Ayala Sincan’da
Sosyalist Enternasyonal (SE) Genel Sekreteri Şilili tanınmış siyasetçi Luis Ayala dün Sincan Cezaevi’nde yazarımız ve CHP milletvekili Mustafa Balbay’ı ziyaret etti. Adalet Bakanlığı’nın izniyle gerçekleşen bir saatlik görüşmeye CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran ve Milliyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Serpil Çevikcan, Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk, Vatan Gazetesi Ankara Temsilcisi Murat Çelik ile birlikte eşlik ettik. Balbay, görüşmenin son bölümünde bizim aracılığımızla kamuoyuna ve hükümete önemli mesajlar verdi.

Bu sorun AKP’nin de sorunu
Balbay’ın tutuklu vekiller konusundaki sözleri şöyle:
“Meclis’in tutuklu vekiller konusunu gerçekten tatsız bir pazarlık ortamında tutmaya son vermesini diliyorum. Bu keyfilik, AKP’nin kendisini de vuracaktır. Yerel seçim öncesinde bu konuda atılacak bir adım, iç barışın başlangıcı olacaktır.Toplumsal barış Meclis’in içerisinden başlamalıdır. Tutuklu vekiller sorunu artık sadece CHP’nin ve BDP’nin sorunu değil. Bu AKP’yi de içine alan bir hukuk sorunudur.”

İnsanlar da hükümeti affetmeli
Balbay, meslektaşımız Murat Çelik’in “İç barışın yolu af mı?” şeklindeki sorusuna şu yanıtı verdi:
“Evet. Hiç kimseyi ayırmadan çıkacak bir af. Ama insanların da hükümeti affedebileceği bir yöntem ile bu yapılmalı. Bu benim sadece kendim için arzu ettiğim bir şey değil. Kutuplaşma iki tarafı da uzaklaştırıyor. Bunun örneğini en son Anıtkabir’de gördük. Anıtkabir’e 10 Kasım’da bir milyon kişinin gitmesi aslında Gezi ruhunun devamıdır.”

İç barış iktidarın da hayrına
Mahkemenin kararı sonrasında Silivri’den Sincan’a nakledilen Balbay, cezaevinde tek başına kalıyor. Bunun gerekçesi o cezaevinde kendisine isnat edilen suç grubunda kimsenin bulunmuyor olması. Ankara’da ziyaretçileri Silivri’ye göre oldukça fazla:
“Ankara’da daha fazla ziyaretçim var. Günde sekiz saat görüştüğüm oluyor. Gelenlere en çok moral veriyorum. Çünkü ışığı en net kuyunun dibinden hissedebilirsiniz. Ben de kuyunun dibinden görüyorum. Bu durum sürdürülemez. İç barış AKP’nin de hayrınadır. Karşıtlık ve kutuplaşma üretmenin sonu yok. (Arınç-Erdoğan tartışmasına atıf yaparak) AKP içerisinde bile bunun etkileri görülmekte. İktidar için gölgeler uzadı. Yani artık akşam oluyor. Özellikle Gezi sonrası toplum korkuyu aştı. Bundan sonra sırada iktidarı almak var.”

Ayala: Yeriniz parlamento olmalı
CHP’li Oran’ın önerisini kabul ederek Sincan’a gitmeyi kabul eden Ayala, Ergenekon yargılama sürecinde yaşanan haksızlıklar ve hukuk ihlalleri hakkında bilgi aldığı Balbay’a şu mesajları verdi:
“Yazdıklarınız nedeniyle yargılanıyor olmanız akıl alır gibi değil. Ben bu tür olağanüstü hal yargılamalarının Türkiye’de geçmişte kaldığını sanıyordum. Ama anlıyorum ki yanılmışım. Bu tür yargılamalar dünyada artık yok. Tabii ki herkes yargılanabilir. Ancak adil yargılanmanız lazım. Ama gerek gizli tanıklar meselesi gerekse usul hataları adil yargılamaya gölge düşürüyor. İkinci olarak, seçilmiş bir milletvekili olarak sizin yeriniz parlamento olmalı. Atina, Korsika, Portekiz ve Türkiye... Tüm SE toplantılarında size destek kararları alıyoruz. Tüm sosyalist partiler arkanızda. Sizin durumunuz bizlerin ortak kaygısıdır. Gözümüz bu davanın üzerinde olacak. Ülkelerimizin daha demokratik olması için tüm sınırları zorluyoruz ve zorlayacağız.”

Gezi bizi bilinçlendirdi
Ayala hafta sonu İstanbul’da yapılan SE toplantısı konusunda da, “Konsey toplantısının Türkiye’de yapılmasının bir anlamı var. Gezi ruhunu anlamak için İstanbul’a geldik. Gezi protestoları tüm dünyayı Türkiye’de olanlar hakkında bilinçlendirdi. Hükümetin politikaları ile halkın beklentileri arasındaki açık fark görülebiliyor artık. Bu konuda da uluslararası bir dayanışma var. Sadece Avrupa değil, tüm dünya ne olduğunun çok iyi farkında” dedi. 
Balbay da uluslararası kurumların Türkiye’deki davalara ilgisinin önemine dikkat çekerek şöyle konuştu: 
“Başta bu davaları bir ulusal mesele olarak görüyordum. Ama faşizm uluslararası bir sorundur. Türkiye’nin temel sorunu adalet, demokrasi ve insan hakları meselesi. Hükümetin ‘demokrat’ olduğu şeklinde Avrupa’da yerleşik algı Gezi Parkı protestoları sonrasında değişti. Gezi Direnişi Türkiye’nin geleceğidir. Ben de o gençler adına içeride yatıyorum. Bundan sonra uluslararası dayanışma lazım. Siz de SE olarak hükümetin pozisyonunu her platformda anlatmalısınız.”

Santiago ve Enternasyonal randevuları
Ziyaretçilerine koğuşunda hazırladığı çay ile gofret ikram eden Balbay, Ayala’nın “Değişim bir gün kaçınılmaz hale gelecektir. Türk halkı yaşananların farkında. Karanlık dönemler mutlaka aydınlığa çıkacaktır” sözlerine, “Umarım öyle olur ve bir sonraki görüşmemizi Santiago’da yaparız” karşılığını verdi.
Umut Oran da bu temennilere bir yenisini ekleyerek “Gelecek yıl yapılacak SE Genel Kurulu’nda da Balbay’ı onur konuğu olarak konuşturmayı arzuluyoruz” dedi. 
Cezaevine girişte diğer ziyaretçiler gibi retina taramasıyla ve ayakkabısıyla kemerini çıkararak X-Ray cihazından geçen Ayala, görüşme sonrasında gazetecilere yaptığı kısa değerlendirmede, “Bu kadar uzun süre, böyle zor koşullar altında cezaevinde kalan bir insana göre çok cesur ve çok güçlü buldum Balbay’ı” yorumunu yaptı.