Ülkem için korkuyorum
Ataol Behramoğlu
Son Köşe Yazıları

Ülkem için korkuyorum

24.04.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Yerel seçimlerdeki başarı bütün yurtseverler için beklenmedik, umulmadık bir mutluluk oldu.

Hayal kırıklığına uğrayanlar sanırım sadece AKP’liler ve MHP’liler değil, nasıl olsa yine kaybedeceğiz düşüncesiyle seçim sandığına gitmeyen sözde demokrat, yurtsever kesimler de olmalı.

Sözde” diyorum çünkü böyleleri için görünürdeki gerekçe ne olursa olsun, eylemsizliğin (bu örnekte, oy vermeye gitmemenin) asıl nedeni tembelliktir.

Aralarında pişmanlık duyanlar da olmuştur kuşkusuz. Böyleleri hatalarını kendi vicdanlarında bağışlatmak için umarım kişiliklerini sıkı bir özeleştiriden geçirir, bununla da yetinmeyerek gelecek seçimi de beklemeksizin şimdilik uyur gibi görünen kötülüğe karşı ellerinden geleni yapmaktan geri kalmazlar.

Çünkü, o dünya güzeli, şiir dolu atasözümüzü biraz değiştirerek söylersek: Su uyur kötülük uyumaz.

***

Cumhurbaşkanlığı sisteminin (aslında tek bir kişiye kayıtsız ve koşulsuz egemenlik yetkisi veren demokrasi karşıtı yönetim biçiminin) başında bulunan kişi, bilmem farkında mıyız, birkaç gün önce yaklaşık olarak şu anlamda bir şey söyledi:

“Mahalli seçim, genel seçim vesaire bir şey demek değildir. Ülkeyi yöneten cumhurbaşkanı ve kabinesidir.”

Son cümle aynen böyleydi.

Tekrar soruyorum: Muhalefet cephesinde kaç kişi farkına vardı bu sözlerin, dahası içerdikleri korkunç anlamın, ülkemizin geleceği için apaçık dile getirilmiş olan büyük tehdidin?

***

Bu sözlerin açılımı açıkça şöyleydi:

Belediye seçimlerinde başarılı olmanızın benim için bir değeri yoktur.

(Yapılacak olursa eğer) genel seçimlerde başarılı olmanız da bir değer ve anlam taşımayacaktır.

Çünkü benim ve kabinemin (aslında sadece benim!) yönetimindeki ülkede parlamento denilen şey göstermelik bir kuruluştur.

İstediğim anda onu bir fiskeyle dağıtır, pek güvendiğiniz belediyelerinizin yetkilerini de ellerinden alırım.

Çünkü cumhurbaşkanı olarak yönetim yetkisi bende ve kabinemdedir.

***

Mevcut anayasa, söz konusu kişiyi böyle bir yetkiyle donatmıyor mu? İstedikleri her ne ise yapmasına, gerçekleştirmesine, kim, hangi kurum ya da güç engel olabilir?

Bu sorulara şöyle bir soruyla karşılık verilebilir:

Öyleyse neden yapmıyor? Yapmak için neyi bekliyor?

Yanıtım şu olacaktır:

Beklediği şey, iç ve dış koşulların (konjonktürün) uygunluğudur.

Örneğin bölgede bizi de kapsayacak genel bir savaşta Tayyip Erdoğan amaca ulaşmak için her şeyi yapacaktır.

***

Bu amaç asla demokrat, çağdaş, Batılı bir Türkiye değildir.

Sayısız kez dile getirilmiş örnekleri tekrarlamanın anlamı da gereği de yok.

Sadece yukarıdaki cümle, tek yöneticinin kendisi ve kabinesi olduğu cümlesi, günümüz Türkiye cumhurbaşkanının ne bugün ne de gelecekte demokrasi ile (bu demektir ki çağdaşlıkla, Batılılıkla, Atatürkçü Cumhuriyetin değerleriyle) olumlu anlamda bir ilgisin bulunmadığının, bulunmayacağının açık göstergesidir...

Ülkem için çok ama çok kaygılıyım.

Türkiye’mizin, ulusumuzun, çağdaşlık değerlerine bağlılıkla; özgür, bağımsız, Batılı bir örnek ülke olarak varlığını sürdürebileceği konusunda derin kaygılarım, kuşkularım var.

Ülkem için korkuyorum.

Muhalefet yönetimini bu duyguları paylaşarak, bu öngörüye katılarak, siyasetin dar alanlarından çıkmaya, mücadeleyi çok daha geniş bir alana yaymaya; ulusumuzu, halkımızı durup dinlenmeksizin uyarmak ve uyanık tutmak için elinden geleni yapmaya, bunun yaşamsal bir ödev olduğunu anlamaya ve göstermeye çağırıyorum...

Yazarın Son Yazıları

Barbarlar

İzlenebilecek bir film arayışında TV kanallarında gezinirken Güney Afrikalı-Avusturyalı romancı John Maxwell Coetzee’nin aynı adlı romanından sinemaya aktarılmış “Barbarları Beklerken”e rastladım.

Devamını Oku
10.12.2025
Ümmet

Haftada bir kez yazmanın “trajedi”si, sizin yazmayı tasarladığınız güncel bir konunun sizden önce başka yazarlarca yazılması oluyor.

Devamını Oku
03.12.2025
İmralı

Başka ülkelerde de öyle midir bilmem ama bizde siyasal örgütler arasında bir konu tartışılırken sanki irdeleyici-çözümleyici akıldan çok duygular-suçlamalar egemen oluyor.

Devamını Oku
26.11.2025
İddianame

Türkiye’de bugün hukukla ilgili kurumların en az güven duyulan kamusal kurumlar arasında en ön sırada yer aldığını, bu kurumların giderek siyasal erkin hukuk bürolarına dönüşmekte olduğunu iddia ediyorum.

Devamını Oku
19.11.2025
İki şiir

Gazetemiz Cumhuriyet ve Kadıköy Belediyesi’nce 7-9 Kasım günlerinde Kadıköy’de düzenlenen şiir günlerinde...

Devamını Oku
12.11.2025
Seraf Özer’in konuşması

Esenyurt’un tutuklu belediye başkanı Prof. Dr. ve yazar sayın Ahmet Özer’in kızı ve avukatı sayın Seraf Özer’in 31.10.2025 tarihindeki Aile Dayanışma Ağı’ndaki konuşmasında söylediklerini bir ölçüde özetleyerek de olsa okurlarımla paylaşmak istedim...

Devamını Oku
05.11.2025
Zulümle imtihan

Yazımın adı ne olmalı diye pazar gecesinden beri, şu sözcükleri yazmakta olduğum pazartesi öğleye kadar düşündüm.

Devamını Oku
29.10.2025
Hayâsız

İkinci a harfi üzerinde düzeltme (ya da inceltme, şapka vb.) işareti ile hayâ, utanma, utanç duygusu anlamına gelen bir sözcük.

Devamını Oku
22.10.2025
Sosyal demokrat bir lider nasıl olmalıdır?

Genç arkadaşım, değerli dostum ve düşündaşım profesör Okan Toygar’ın benimle yaptığı söyleşiler toplamı bir iki hafta önce bir nehir söyleşi olarak “Hayatımız Güzeldir” başlığı ve “Ataol Behramoğlu’nun Siyasal Kimliği” alt başlığı ile yayımlandı.

Devamını Oku
15.10.2025
Grup Yorum 40 yaşında

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Yıldız Üniversitesi Şehir Planlama öğrencisi dört arkadaşın (Ayşegül Yordam, Metin Kahraman, Tuncay Akdoğan, Kemal Sahir Gürel) birlikte 1985 yılında kurdukları Grup Yorum, içinde bulunduğumuz 2025 yılında kırk yaşına basmış oluyor...

Devamını Oku
08.10.2025
Kara mizah

Zihnimde beliren kavramın karşılığını ve açıklamasını bulmak için internete baktığımda kara komedi de denen kara mizah kavramının en yakın açıklamasını TDK sitesinde buldum...

Devamını Oku
01.10.2025
Kara Bir Rüzgâr

Kara bir rüzgârdı üstünde bir yurdun...

Devamını Oku
24.09.2025
Erdem ve Erdemsizlik Üzerine

Utanç insana özgü bir duygu sanılır...

Devamını Oku
17.09.2025
Türk Türkçe Türkiye

Türkler Türkiye’yi oluşturan etnik unsurlardan sadece biri mi; yoksa öncü-kurucu etnik grup olarak aynı zamanda ülkeye adını veren topluluk mudur?

Devamını Oku
10.09.2025
30 Ağustos ruhu ve karşıtlığı

30 Ağustos ruhu; akıl, öngörü ve cesaret demektir.

Devamını Oku
03.09.2025
Felsefenin tesellisi

Geçen yaz okumayı tamamlayamadığım başucu kitaplarımdan biri de Roger Scruton adlı yazarın Modern Felsefenin Kısa Tarihi adlı yapıtıydı.

Devamını Oku
27.08.2025
Bir günün sonunda can sıkıntısı

Sonu gelmezce üst üste yığılan sıkıntılara Aydın’daki inanılması güç olay eklendi.

Devamını Oku
20.08.2025
Bir ahlak dersi

Tasarladığım yazının adını “Bir dilbilgisi dersi” olarak duyurmuştum. Sonradan yukarıdaki başlığı daha uygun gördüm.

Devamını Oku
13.08.2025
Etnik aidiyet ve ulus devlet

Prof. Dr. Hikmet Sami Türk’ün 28 Temmuz tarihli Cumhuriyet’te “Devlet yöneticilerinde ırk ve din farkı aramak” başlıklı bir yazısı yayımlandı.

Devamını Oku
06.08.2025
Kuraklık

Ülkemizin (bu demektir ki insanlığın) sorunlarına duyarlı bir arkadaşımdan aldığım mesajda Birleşmiş Milletler’e bağlı bazı kuruluşlarca hazırlanan raporlarda Türkiye’nin 2030 yılında su fakiri ülkeler statüsüne gireceğinin bildirildiğini öğrendim.

Devamını Oku
30.07.2025
Vatan

Yazmayı tasarladığım yazının başlığı olarak günlerdir zihnimde “vatan” sözcüğünü dolaştırıyorum.

Devamını Oku
23.07.2025
Türkiye düşünüyor

“PKK Öcalan’ın çağrısına uymuş. Öcalan da Bahçeli’nin çağrısına uymuş görünüyor. Peki, ya Bahçeli? Ona çağrıyı yaptıran kim? Vahiy mi geldi? Rüyasında mı gördü? Yoksa... Asıl soru budur... Çocuk mu kandırıyorsunuz?”

Devamını Oku
16.07.2025
Denklem çözülürken

Bu kadar kötülük tek bir kişinin ya da bir grup insanın eseri mi, yoksa daha geniş çevrelerce hazırlanan bir planın uygulanması mıdır?

Devamını Oku
09.07.2025
Kalbinde dünyayı taşımak

“O sözler ki bir kere çıkmıştır ağzımızdan... Uğrunda asılırız...

Devamını Oku
02.07.2025
Yeni Türkiye?(2)

Geçen haftaki yazıma “Türkiye eskidi mi ki yenisini konuşuyoruz” sorusuyla başlamış...

Devamını Oku
25.06.2025
Yeni Türkiye?

Epey zamandır iktidar çevreleri bu sözü ağızlarında geveleyip duruyor: Yeni Türkiye! Türkiye eskidi mi ki yenisini konuşuyoruz?

Devamını Oku
18.06.2025
Nekâhet

Birinci a harfinin inceltme işaretiyle yazıldığı bu Arapça sözcük, bir hastalık sonrasında sağlık ve güç kazanıncaya kadar geçen zayıflık dönemi demekmiş.

Devamını Oku
11.06.2025
Modern edebiyatımız konulu kitaplar (3)

Doğu Batı Yayınları’nın üç kitapta yayımlanan “Modern Türk Şiirinin Doğuşu” dizininin ilk kitabı üzerine yazmayı sürdürüyorum.

Devamını Oku
04.06.2025
Modern edebiyatımız konulu kitaplar (2)

İlki 30.10.24’te bu sütunda yayımlanan yazı dizisinin ikincisiyle, Doğu Batı Yayınları ürünü “Modern Türk Şiiri” kitapları üzerine düşünmeyi sürdürüyorum.

Devamını Oku
28.05.2025
Ahtapot

Ahtapot şirin bir varlıktır.

Devamını Oku
21.05.2025
Tersinden bakmak

Az sonra üzerinde duracağım bir olguyla ilgili olarak “tersinden bakmak” kavramı üzerine düşünürken aklıma bu kavramı metafor olarak en iyi anlatabilecek “dürbünün tersinden bakmak” gibi bir söz düştü. Öyle ya, işlevi uzaktaki canlı ya da cansız bir nesneyi yakınlaştırmak olan dürbünle yapılabilecek en ters şey ona (onunla) tersinden bakmaktır.

Devamını Oku
14.05.2025
Başarısız bir saldırının analizi

Başarısız bir saldırının analizi

Devamını Oku
07.05.2025
Ahmet Özer’in mesajı

Ahmet Özer’in mesajı

Devamını Oku
30.04.2025
‘Yapay zekâ’ hakkında

‘Yapay zekâ’ hakkında

Devamını Oku
23.04.2025
Yapay zekâ

Yapay zekâ

Devamını Oku
16.04.2025
Engizisyon

Engizisyon

Devamını Oku
09.04.2025
Yunus Gibi

Yunus Gibi

Devamını Oku
02.04.2025
Halkımız darbeye geçit vermiyor

Halkımız darbeye geçit vermiyor

Devamını Oku
26.03.2025
İnsanın yüceliği üstüne

İnsanın yüceliği üstüne

Devamını Oku
19.03.2025
İyileşirken (2)

İyileşirken (2)

Devamını Oku
12.03.2025