Balık Baştan Kokmaz mı?

27 Eylül 2016 Salı

15 Temmuz FETÖ darbesi Türkiye Cumhuriyeti’nin iki “milli” kurumuna olan güveni sarstı.
Birincisi “Milli Savunma”… Öyle ki 1 Ekim’de TBMM’nin açılış töreninde, Cumhurbaşkanı’nı karşılayacak tören kıtasındaki 160 er “güvenilir askerlerden seçilmiş” olacakmış! Allah bilir, tören kıtasındaki askerlerin tüfeklerine mermi bile verilmez…
İkincisi “Milli Eğitim”… AKP iktidarının bakanı İsmet Yılmaz bile “Milli Eğitim adı kaldırılsın maarif olsun!” demez mi?

***

Osmanlı’da ilki 1910 olmak üzere iki kez Maarif Vekili olan Emrullah Efendi’nin şaka amacıyla söylediği “Şu mektepler olmasaydı maarifi ne güzel idare ederdim!” sözü günümüzde de çeşitli ortamlarda söylenir…
Emrullah Efendi’nin ilginç bir eğitim yöntemi önerisi vardı. Cennette var olduğu söylenen, “kauçuk bitkisi” benzeri “kökü yukarıda tuba ağacı” gibi bir yöntem, eğitim alanında uygulanmalıdır.
Bu yönteme göre önce “birikimli bir öğretici kadrosu” yetiştirilmeli. O öğreticiler; ilkokul ve ortaokul öğretmenlerini, onlar da öğrencileri eğitmeli… Bu görüşü Ziya Gökalp de benimsemişti.
Aynı uygulamayı Mustafa Kemal Atatürk de uygulayarak, sınavları kazanan yetenekli kişileri, Avrupa’ya eğitime gönderdi. Dönüşlerinde üniversitelerde genç öğreticileri ve onlar da Cumhuriyet’in genç yöneticilerini yetiştirdiler.
İsmet İnönü de 2. Dünya Savaşı’ndan kaçan Alman bilim insanlarını üniversitelerimize aynı amaçla kazandırdı.

***

19 Eylül’de okullar açıldı, açıldı ama! Basına yansıyan haberlere göz atalım:
• 20 Temmuz – Sözcü: Milli Eğitim Bakanlığı 15 bin 200 personelin açığa alındığını duyurdu…
 24 Temmuz – Haber Türk: 138 bin öğrenci devlete ya da özele geçecek…
 24 Temmuz – Sözcü: 934 okul ve 109 yurdun kapısına kilit vuruldu…
 27 Temmuz – Haber Türk: Kapatılan okullardaki 138 bin öğrenci için yol haritası…
 3 Eylül – Hürriyet: En büyük tasfiye 28 bin 163 kişi ile MEB’de oldu…
 10 Eylül – Cumhuriyet: Milli Eğitim’de açık 130 bini aştı…
 20 Eylül – Cumhuriyet: Öğrenci var, öğretmen yok…
 25 Eylül – Cumhuriyet: 11 bin öğretmen için Danıştay’da dava…

***

Emrullah Efendi’nin “tuba ağacı” konumundaki üniversitelerden basına yansımalar:
 21 Temmuz – Sözcü: 4 rektör açığa alındı, 1577 dekan istifa etti…
 21 Temmuz – Cumhuriyet: Gazi ve Dicle üniversitesi rektörleri gözaltına alındı…
 24 Temmuz – Sözcü: 15 üniversiteye el konuldu…
 26 Temmuz – Cumhuriyet: 31 akademisyen göz altına alındı…
 13 Ağustos – Hürriyet: Tam 4 bin 225 akademisyene uzaklaştırma…
 9 Eylül – Hürriyet: 17 üniversitede rektör belirsizliği…

***

Eğitim üzerine çeşitlemeler:
 28 Ekim 2015 – Milliyet: İlkokul 2. sınıftan itibaren seçmeli Arapça dersi konuluyor…
 13 Şubat – Cumhuriyet: Milli Eğitim Bakanı Avcı’dan öğretmen ve öğrenci intiharlarına yönelik şok sözler: “İntiharlar gösteriş için!”
 24 Eylül - (CHP) İzmir Milletvekili Atilla Sertel: İlkokul 2’nci sınıftan itibaren seçmeli olarak verilecek Arapça dersinin İzmir Karaburun’daki bir okulda öğrencilere zorunlu olarak dayatılmasını Meclis’e taşıdı…
 26 Eylül – Sözcü: Burdur Milli Eğitim Müdürü: “Bir kadın evinden süslenip çıkıp, evine dönene kadar kaç erkeğin şehvetini tahrik etmişse, o kadar erkekle zina yapmış gibidir!”

***

Bunlara karşılık imam hatip okullarındaki gelişmeye yandaki çizelgede göz atabiliriz… Ayrıca yansıyanlar:
 29 Nisan – Cumhuriyet: Erdoğan, 60 bine düşen imam hatiplilerin sayısının 1 milyon 200 bine çıktığını söyledi: “Gelecek imam hatiplerde!”
 4 Eylül – Sözcü: Niğde Çamardı İmam Hatip Lisesi Müdürü, kız öğrencileri harf gibi dizip R.T.E. yazdırdı…
Türkiye Cumhuriyeti’nin laik temelli “milli eğitimi” nereye götürülüyor diye sorarsanız, “Bunlara FETÖ yol açtı…” yanıtını alırsınız, tabii bal gibi yutanlara da tanık olursunuz! Peki FETÖ, kimin şemsiyesi altındaydı?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları