonuncusunun İsmail Güneş olduğuna dikkati çeken Erinç, gazeteciliğin dünyada, özellikle de Türkiye'de en zor mesleklerden biri olduğunu vurguladı.

Gazetecilerin yıpranma payının kaydırılmasını da eleştiren Erinç, gazeteciliğin sıradan iş olmadığını, sadece ölüm tehlikesiyle değil, mesleğin yapılması esnasında yaşanan gerginliği siyasetçilere bildirdiklerini, ancak bunun dikkate alınmadığını söyledi.

''Türkiye, özellikle demokrasiyle yönetildiği belirtilen ülkeler içinde gazetecilerin en çok hırpalanmaya çalışıldığı, tehdit edildiği, hedef gösterildiği ülkelerden başta gelenidir'' diyen Erinç, Türkiye'nin yeni bir seçimden çıktığını, bu nedenle sağduyunun hakim olacağı bir döneme girmiş olmayı umduklarını belirtti.

Bugün İstanbul'da ''Medeniyetler İttifakı İkinci Forumu''nun başladığını anımsatan Erinç, forumda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve diğer konuşmacıların hoşgörüden söz ettiklerini, Türkiye'de bu hoşgörünün geçerli olmasını temenni ettiklerini bildirdi.

Başbakan Erdoğan'ın, ''Tahammülsüzlük tartışmalara, tartışmalar da ayrışmalara yol açar'' sözünü forumda dile getirdiğini bildiren Erinç, ''Umuyoruz ki medyada yapılan ayrımcılık girişimleri, hedef göstermeler, ifade özgürlüğünün önündeki engeller, sabahki sözler kapsamında değerlendirilir. Türkiye, gazetecilerin de görevlerini rahatça yerine getirebildikleri ve halkında bu sayede haber alma bilgilenme hakkını rahatça kullanabileceği bir ülke olur'' diye konuştu.

Hasan Fehmi'nin mezarı başındaki töreninin ardından, Basın Müzesi'ndeki ''Öldürülen Gazeteciler''in fotoğraflarının yer aldığı bölümde de kısa bir tören düzenlendi.