Askerlerin 175 milyonu nereye gitti
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Askerlerin 175 milyonu nereye gitti

15.12.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

“Senin” dediklerinin akıbetini sorunca senin sandığının senden ne kadar uzakta olduğunu görürsün.

Bu köşeyi okuyanlar hatırlayacaktır. Sahibi fiilen TSK personeli olan, her ay askerlerin maaşlarından kesilenlerle sermayesi oluşturulan OYAK’ın önceki yönetimi ile OYAK üyeleri mahkemelik olmuştu. İki tarafın da tezlerine burada yer vermiştim. OYAK üyeleri kurumun kötü yönetildiğini, bu nedenle gelirlerinin azaldığını iddia ederken OYAK’ın birkaç ay önce değişen eski yönetimi “Her şey olması gerektiği gibi” diyordu.

ÖNCE KAYIP 5 MİLYAR

Aslında kavga ekonomik ve politik. Zira OYAK, Koç Holding’den sonra Türkiye’nin en büyük sermaye kuruluşu. Yönetim kurulunu halihazırda TSK’yi yöneten komutanlar ile profesyoneller oluşturuyor.

Elbette Türkiye’nin bugünkü şartlarında, bir ayağı TSK’deki kuruluşun ülkedeki dönüşümün dışında kalması beklenemezdi. Son 10 yılda, başta TOTAL ve Sağra gibi alımlarda iktidar etkisi görüldü. Nitekim 2016 yılında hükümetin tavsiyesi ile kuruma genel müdür belirlenmişti. Üyelere dağıtılan nemanın, enflasyonu karşılama oranının eşzamanlı olarak düşmeye başlaması “OYAK, AKP etkisinin kötü sonuçlarını yaşıyor” kabulüne neden oldu.

OYAK üyelerini ayağa kaldıran olay ise OYAK Çimento Fabrikaları AŞ’nin 2023 yılında Taiwan Cement Corporation’a satışıydı. Satımın yapıldığı gün, borsada şirket hissesi 63 liradan işlem görüyordu. Ancak satış 36 liradan yapılmıştı. Askerler, bu satışla kasıtlı olarak kurumun 5 milyar lira zarara uğratıldığını savunuyordu.

Tartışma bu denli somutlaşınca olay mahkemeye taşındı. Hedef, “kayıp 5 milyar”ın görevi bırakan eski yönetimden alınıp kuruma verilmesiydi.

Peki davalarda neler oldu?

ASKERLER VE OYAK MAHKEMELİK

Şöyle anlatayım:

OYAK üyeleri OYAK’ın eski yönetimine iki ayrı mahkemede dava açtı. Biri Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, OYAK üyelerinin açtığı davayı “dosyada taraf olamayacakları” gerekçesiyle reddetti. Bu durum başka bir tartışmayı beraberinde getirdi. Zira OYAK’ın sermayesi, otuz yıl boyunca her ay askerlerin maaşlarından yapılan yüzde 10’luk kesintiydi. OYAK’ın asıl sahiplerine “Siz taraf değilsiniz” demek hem mantığa hem de yargı içtihatlarına aykırı görünüyordu. Öte yandan ikinci dava Danıştay 12. Dairesi’nde görülüyor.

Gelelim tartışma konusu olan yeni olaya.

OYAK, gelirinin bir bölümünü çeşitli kurum ve kuruluşlara bağış yaparak harcıyor. Deprem mağdurları gibi bütün ülkeyi birleştiren yardımlar OYAK üyeleri tarafından da destekleniyor. Ancak... OYAK, son dönemde politik atmosferin de etkisiyle bazı bağışlar yapıyor. İşte Danıştay’a verilen dilekçe bununla ilgili.

Şöyle özetleyeyim:

OYAK mensupları Danıştay’dan OYAK’ın bütün defterlerinin yeniden getirilerek inceleme yapmasını talep etmiş. OYAK avukatları ise OYAK’ın zaten bağımsız denetçi kuruluşlar tarafından denetlendiğini gösteren raporlarla buna itiraz etmiş.

İşte bu itiraz, askerlerin genel kurul kararları ile denetçilerin raporlarını karşılaştırmasına neden olmuş.

İKİ ŞİRKETTE 175 MİLYON FARK

Neler mi görmüşler?

Sadece iki tanesi:

-OYAK Çimento Fabrikaları AŞ’nin 29 Mart 2024 tarihli genel kurulu kararında 323 milyon 323 bin 416 TL bağış ve yardım yapıldığı belirtilirken bağımsız denetçi raporunda 477 milyon 937 bin 411 TL bağış ve yardım yapıldığı yazıyormuş.

-OYAK Yatırım Menkul Değerler AŞ’nin 29 Mart 2024 tarihli genel kurulu kararında 32 milyon 627 bin 859,51 TL bağış ve yardım yapıldığı belirtilirken bağımsız denetçi raporunda 53 milyon 760 bin 869 TL bağış yapıldığı görünüyormuş.

Sadece iki şirketin raporlarının karşılaştırılmasında bir yıl için toplamda 175 milyon 747 bin 5 liralık yardım ve bağış farkı bulunmuş. Ortaya çıkan bu farka, OYAK avukatları duruşmada yanıt verememiş. Askerler, OYAK şemsiyesinde bulunan 130’un üzerinde şirket incelenirse neler çıkar diye düşünüp OYAK’ın tüm finans belgelerinin getirtilip resmi bilirkişiler tarafından incelenmesini talep etmişler.

Bir de hayal kırıklıkları var. OYAK mensupları OYAK’ın başına “15 Temmuz kahramanı” olarak bilinen Zekai Aksakallı’nın getirilmesinden sonra Aksakallı’nın kendilerinin yanında olacağını düşünmüş. Ancak OYAK’ın mevcut yönetiminin görevlendirdiği avukatları bir anda karşılarında bulmuşlar. Bu da bir zamanlar “silah arkadaşı” bildikleri artık “holding yöneticisi” olan Aksakallı’ya sitem etmelerine neden olmuş.

65 yıllık dev OYAK belli ki birilerinin iştahını kabartıyor. Askerler havuzdaki kaçağın peşinde olsa da bu atmosferde bu mahkemelerle mümkün mü, sanmıyorum.

Sermayenin dokunulmazlığı, yalnız onu emeğiyle yaratanlara karşı uygulanan bir kuraldır.

Yazarın Son Yazıları

Askerlerin 175 milyonu nereye gitti

“Senin” dediklerinin akıbetini sorunca senin sandığının senden ne kadar uzakta olduğunu görürsün.

Devamını Oku
15.12.2025
Ne olduğunu görmüyor musunuz?

Her “Bak” dediğimizde gözler kapanıyorsa işaret ettiğimizi gösterebilir miyiz?

Devamını Oku
11.12.2025
Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025