Zulüm günlerinde referandum!

29 Ocak 2017 Pazar

Sanki Orta Çağdayız...
Sanki Engizisyon dönemi:
Çeşitli nedenlerle hapse atılan gazeteci, yazar ve medya yöneticileri, adeta içeride unutuluyorlar...

Yargılanacakları mahkeme önüne dahi çıkartılmıyorlar...
Haklarında iddianame bile hazırlanmıyor...
Devlet karşısında bireyin en temel insanlık hakkı olarak kabul edilen savunma hakkından mahrumlar!

***

Güncel Olayların Hızlı Değişmesi Sorunları Unutturuyor.
Türkiye’nin gündemi, rejimi değiştirecek, geleceğimizi ipotek altına alacak bir “Tek Adam Yönetimi”ni öngören Referanduma kilitlendi.
Bu çerçevede, neredeyse, içerideki insanlar bir kez daha unutuldu!
Oysa insan için özgürlük, hayatı kadar önemli olan bir haktır!
İnsanları, en doğal savunma olanaklarından bile mahrum ederek hapse atan bir rejim, bütün yaptıklarını meşrulaştıracak bir Referandum’a, “Demokrasi adına” gittiğini nasıl iddia edebilir?
Hem ülke, hem dünya kamuoyu hem de tarih önünde bunun vebali nasıl yüklenilebilir?

***

İsveç merkezli Stockholm Center for Freedom (SCF) (Özgürlük için Stockholm Merkezi) adlı sivil toplum kuruluşunun yayımladığı “Türkiye’de Basın Özgürlüğü: Bilinenden Çok Daha Kötü” başlıklı rapora göre, 191 medya mensubu hapiste, 92 kişi de aranıyor.
Merkez, raporuna bir de isim listesi eklemiş.

***

Türkiye, rejimi değiştirecek, ülkenin kaderini belirleyecek Referandum’a giderken, gazeteci, yazar ve medya mensuplarına ek olarak...
Başta 75 yaşındaki kıdemli Kürt siyasetçi Ahmet Türk ve HDP’nin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş olmak üzere, seçimlere meşru olarak girmiş olan bir partinin milletvekilleri ve belediye başkanlarının bir bölümü hapiste.
Yakından tanıdığım için isimlerini bildiğim, Akın Atalay, Önder Çelik, Turhan Günay, Mustafa Kemal Güngör, Kadri Gürsel, Hakan Kara, Musa Kart, Güray Öz, Murat Sabuncu, Bülent Utku, Cumhuriyet gazetesi mensupları olarak aylardır hapiste iddianame bekliyorlar.
Sonradan onlara, yayımlanmamış kitabından dolayı tutuklanmasıyla daha önce ünlenen Ahmet Şık da eklendi.
Hakan Kara, kalp hastası, yeni ameliyat olmuştu.
Turhan Günay, içeride hastalanmış, anjiyo olmuş, iki stent takılmış.
Bir bölümü, yıllarca ittifak ettikleri,destek verdikleri, şimdi FETÖ terör örgütü denilen Cemaat’e mensup veya sempatizan olan, haklarında iddianame bile hazırlanmadan hapsedilenlerin çoğu, yaşını başını almış olgun insanlar...
Zaten tutuklu yargılanmaları yanlış; ayrıca, kim bilir bizim bilmediğimiz ne gibi hastalıkları, ne gibi kişisel ve ailevi sorunları var?

***

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Denetleme Komitesi, bu koşullarda yapılacak bir Referandum sürecinin ve kabul edilecek Anayasa’nın meşruiyet sorunu olacağını belirten bir uyarı yayımladı...
AKPM haklıdır:
Böyle “Zulüm günlerinde” yapılan bir Referandumla kabul edilecek Anayasa, olsa olsa ancak bir “Zulüm Anayasası” olur!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları