Sutopunda bir ‘Rocky hikâyesi’ - Oben Aybars Kuday
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Sutopunda bir ‘Rocky hikâyesi’ - Oben Aybars Kuday

04.05.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Sutopu 1900 olimpiyatları ile beraber olimpiyat oyunlarına eklenen ilk takım sporlarından birisi. Ayrıca İtalya, İspanya, Macaristan, Yunanistan, eski Yugoslavya gibi spor ülkelerinde futbol ve basketbolun ardından gelen en önemli takım sporu.

Ülkemizde ise sutopu hiç bilinmeyen ve ilgi duyulmayan bir branş. Birisine sutopu dediğiniz zaman “Sutopu suda mı oynanıyor” sorusundan “Havuzda ayaklarınız yere değiyor mu”, “Numaralarınız nerenizde yazıyor” sorusuna kadar türlü türlü sorular duyarsınız. Olimpik bir branş olmasına rağmen halkımızın sutopuna ilgisi neredeyse yok denecek kadar az. En azından bugüne kadar böyleydi diyelim.

Türkiye’de sutopu branşı profesyonel gibi gözükse de amatör bir şekilde icra ediliyor. Sporcuların ve antrenörlerin kazandıkları maaşlar Avrupa’daki meslektaşları ile karşılaştırılamayacak durumda.

Bu zor şartlar altında uluslararası arenada da var olmaya çalışan sporcularımız önceki yıllarda milli takımla gittikleri uluslararası organizasyonlarda maçlarını farklı skorlarla kaybederek tamamlıyorlar ve spor basınımızda, özellikle sosyal medyada aportta bekleyenlere “Boğulmadan gelseler iyidir”, “Hükmen 3-0 yenilselerdi bari”, “Bu sutopçular yüzme biliyor mu” şeklinde sporcuların kişiliklerini hedef alan insanların alay konusu oluyorlardı. Burada Türkiye’nin mevcut spor izleyicisi ve spor kültürü hakkında da yazılacak çok şey var ama bunu bir başka yazıda ayrıca değerlendirmek isterim.

Buna karşın, son dönemde Türk sutopunu biraz derinlemesine incelediğimizde çarpıcı başarıların karşımıza çıktığını görüyoruz.

Enka Spor Kulübü’nün LEN Challenger Kupası’nda geçen yıl yarı final oynaması ile başlayan süreçte; bu sezon İzmir Büyükşehir Belediyespor kadınlar sutopunda LEN Challenger Kupası finalinde dünyanın en önde gelen sutopu ülkelerinden, defalarca olimpiyat, Avrupa ve dünya şampiyonlukları kazanmış olan Sırbistan’ın en büyük kulüplerinden biri olan Kızılyıldız’ı 10-9 yenerek şampiyon oldu.

Dahası İzmir Büyükşehir Belediyespor, bu imkânsız gibi gözüken başarıya namağlup olarak ulaştı ve sutopunda Avrupa şampiyonluğu kazanan ilk Türk takımı oldu.

LEN CHALLENGER KUPASI 

Şimdi de Galatasaray Sutopu Erkek Takımı’mız büyük bir başarıya imza atarak LEN Challenger Kupası’nda Litvanya ekibi EVK Zaibas’ı ilk maçta 14-6, ikinci maçta da 19-13 gibi farklı skorlarla mağlup ederek namağlup Avrupa şampiyonu oldu.

Kulüpler düzeyinde hem kızlar hem de erkeklerde Avrupa şampiyonu olarak elde ettiğimiz tarihi başarıların her yaş grubunda milli takımlar düzeyine de yansımakta olduğunu görüyoruz.

- Kızlarımız geçen sene Manisa’da düzenlenen U16 Avrupa Şampiyonası’nda 7 maçın 4’ünü kazanarak Avrupa 8.’si, erkek milli takımımız ise 6 maçın 5’ini kazanarak Avrupa 9.’su oldu.

- Yine 2023 yılında, kadın A milli takımımız elemeleri geçerek 16 takımın katıldığı Avrupa şampiyonasına, katılma hakkı elde etti ve bu şampiyonada tarihinin ilk galibiyetlerini elde etti.

- 24 takımın katıldığı Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılımın büyük bir coşkuyla kutlandığı ülkemizde, bu derece zor bir sporda, kadın sporcularımız da bulundukları zor şartlar altında adeta bir “Rocky hikâyesi” yazarak aynı şekilde Avrupa Sutopu Şampiyonası’na katılma hakkını kazandı.

- U19 erkek mili sutopu takımımız da Slovenya’da düzenlenen Avrupa şampiyonası elemelerinde oynadığı dört maçın tamamını kazanarak +35 averajla şampiyonaya katılma hakkı elde etti.

Daha önceleri mağlubiyetler sonrası atmaca gibi bekleyen ve milli takımlarımızla alay etmek için adeta yarışan çevreler bütün bu başarılar sonrasında aynı şekilde bu sefer millilerimizi desteklemek için bir çalışma yaptılar mı? Bu sporcuların bu üstün çabaları, başarıları takdir edildi mi? Yorumu sizlere bırakıyorum.

Gelelim konumuza; sutopunda en dipten tepeye doğru giden bu büyük değişim nasıl yaşandı? Federasyon yetkilileri bu başarının sırrını şu şekilde özetliyor:

- Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın artan desteği sonucu öz gelirlerimizin ciddi bir şekilde artması ve mali yönden güçlü bir federasyon olmamız

- Güçlü sponsorluk anlaşmaları Düzenlenen kamp ve şampiyonalardan gelen gelirler

- Uluslararası kuruluşlar ile yapılan ortak projeler ve elde edilen gelirlerin kulüplere aktarımı

- Antrenör, sporcu ve hakemlerimize sağlanan maddi destek

- Son iki yıldan beri olimpik kadroda bulunan sporculara ve Türkiye şampiyonlarında derece yapan sporcularımıza “Olimpik ve Paralimpik Sporcu Yetiştirilmesine Dair Yönetmelik” kapsamında her ay düzenli olarak maaş verilmesi

Bu çalışmalar sonucu sutopu liglerine katılan takım sayısında iki kattan fazla artış sağlandı. Yıllardır sutopunun oynandığı belli başlı illerin yanında Eskişehir, Nevşehir, Kayseri, Konya, Elazığ, Van, Kocaeli, Giresun, Trabzon, Mersin, Manisa gibi iller de eklendi ve ülkede sutopu oynayan sporcu sayısında ciddi bir artış oldu, dolayısıyla kalite arttı.

- Artık milli takımlarımızdaki baş antrenörlerimiz, menajer ve yardımcı antrenörün yanı sıra kaleci antrenörü, kondisyoner, fizyoterapist, psikolog ve video analizciden oluşan güçlü bir kadro ile çalışıyor.

- Bilimle sporu buluşturmak adına sporcu performans testleri ile düzenli olarak sporcularımızı takip edilmelerini sağladık.

- Hazırlık kamp sayılarını tüm yaş gruplarında son iki yılda üç katına çıkarttık.

- Altyapı istikrarını sağlamak adına Konya, Mersin ve Giresun’da bulunan sporcu eğitim merkezlerine sutopu branşının da dahil edilmesini sağladık.

- Branşa olan ilginin artırılması için önemli maçlarımızın gerek TV’de gerek de online mecralarda naklen yayımlanmasını sağladık ve beklentimizin çok üzerinde izlenme sayılarına ulaştık. Bu şekilde hem camiamızı motive etmeyi başardık hem de sutopuna ilgiyi artırıp yeni sporcu adaylarını cezbetme yolunu açtık.

- Uluslararası alanda delege ve hakemlerimizin daha büyük görevler alıyor. Son kadınlar Avrupa şampiyonasında delegemiz yarı final müsabakasında görev yaptı. Yine son Euro Cup finalini ise kadın hakemimiz yönetti.

Demek ki doğru planlama, odaklanma ve çalışma ile daha önce insanlara alay konusu edilen bu branşta kimsenin tahmin bile edemeyeceği başarılar elde edilebiliyormuş.

Bundan sonrası için sutopunda hem milli takım hem de kulüp takımları seviyesinde kazanmış olduğumuz bu ivmeyi sürdürmemiz çok önemli.

BÜYÜKLERİN İLGİSİZLİĞİ

Ülkemizde Galatasaray ve ENKA kulüpleri dışında kimse bu branşa bir bütçe ayırmıyor; diğer kulüplerin bütçeleri çok düşük seviyelerde ve oyuncular da bu sporu profesyonel gibi gözükse de ülke şartları gereği amatörce yapıyorlar. Dolayısıyla süper lig finali de her sene sutopuna daha yüksek bütçeler ayıran ENKA ve Galatasaray arasında oynanıyor. Keşke Türkiye’nin üç büyüğü birden Spor Toto Sutopu Süper Ligi’nde el ele Avrupa’nın diğer spor ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de sutopunu ana branşlardan biri haline getirse. Galatasaray gibi Beşiktaş ve Fenerbahçe de bu yarışın içinde olsa. Keşke İzmir’in muhteşem taraftara sahip Göztepe, Karşıyaka kulüpleri ve hatta Adana’nın bir dönem sutopunda lige ambargo koyan ve 14 sene üst üste şampiyon olan Adana Demirspor’u da bu rekabete katılsa. Sutopunda yazılan bu “Rocky hikâyesi”nin ardından üst üste devam filmleri çekilmeye devam etse.

Oben Aybars Kuday - Galatasaray SK Kongre Üyesi

Yazarın Son Yazıları

Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025
‘Ot otlayanlar’dan bugüne - A. Celal Binzet

Günümüzün yakıcı sorunlarından birisi olan vergi, bozuk sistemin ana nedenlerinin başında geliyor.

Devamını Oku
21.11.2025
Bir döneğin anatomisi - Çiğdem Bayraktar Ör

Dün söylediğini bugün unutuyor; hayır, unutmuyor; “Dün söylediğini yutuyor”!

Devamını Oku
21.11.2025
Dünya Çocuk Hakları Günü - Recep Nas

Çocuk Haklarına İlişkin Sözleşme, 20 Kasım 1989 günü Birleşmiş Milletler’ce kabul edilmiş, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir.

Devamını Oku
20.11.2025
CHP'nin iktidar kurultayı - Ziya Yergök

Türkiye’nin kurucu ve birinci partisi, iktidarın en güçlü adayı CHP, 28- 30 Kasım tarihlerinde 39. olağan kurultayını yapacak.

Devamını Oku
20.11.2025
Güvenlik kültürü üzerine - Gazi Zorer

Ülkemizin büyük kısmı aktif deprem kuşağında ve sıklıkla depremi yaşıyoruz ama esaslı bir deprem master planımız yok.

Devamını Oku
19.11.2025
Kemalizm karşıtlığının maskesi - Tunay Şendal

Türkiye, 10 Kasım’ın manevi ağırlığı altında, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasına yönelik tartışmaların bir kez daha alevlendiği bir kırılma anına tanık olmuştur.

Devamını Oku
19.11.2025
Gözden gönüle akan bir aydın - Mücteba Binici

Veteriner hekim Nihat Köse ile ilk karşılaşmamız, 1988 yılının ağustos ayında Samsun Sahra Sıhhıye Askeri Okulu’nda başladı.

Devamını Oku
19.11.2025
İhanet ve gerçekler - Doğu Silahçıoğlu

1914-1918 Birinci Paylaşım Savaşı’nda İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan işgaline uğrayan Anadolu; Mustafa Kemal önderliğinde başlatılan Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşı döneminde, ardında yayılmacı sömürgecilerin ve Saray’ın durduğu ihanet dolu bir sürece sahne oldu.

Devamını Oku
18.11.2025
Kavramların sosyal yaşamdaki etkisi - İsmail Doğan

İnsanlık bir arada yaşamaya başladığı andan itibaren sosyalleşme doğal bir gereksinim olarak ortaya çıkmıştır.

Devamını Oku
18.11.2025
Masumiyet karinesi - Suna Türkoğlu

Hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarından biri olan “masumiyet karinesi” veya “suçsuzluk karinesi”, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 38’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz” hükmü ile pozitif hukukta da yer almaktadır.

Devamını Oku
17.11.2025
Çalışma yasalarında değişim gerekli mi? - Dr. Engin Ünsal

Yasalar da canlılar gibi zamanla yaşlanır ve işlevini yapamaz duruma gelir.

Devamını Oku
17.11.2025
KKTC 42 yaşında! - İhsan Tayhani

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu 15 Kasım 1983’te dünyaya gelenler, şimdi 42 yaşındalar ve onlar, anne ve babalarından farklı olarak özgürlüklerinin güvencesi olan bir Cumhuriyetin kucağına doğdular.

Devamını Oku
15.11.2025
Erken yaşta okur yetiştirmek - Prof. Dr. Sedat Sever

Edebiyat yapıtları, Montaigne’in belirlemesiyle, “Bizim kendimizin dışına, ötemize gitmemize” kılavuz olan estetik birer uyarandır.

Devamını Oku
13.11.2025
Sosyalizm ve cumhuriyet - Kaan Eroğuz

Neoliberal küreselleşmenin 40 yılı aşkın sürede yarattığı tahribat...

Devamını Oku
13.11.2025
Hukuk devleti mi, yargı devleti mi? - Av. Erol Türk

Hukuk devleti herkesin, devleti yönetenlerin de hukuka bağlı olduğu, hukukun üstünlüğünü ve temel hak ve özgürlükleri güvence altına alan devlettir.

Devamını Oku
12.11.2025
Ankara Hukuk Fakültesi 100 yaşında - Av. Ahmet AKGÜL

5 Kasım 1925 tarihinde, ilk TBMM binasının toplantı salonunda yapılan törende Ankara’da leyli (yatılı) – nehari (gündüzlü) bir hukuk mektebi açılmıştı.

Devamını Oku
12.11.2025
Onlar daha çocuktu… - Şükrü KARAMAN

Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde merdiven altı parfümeri imalathanesinde meydana gelen patlamada üçü çocuk altı emekçi...

Devamını Oku
12.11.2025