Şahin Aybek

Eğitim yönetimi bilmeden eğitimi yönetmek, gözü kapalı araba kullanmak gibidir

17 Haziran 2019 Pazartesi

Eğitim yönetimi bilmeden eğitimi yönetmek, gözü kapalı araba kullanmak gibidir

Eğitim Yönetimi Belgeleri Olmayanlar, Eğitim Yöneticisi Yapılmamalıdır

Eğitim Yöneticilerine de Okul Yönetim Stajı, İlçe Yönetim Stajı Gibi Zorunlu Stajlar Olmalıdır Eğitimin hangi kademesinde olursa olsun, eğitimi yönetenlerin eğitim yönetimini bilmeleri ve bu konuda uzmanlaşmaları, günümüz girift dünyasında, bir zorunluluk olarak karşımızda duruyor. Nasıl ki doktorluk belgesi olmayan birine ameliyat olmuyorsak, eğitim yönetimi belgesi olmayanlara da eğitimimizi yönettirmemeliyiz. Unutmayalım; bir doktor belgesi yokken bir kişiyi yok edecekken, bir eğitim yöneticisi eğer bu yeterliliklere sahip değilse, bir toplumu, geleceğimizi yok edebilir. Bunu engellemek için de eğitim yöneticilerimizin belirlenmesinde liyakat, uzmanlaşma, akıl ve bilim merkeze alınarak, bu alanda görev yapacaklardan, mutlaka, tüm bu yeterlilikleri içeren eğitim yönetimi belgeleri (sertifikası) istenmelidir. Bu kadar önemli bir alanda atanacak olan eğitim yöneticilerinin nitelik ve nicelik yönünden yeterli olmaları hayati değerdedir.

Her Eğitim Yöneticisi En Az Master, Doktora Yapmış Olmalıdır

Doktorlar, ateşli hastalıkları başlangıç aşamasında iyileştirmenin kolay olduğunu, asıl zorluğun hastalığı saptama aşamasında yaşandığını söylerler. Fakat hastalığın farkına zamanında varılmazsa, gerekenler yapılmazsa iyileştirilmesi çok zor olur. Aynı şey, eğitim için de söz konusudur. Eğitimde, herhangi bir sorun önceden saptandığında, bu sıkıntıyı önlemek daha kolaydır. Ama zamanında gereken önlemler alınmazsa, bu sorunları çözmek çok zorlaşacaktır. İşte bunlar ve iyi bir eğitim yönetimi için, eğitim alanında görev yapacak herkeste aranacak ön koşullardan birisi, eğitim yönetimi veya yönetim alanında, geleceği göreve göre, en az master veya doktora yapmış olmak olmalıdır. Gerek eğitimin merkez ve taşra teşkilat yönetimleri gerekse de okul yönetimleri bir uzmanlık gerektirir. Düşünsenize; eğitimin yönetim, finans ve disiplin alanlarını bilmeyen bir okul müdürüne okul yönettiriyorsunuz. Bu, gözü kapalı birine, araba kullandırmak gibidir.

Lider Olmayanları, Okul Yöneticisi Yapamazsınız

Değişen dünya koşulları, eğitimin makro ve mikro yönetimindeki yöneticilerden farklı özellikler beklemektedir. Liderlik gibi özellikler, olmazsa olmaz durumdadır artık. Eğitim sistemimizin merkeziyetçi ve bürokratik bir yapıya sahip olduğunu düşündüğümüzde, merkez konulara müdahale edinceye kadar, bir okul müdürünün inisiyatif alabilmesi için lider olması gerekmektedir. Tüm bunlar için, yönetici atama ve yerleştirme sistemimizi yeniden gözden geçirmek durumundayız. Okul yöneticilerimizin, öğretmenlik yani sınıf deneyimi olması nasıl önemliyse, okulların üst kademe yönetimleri olan ilçe ve illerde de ,okul ve ilçelerde eğitim yöneticiliği yapmış olma zorunluluğu getirilmelidir. Kimse, bir gecede, öğretmenlikten tepelere tırmanmamalıdır. Soru, eğitim yönetimi bilmeden, eğitim yönetilebilir miydi? Ülke olarak eğitimin tüm aşamalarındaki yöneticiliğin profesyonel bir meslek olduğunun ve uzmanlık gerektirdiğinin farkına varmalıyız. Bunun için de eğitim yönetimi ya da yönetim belgeleri olmayanlar, eğitimin hiçbir aşamasında yöneticilik yapmamalıdırlar. Eğitim yöneticiliği atamalarında, yapılacak göreve göre eğitim yönetiminde master veya doktora yapmış olmak yasal bir zorunluluk haline getirilmeli ki, her önüne gelen eğitim yöneticisi olmasın ve eğitim yöneticiliğinin ayrı bir uzmanlık olduğu artık anlaşılsın. MEB bünyesinde de eğitim yöneticisi yetiştirmeye yönelik stratejileri belirleyip koordine edecek bir birim kurmalı ve böyle bir örgütlenme modeline gitmelidir. Eğitim yönetici atamalarında, döneme göre çıkarılan yönetmeliklerle değil; ulusal sabit standartlarla hareket edilmelidir. Eğitim yöneticiliği makamları, her gelen iktidarın ve ona yakın sendikaların örgütlendiği arpalıklar olarak algılanmamalıdır.

Üniversitelerin Eğitim Yönetimi Bölümleriyle İşbirliğine Gidilmelidir

Üniversitelerimizde, dünya çapında eğitim yönetimi bölümleri bulunmaktadır. MEB bu konuda, bu bölümlerle işbirliği yapmalıdır. Nasıl ki öğretmen adaylarının uygulamaya dayalı stajları oluyorsa, eğitim yöneticilerine de okul yönetim stajı, ilçe yönetim stajı gibi zorunlu stajlar olmalıdır. İl müdürleri, ilçe müdürleri sendikalardan, belediye başkanlarından, siyasilerden gelen telefonlara göre değil, bakanlık bünyesinde oluşturulan “Yönetici Değerlendirme Merkezleri”nin raporlarına göre, ilgili kriterleri tutuyorsa atanmalıdır. Çok net, açık ve kesin yönetici kriterleri olmalı ki; kimse liyakatin dışındaki yollara başvurmasın. Kısacası; eğitimin yönetimi bilinmeden, eğitimi yönetemez ve gerekli başarıyı gösteremezsiniz. Hiç bilmeden de yönetirsiniz ama gözü kapalı araba sürmek gibi, ne zaman, nereye toslayacağınız belli olmaz. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları