Herkesin Bir Faşisti Vardır!

18 Kasım 2013 Pazartesi

“Sen faşistsin, faşist.”
Sanmayın bu cümleler bir mitingde atılıyor. Her gece başka bir televizyon kanalında tartışma programlarında tekrarlanıyor. Önce muhabbetle başlıyor, sonra faşist olmakla devam ediliyor. Sonra da hiçbir şey olmamış gibi program bitiyor. Faşist diyene mi kızayım yoksa kendisine faşist dedirtene mi bilemiyorum. İşin garibi bu seviyeli tartışmaların televizyonda insanların gözü önünde yaşanıyor olması. Konuşmayı yapanlar da bir konuda uzman veya akademik kariyer sahibi kişiler. Ayrıca belli bir yaşın üzerinde olmaları da işin vahametini kat be kat artırıyor.
Ben fikirlerin tartışıldığı bu programlarda neden farklı fikirlerin faşist damgası yediğini bir türlü anlamış değilim. Çünkü programların başlangıcı çoğunlukla yeni anayasal sistemin nasıl özgürlükler getireceği ve düşünce özgürlüğünün gerekliliği ile başlar. Ama ilk sıkışılan yerde fikirler suç kapsamına alınır. Hani fikirler suçu teşvik etmedikçe yargılanmayacaktı?
Ve yine sanmayın ki, bu sözlerim yalnızca bir gruba yönelik. Hepimiz bu suça ortağız. Gelinen kutuplaşma ortamında en kolay şey karşımızdakini bir kategoriye koymak. Onun da kolayı hop diye “faşist” yaftası. Bu arada unutmayalım çözüm sürecini yaşıyoruz. PKK terör örgütünü fikir yönünden bir siyasi partiye dönüştürmeye ve silahlı hareketten vazgeçirmeye çalışıyoruz. Her şeyin seçimle oluşacağı ve fikirlerin tartışılacağı bir ülke arzuluyoruz. Bize uç gelebilecek fikri bile içimize sindirebileceğimiz bir fikri özgürlük ortamı yaratmaya çalışıyoruz. Sahi sizce bu mümkün mü?
Anayasayı zihnen yapmadığınız müddetçe sanırım kırk tane anayasa yazsak pek bir şey fark etmeyecek. Çok rahat bir şekilde başkasına faşist diyenin değişimi nasıl olacak? Düşünsenize tartışma programlarında partilerin içindeki bize uymayan fikirlerin nasıl dışarı çıkartılması gerektiğini savunuyoruz. Bir de kocaman kocaman da laflar sarf ediyoruz. “Şu parti şunları tasfiye ederse daha başarılı olur” diye de akıl veriyoruz. Bu arada yasadışı bir oluşumu fikri olarak legalleştiriyoruz. Ama legal fikirleri de yasadışı ilan edip partilerin dışına çıkartmaya çalışıyoruz. Bu da yetmiyor, partilerin dışına çıkartılması istediğimiz fikirlerin oy oranlarını açıklıyor bu nadide arkadaşlarımız.
Arkadaşlar, kardeşlerim ve de büyüklerim; yapmayın, gerçekten ayıp oluyor! Hepimizin gönlünde yarattığı ve kızdıkça “faşist” diye nitelendirdiği bir kişi varken ne anayasası ya? Biz fikirleri beğenmemekle yetinmiyoruz.
Yok sayıyoruz, yok yok.
“Yok” saydığınız bir fikrin uzlaşmasını nerede yapacaksınız? Ortak payda olarak ne kabul edecek ve üzerine ne koyacaksınız?
Bu yazının sonunda fikir vererek faşist damgası yemek istemiyorum. Bir şey söylediğimde, bir başkası bunu faşistçe bir yazı olarak algılayacak. Bu andan itibaren bu yazıyı hiç okumamış sayın.
Ben sizi, siz beni görmediniz. Ben de kaçtım.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları