TÜSİAD daha ne desin?
Özlem Yüzak
Son Köşe Yazıları

TÜSİAD daha ne desin?

25.05.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Daha ne desinler? “Seçimlerden yorgun düştük, gerginliklerden, kutuplaşmalardan bıktık... Dış politikayı doğru yönetemediniz, ekonomiyi, koca ülkeyi batırdınız, eğitimde 15 yılda 15 kez sistem değiştirdiniz ve hâlâ düzeltemediniz, adil paylaşımdan giderek uzaklaştınız...” TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi’nin açılış konuşmalarından özetle bu sözler çıktı. TÜSİAD, namı diğer patronlar kulübü. Kamu dışı milli gelirin yarısını oluşturan, kayıtlı istihdamın yüzde 50’sini (kamu ve tarım hariç) sağlayan, dış ticaretin yüzde 85’ini (enerji ithalatı hariç) gerçekleştiren, kurumlar vergisinin yüzde 80’ini ödeyen 4 bine yakın şirketi temsil eden bir yapı. Şu yukarıdaki sözleri bizler zaten sürekli dile getiriyoruz ama patronlar kulübünün ağzından çıkınca farklı tabii etkisi. Deprem gibi...
Hem Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan’ın hem de TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik’in konuşmaları bugüne kadar yapılan en sert açıklamalardı. Özilhan “yeni bir hikâyeye ihtiyacımız var” derken “artık olgunlaşmış bir siyasi ortam istediklerini” belirtti ve herkese temsil edildiği duygusunu güçlü bir şekilde hissettiren bir Meclis’e ihtiyaç olduğu vurgusunu yaptı...
İş dünyası öfkeli, yorgun, kaygılı... Son derece net görülüyor bu. Sohbet ettiğim iş insanları “Artık tamamen tıkandık, ülkenin itibarı ile birlikte hepimizin itibarı da zedeleniyor” diyorlar. Her ne kadar Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dolardaki artışı sadece dış mihraklara bağlama konusunda ısrarcı olsa da TÜSİAD’ın ortaya koyduğu ekonomik tablo “Makro ekonomik istikranın tamamen bozulduğu, seçim öncesinde açıklanan paketle bütçeye gelen ilave 24 milyar TL’lik ek yükün mali disiplin konusunda şüphelere neden olduğu, bugüne kadar ‘inşaat’ üzerine dayandırılan büyüme modeli ile devam etmenin mümkün olamayacağı” şeklindeydi. Özilhan’ın adil paylaşım vurgusu ve bunun artık iş çevreleri tarafından dillendirilmesi de çok önemli. 2007 yılı sonrasında yoksullukla mücadelede ilerleme sağlanamadığını belirten Özilhan “Sosyal politika, çeşitli yardım kuruluşlarına bırakılan bir alan değil, güçlü bir kurumsal kapasite ile yürütülen, kuralları titizlikle oluşturulmuş bir devlet politikası olmalı” dedi.

TÜSİAD Erdoğan’ın üzerini çizdi mi?
Erol Bilecik’in “Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz” sözünün anlamı açık. Peki, başkan adaylarına çağrı yaparak “ekonomi programlarınızı bizimle paylaşın” demesi TÜSİAD’ın Erdoğan’ın üzerini çizdiğini mi gösteriyor?
Biz TÜSİAD olarak sürekli öneriler ürettik, büyüme modelimizi gözden geçirmemiz gerektiğini savunduk. Dünyada büyük değişimlerin yaşandığını, bol ve ucuz para döneminin bir gün biteceğini herkes biliyordu. Yapısal reformların o dönemde yapılması gerekiyordu. Biz bunu dile getirdik Sorunlarınızı zora girdikten sonra çözmeye kalkarsanız, çok daha büyük maliyetlere katlanmak zorunda kalırsınız” diyen TÜSİAD Başkanı sözünü sakınmadı: “Kural temelli, öngörülebilir politikalara dayanmayan günübirlik tedbir ve paketler, bir ülkenin ekonomisinin sürdürülebilirliğini sorgulanır hale getirir. Nitekim kurda gördüğümüz hızlı yükseliş, Türkiye ekonomisi için bu sorgulamanın başladığını gösteriyor.”

Eğitim ve kadın adaylar
Kadın aday oranı da TÜSİAD’ın gündemindeydi. Bilecik, mevcut durumda parlamentodaki yüzde 14.8 kadın oranı ile 144 ülke içinde 118. olduğumuzu vurgulayarak yeni seçim dönemi sonrası bu tablonun değiştiğini görmeyi istediklerini belirtti. Eğitim konusunda ise şunları dile getirdiler: Eğitim sisteminde son 15 yılda 15 kez değişiklik yapıldı ama sistem bir türlü düzeltilemedi. Sorunların nedenini anlayabilen ve çözüm üretebilen bir nesil yetiştirmeyi daha başaramadık. Çocuklarımızı dünyadaki yaşıtlarının gerisinde yetiştiriyoruz; büyüttüğümüz gençlerimize iş alanı açamıyoruz. Okula gitmeyen ve bir işte çalışmayan gençlerimizin oranı yüzde 30. Gençlerimizi fikirlerini özgürce söyleyebilen, özgüveni yüksek, yaratıcı, eleştirel düşünebilen, inisiyatif alabilen, farklılıklara saygılı bireyler olarak yetiştiremezsek ülke olarak kendimize koyduğumuz hiçbir hedefi gerçekleştiremeyiz.

Yazarın Son Yazıları

Postneoliberal uzlaşı... Ve asgari ücret kıskacında Türkiye

Ve bu arayış yalnızca ABD’ye özgü değil... Küresel bir yön değişimi bugün aynı konular Avrupa Birliği’nden Hindistan’a, Japonya’dan IMF ve OECD gibi uluslararası kurumlara kadar geniş bir alanda tartışılıyor. Tam da bu noktada, BirGün gazetesinde Güldem Atabay’ın aralık ayı başından bu yana bir seri halinde ele aldığı ve benim de özellikle önemli bulduğum bir kavrama değinmek istiyorum: London Consensus.

Devamını Oku
26.12.2025
Demokrasinin 12 kırmızı alarmı... ABD... Türkiye...

ABD’nin saygın gazetelerinden New York Times’ın editör kurulu önceki gün ülkelerinin otokratik bir rejime savrulduğunu söyleyerek “demokratik erozyonun 12 kırmızı alarmını” yayımladı.

Devamını Oku
12.12.2025
Bir bilim insanının uzun yolculuğu: Ufuk Akçiğit

Koç Üniversitesi’nin onuncu kez verdiği Rahmi M. Koç Bilim Madalyası bu yıl Prof. Dr. Ufuk Akçiğit’e verildi.

Devamını Oku
28.11.2025
COP30... 46 yıl sonra hâlâ bir arpa boyu yol

Brezilya’nın tropik sıcaklığı altında toplanan COP30, dünya siyasetinin iklim krizine nasıl baktığını -daha doğrusu bakmadığını- tek karede özetleyen bir zirve oldu.

Devamını Oku
21.11.2025
Distopik dönemler...

“Az sayıda insanın yaşadığı küçücük bir ada...

Devamını Oku
14.11.2025
Mamdani, İmamoğlu... Küresel solun yeni sınavı

New York’un yeni belediye başkanı Zohran Mamdani, yalnızca Amerika’daki Demokratlar için değil, tüm dünya için bir mesaj verdi: “Değişim hâlâ mümkün.”

Devamını Oku
07.11.2025
103. yıl...

Buruk, öfkeli ama öte yandan coşkulu..

Devamını Oku
31.10.2025
Savaş uçakları yetmez: Türkiye’nin teknoloji egemenliği sınavı

Türkiye ara çözümlere sıkışırken dünya “neoprime” savunma çağına giriyor.

Devamını Oku
24.10.2025
Dünyanın yeni satranç tahtası: Nadir elementler

Nadir elementler konusu Türkiye’de kamuoyunun gündemine CHP tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump görüşmesinden hemen önce “Pazarlık konusu yapılacak” diye getirildi.

Devamını Oku
17.10.2025
Gazze... Küresel vicdanların da savaş

“Eğer ateşkes kalıcı bir barışa evrilemezse, bu savaş yalnızca Gazze’yi değil, Batı ittifakının meşruiyetini ve küresel düzeni de sarsmaya devam edecek...”

Devamını Oku
10.10.2025
Çare: Alışmamayı öğrenmek…

Şu son bir yıl içinde yaşadıklarımızı diyelim beş yıl önce yaşasaydık herhalde “Olağanüstü günlerden geçiyoruz” derdik.

Devamını Oku
03.10.2025
Kullanışlı piyon mu olacağız? Stratejik ortak mı? Beylikova...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump’ın New York’ta yaptığı görüşme, sadece ikili ilişkiler bağlamında değil, küresel dengeler açısından da kritik.

Devamını Oku
26.09.2025
Sıfır noktası...

Bir süredir gözüm Nepal’deki gelişmelerde...

Devamını Oku
19.09.2025
Kaç Türkiye? Kimin gündemi?

Moda Caddesi’nden Kadıköy Rıhtım’a doğru yürüyorum.

Devamını Oku
12.09.2025
Demokrasiler neden çöküyor (2)

Erdoğan AKP’si; karşısındaki tek önemli muhalefeti yani CHP’yi işlevsizleştirmek için elindeki tüm yetki ve yargı güçlerini kullanıyor.

Devamını Oku
05.09.2025
Demokrasiler nasıl çökertiliyor (1)

Önce şunu görmeliyiz...

Devamını Oku
29.08.2025
CHP’nin yükü, hepimizin yükü

"CHP’nin üzerindeki yük öyle ağır ki özgür; laik, demokratik bir ülke olma mücadelesini tek başına omuzladı."

Devamını Oku
22.08.2025
24 yıl...

Neredeyse çeyrek asır...

Devamını Oku
15.08.2025
Çürüme... Çözülme... Sahteliğin anatomisi

Sahte diplomalar, sahte ehliyetler, sahte sağlık raporları...

Devamını Oku
08.08.2025
Gazze... Açlık, sessizlik ve ahlaki felç

Seyrediyoruz. Kimi insanlığın geldiği noktadan utanarak, kimi umarsızca sanki bir film seyreder gibi...

Devamını Oku
01.08.2025
Yangın... Kuraklık... Rant: Türkiye’nin iklimle sınavı

Tam bitti derken yeniden başlıyor. Rüzgârın hızına göre şiddetleniyor; ortalığı yakıp kavuruyor.

Devamını Oku
25.07.2025
Şu zeytin ile derdiniz ne?

Şaşırdık mı? Hayır...

Devamını Oku
18.07.2025
TRT’den CHP duruşmaları mı?

CHP’li belediyelere yapılan operasyonların sonu gelmiyor. Belli ki yaz böyle geçecek.

Devamını Oku
11.07.2025
Toplumu germek, muhalefeti susturmak: AKP’nin elindeki yegâne kozu

Çünkü çözüm üretemiyor. Çünkü halkın sorunlarına yanıt veremiyor.

Devamını Oku
04.07.2025
Zeytin... Bir talanın jeopolitiği

“At izinin it izine karıştığı” günlerden geçiyoruz yine.

Devamını Oku
27.06.2025
İran’a saldırı hazırlığı mı? Neden?

Daha sular durulmadan Ortadoğu yeniden karıştırılmaya çalışılıyor...

Devamını Oku
13.06.2025
Bu bayram...

“Bizim bayram görecek halimiz yok arkadaşlar” dedi ve ekledi CHP lideri Özgür Özel...

Devamını Oku
06.06.2025
Nasıl bir eğitim?

Sadece anayasal hakkı olan barışçıl protesto hakkını kullandıkları için hapiste tutulan üniversite öğrencileri olan bir ülke...

Devamını Oku
30.05.2025
Sosyalist Enternasyonal İstanbul’da... Dünya solu ne yapmalı?

O kadar fazla sistematik saldırı altındayız ki... Kimi zaman büyük resmi görebilmek için yaşananları alt alta sıralamak önemli...

Devamını Oku
23.05.2025
‘Çözüm süreci’ ve sonrası

Barışı uzak bir hayal olmaktan çıkarmak hiç kolay değildir, en azından bizim coğrafyada.

Devamını Oku
16.05.2025
Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Devamını Oku
09.05.2025
Siz gidene kadar...

Siz gidene kadar...

Devamını Oku
02.05.2025
Deprem ensemizde: 40 milyar dolarlık sessizlik

Deprem ensemizde: 40 milyar A dolarlık sessizlik

Devamını Oku
25.04.2025
Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Devamını Oku
18.04.2025
Tarife savaşının şifreleri

Tarife savaşının şifreleri

Devamını Oku
11.04.2025
Uyanış...

Uyanış...

Devamını Oku
04.04.2025
Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Devamını Oku
28.03.2025
AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

Devamını Oku
21.03.2025
Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Devamını Oku
14.03.2025
Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Devamını Oku
07.03.2025