115 yıllık Pandeli geleceğini arıyor
Ayşe Yıldırım
Son Köşe Yazıları

115 yıllık Pandeli geleceğini arıyor

31.10.2016 03:51
Güncellenme:
Takip Et:

Baba Pandeli oğlu Hristo ve bir garsonla birlikte.

Niğdeli bir ailenin oğluydu Pandeli Çobanoğlu. Genç yaşta İstanbul’a geldi. Bulaşıkçılık, berberlik, bakkal çıraklığı yaptı. Ama en çok bir lokantada aşçılık yapmaya başladığında mutlu oldu. Aşkla yapacağı hayatının işini bulmuştu. Girişimci ruhuyla önce seyyar arabayla piyaz satmaya başladı. Ardından kendi dükkânını açtı. Yıl 1901’di. Çukur Han’daki köfte dükkânı kısa sürede müdavimleri olan bir yere dönüştü.

1910’lu yıllarda genç bir Kolağası olan Mustafa Kemal de onlardan biriydi. Maaşı azdı Mustafa Kemal’in ama Pandeli ile aralarındaki dostluk bir sorun oluşturmuyordu onun için. Bazı akşamlar Pandeli’ye uğrar yer, biraz içer ve hesaba yazdırır, ay sonunda öderdi. Bazen ay sonunda da para sıkıntısı çekerdi. O zaman Pandeli “Öbür ayın sonunda ödersin” derdi.

Yıllar içinde Pandeli’nin dükkânı farklı yerlere taşındı; Fıçıcılar Han, Arabacılar Caddesi...

Dükkânı yer değiştirse bile şöhreti hızla artıyordu. Dönemin ünlü lokantalarıyla rekabet ediyor, yurtdışından önemli isimleri ağırlıyordu. Dünya markası olmuştu. Seyyahlar, Türkiye’ye gelecek turistlere mutlaka Pandeli’nin yemeklerini tatmalarını öneriyorlardı.

Özel konuklar Pandeli’ye

Mustafa Kemal ne zaman İstanbul’a gelse uğruyordu Pandeli’ye; Cumhurbaşkanı olduğu günlerde de... Pandeli’nin oğlu Hristo Çobanoğlu, babası ile Atatürk’ün bir anısını şöyle anlatmıştı:

“Atatürk Cumhurbaşkanı olunca bir gün yemeğe geldi. Yemeğin sonunda babama dönüp, ‘Pandeli, emret de şu hesap gelsin’ dedi. Babam para almak istemiyordu Cumhurbaşkanı’ndan. ‘Paşam bırak ay başında ödersin’ diyerek geçiştirmeye çalışınca Atatürk’ün hoşuna gitti.”

Atatürk, yurtdışından gelen kimi özel konuklarını da Pandeli’ye götürürdü. Pandeli’nin torunu, şu sıralarda üçüncü kuşak olarak lokantayı işleten Sofya Çobanoğlu, “İstanbul - Atina arasında bir barış köprüsüdür Pandeli. Düşünün iki siyasetçi Atatürk ve Venizelos’un barış görüşmelerinden biri Pandeli’nin mekânında bir sofrada yapılmıştır” diyor.

Atatürk’ün kimi zaman Ankara’da ağırlayacağı misafirleri için Pandeli’ye sipariş verdiği de oluyordu. Yemekler bir gün önce akşam treniyle İstanbul’dan Ankara’ya gönderiliyordu.

1930’larda Hüseyin Cahit (Yalçın), Necmeddin Molla, Orhan Seyfi (Orhon), Faruk Nafiz Çamlıbel, Ahmed Haşim’lerin en sevdiği lokantaydı Pandeli.

1950’lerde Celal Bayar, Adnan Menderes, Fahrettin Kerim Gökay gibi siyasiler; Ağa Han, Von Papen, Venizelos, Finlandiya Kralı, İspanya Kralı gibi yabancı konukları vardı.

Ne yazık ki 1955 yılında yaşanan 6-7 Eylül olaylarından o da nasibini alır. Dükkânı yağmalanır. Çok üzülür ve kırılır Pandeli. Kendini evine kapatır, aşkla yaptığı işinden vazgeçer.

Sofya Pandeli, o günleri şöyle anlatıyor:

“Bu sırada oğlu yani babam Hristo, tıp fakültesini bitirip hekim olmuştur. Uzmanlığını yapmak için Amerika’ya gitme planları yapmaktadır. Ama kendisi gibi hekim olan Vali Fahrettin Kerim Gökay’dan yardım gelince Amerika’ya gitmekten vazgeçer.

Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakanı Adnan Menderes de devreye girer, Pandeli’ye destek olurlar. İstanbul’un kalbi olan Eminönü Mısır Çarşısı içinde güzel bir mekân tahsis ederler.”

İşte o günden beri de Mısır Çarşısı’nın girişindedir Pandeli.

Hem de o günkü dekoruyla birlikte. Ve belki de en önemlisi Pandeli’nin menüsüyle. “Dedemin dünyaca ünlü icatları var” diyor Sofya Çobanoğlu, “Başta gelen de kâğıtta levrektir. Yine kendi tarifi olan kurabiyeleri, patlıcanlı döner böreği... Her yemek Pandeli ustanın tarifiyle yapılır. Yani eski tekniklerle pişirilir.”

Tarihi mekânda tarihi lezzetleri sunmayı sürdüren 115 yıllık bir marka olan Pandeli, bugün kötü günler geçiriyor. Caddebostan’da, İstiklal Caddesi’nde, Nişantaşı’nda, Mısır Çarşısı’nda dükkânlar bir bir kapanırken o da ayakta kalmak için büyük bir mücadele veriyor.

ÜNLÜLER GEÇİDİ

Audrey Hepburn, Robert De Niro, John Malkovich, Peter Ustinov, Roman Polanski, Sarah Jessica Parker, Daniel Day Lewis, Burt Lancester, Kraliçe Sofya, Melina Merkuri, Sean Connery bu mavi çinili lokantanın sandalyelerinde oturan, yemeklerini tadan, fotoğraflarıyla duvarlarını süsleyen isimler arasında yer aldı. Pandeli’nin ününü dünyaya yaydı.

100 yıllık 30 markadan biri

Sofya Çobanoğlu anlatıyor: “100 Yıllık Markalar Derneği adı altında kurulmuş ciddi bir kurum var, geçen yaz İstanbul’da bir toplantımız oldu. Gördüm ki ülkemizde kurumsallaşmış topu topu yaklaşık 30 markamız var. Bir dünya şehri olan İstanbul’da böyle bir mekânı her şeye rağmen yaşatıyor olmak büyük bir gururdur. Biz İstanbulluyuz. Dünyanın en büyük kültürlerinin içine doğduk. O kültürü yaşatmak görevimiz. Bu yüzden bütün zorluklara göğüs gerdik.

Mesela Mısır Çarşısı tarihi bir yer olduğundan akşam yemeği servisimiz yok. Biz, para kazanma derdimiz olmadığından haydi buradan taşınalım daha modern bir yere gidelim, akşam yemeği çıkartıp para kazanalım diye hiç düşünmedik. Kriz başladığında İstanbullu birçok dostumuz yardımımıza koştu. Şu anda babam ve annem artık çok yaşlılar ve bu durum onları çok üzüyor.

Pandeli bir müzedir

Ekonomik kriz bütün dünyayı sarsıyor. Pek çok işyeri, dükkân kapanıyor. Ama Pandeli bir işyeri, ticari bir mekân değil, sadece bir lezzet şöleni de değil. Bizim tarihimiz, kültürümüzdür. Aslında bir müzedir. Değerlerimize sahip çıkmak adına yaşatalım diyorum.”

4. nesil heyecanı

Pandeli’de gastronomi atölyeleri, tarih buluşmaları yapılabileceğini söylüyor Çobanoğlu, “Çok amaçlı, çok hedefli bir değer olabilir. Dünya başkentlerinin, imparatorlukların mutfak kültürünü yansıtan bir müze haline de gelebilir.”

Bunun yanı sıra başka bir hayali daha var Çobanoğlu’nun: “İki çocuğum var. En büyük arzum şimdi Londra’da bulunan oğlumun Pandeli’yi yaşatmasıdır. Aynı markayı yaşatan dördüncü nesil olacak, çok heyecan verici değil mi?”

ATİNA’DAKİ PANDELİ

Çobanoğlu ailesinin bir ayağı İstanbul’da, bir ayağı Atina’da. 2003 yılında Atina’da da Pandeli açtılar. O da kısa sürede çok tutulan bir lokanta haline geldi. Ne yazık ki Yunanistan’daki ekonomik kriz nedeniyle açıldıktan 10 yıl sonra kapanmak zorunda kaldı.

BOĞAZ GEZİLERİNİN CAZİBE İSMİ

1937 yılında Şirketi Hayriye’nin Cumartesi günleri Boğaz’da başlattığı ‘lüks seferler’de de yerini almıştı Pandeli. Boğaz gezilerini duyurmak için gazetelere verilen ilanda “San’atındaki ihtisasiyle meşhur lokantacı Bay Pandeli tarafından çok mutedil fiatla mükemmel bir büfe hazırlanmış olduğunu meraklılara sureti mahsusada bildiririz” cümleleri dikkat çekiyor.

Yazarın Son Yazıları

Son bir soru ve veda

Son bir soru ve veda

Devamını Oku
13.09.2018
‘Taş devri’ne hoş geldiniz

‘Taş devri’ne hoş geldiniz

Devamını Oku
06.09.2018
Siyasal yangın

Siyasal yangın

Devamını Oku
30.08.2018
İnsanlık da kaybedilmesin diye...

İnsanlık da kaybedilmesin diye...

Devamını Oku
23.08.2018
Papazı verip zamları alacağız

Papazı verip zamları alacağız

Devamını Oku
16.08.2018
Ülke elden gitmiş kimin umurunda

Ülke elden gitmiş kimin umurunda

Devamını Oku
09.08.2018
CHP, kimden oy isteyecek?

CHP, kimden oy isteyecek?

Devamını Oku
02.08.2018
AKP’nin topçuları

AKP’nin topçuları

Devamını Oku
26.07.2018
Kenan Evren görse kıskanırdı

Kenan Evren görse kıskanırdı

Devamını Oku
19.07.2018
Ak devlet, acil muhalefet

Ak devlet, acil muhalefet

Devamını Oku
12.07.2018
Çakıcı’nın sırrı

Çakıcı’nın sırrı

Devamını Oku
05.07.2018
O gece... (28.06.2018)

O gece...

Devamını Oku
28.06.2018
AKP’nin ruh hali bozuldu

AKP’nin ruh hali bozuldu

Devamını Oku
21.06.2018
‘Çözüm Süreci’ni bitiren polis cinayetleri gizemini koruyor

CEYLANPINAR’IN GEREKÇELİ KARARI AÇIKLANDI

Devamını Oku
20.06.2018
Yaşasın ketılların kardeşliği

Yaşasın ketılların kardeşliği

Devamını Oku
14.06.2018
Ceylanpınar’ın gerekçeli kararına ne oldu?

Ceylanpınar’ın gerekçeli kararına ne oldu?

Devamını Oku
08.06.2018
Efkan Ala artık konuşmalı

Efkan Ala artık konuşmalı

Devamını Oku
07.06.2018
Yalandan kim ölmüş?

Yalandan kim ölmüş?

Devamını Oku
31.05.2018
AKP’de bitmeyen temizlik

AKP’de bitmeyen temizlik

Devamını Oku
24.05.2018
Keşke Emine Hanım’ın çantasını da konuşsak

Bahçeli, AKP’yi de bitiriyor

Devamını Oku
17.05.2018
‘Çapulcular’ Erdoğan’ın bu kıyağını unutmayacak!

‘Çapulcular’ Erdoğan’ın bu kıyağını unutmayacak!

Devamını Oku
10.05.2018
Barış suçlusu Demirtaş!

Barış suçlusu Demirtaş!

Devamını Oku
03.05.2018
Oyun bozuldu; kaybettiniz

Oyun bozuldu; kaybettiniz

Devamını Oku
26.04.2018
Tuzak mı, acil seçim mi?

Tuzak mı, acil seçim mi?

Devamını Oku
19.04.2018
Hollanda’nın uyarmasına gerek yoktu

Hollanda’nın uyarmasına gerek yoktu

Devamını Oku
12.04.2018
Kabul edin ki bu gençler sizden zeki

Kabul edin ki bu gençler sizden zeki

Devamını Oku
05.04.2018
Cehalet ile bilginin kavgası; Boğaziçi

Cehalet ile bilginin kavgası; Boğaziçi

Devamını Oku
29.03.2018
Kılıç artığı ve demirci Kawa

Kılıç artığı ve demirci Kawa

Devamını Oku
22.03.2018
Oy hırsızlığı yasallaştı, izleyecek misiniz?

Oy hırsızlığı yasallaştı, izleyecek misiniz?

Devamını Oku
15.03.2018
Bir ittifak yanaşmasının itirafları

Bir ittifak yanaşmasının itirafları

Devamını Oku
08.03.2018
‘FETÖ’ çemberinde Ceylanpınar

‘FETÖ’ çemberinde Ceylanpınar

Devamını Oku
01.03.2018
Yoksa o ‘Bakan’…

Yoksa o ‘Bakan’…

Devamını Oku
22.02.2018
Güç kaybettikçe daha çok saldırıyorlar

Güç kaybettikçe daha çok saldırıyorlar

Devamını Oku
15.02.2018
‘Padişah bozuntusu’ milletvekilliğini düşürecek

‘Padişah bozuntusu’ milletvekilliğini düşürecek

Devamını Oku
08.02.2018
Hekimin yüreği yaşamdan yana atar

Hekimin yüreği yaşamdan yana atar

Devamını Oku
01.02.2018
Çocuğun gördüğü düştür, barış...

Çocuğun gördüğü düştür, barış...

Devamını Oku
25.01.2018
Kadınlar, bu kadını yedirmeyecek

Kadınlar, bu kadını yedirmeyecek

Devamını Oku
18.01.2018
Bahçeli erken seçimin startını verdi

Bahçeli erken seçimin startını verdi

Devamını Oku
11.01.2018
Abdullah olmazsa Hayrünnisa Gül daha uygun!

Abdullah olmazsa Hayrünnisa Gül daha uygun!

Devamını Oku
04.01.2018
İşte bunları da koruyorlar

İşte bunları da koruyorlar

Devamını Oku
28.12.2017