Park değil hapishane

Marmaris’te Onmega Dolphin Park isimli yunus hapishanesinde ölen Splash, yunusların bu yerlerdeki acı ve sarsıntı dolu yaşamlaırnı yeniden gözler önüne serdi.

Park değil hapishane
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 07.08.2022 - 13:00

Bazı üzücü olaylar için “ilk kez yaşandı” ve “son oldu” demeyi çok istiyoruz. Ancak ne yazık ki çeşit çeşit kişisel çıkar girişimleri tam gaz devam ederken, bu önermeyi dile getirmek mümkün değil! Her hafta hatta her gün ülkemizin doğa ve kültür mirası ile ilgili kötü haberler alıyoruz. Daha biz Cennet Koyu’na odaklanırken geçtiğimiz hafta da Yunuslara Özgürlük Platformu’nun sosyal medya hesabından Marmaris’te Onmega Dolphin Park adlı yunus gösteri merkezinde “Splash” isimli bir yunusun hayatını yaşamını öğrendim. Parktaki diğer üç yunus da tehlike altında. Splash’in aynı parkta kısa süre içerisinde ölen dördüncü yunus olduğunu da okuyunca hayvan hapishanelerinin neden kapatılmadığını anlamakta güçlük çekiyorum. Eminim ki sizler de böyle hissediyorsunuz. Çünkü empati yeteneği hala işlevli olan herhangi bir birey böyle hissetmeli.

Yunuslar denizlerde yaşayan memeli canlılardır. Saatte ortalama 40 km. hızla yüzebilen, ortalama 300 metre derinlere dalabilen, günde ortalama 130 km. yol alabilen yunusları doğal yaşam alanları olan denizlerden alıp, sınırlı su kütlelelerin içerisine koymak ve bunu da “park” kelimesi ile pazarlamak yanlış bir kullanım. Doğrusu yunus parkı değil yunus hapishanesi. 21. yüzyılda iklim krizinin etkileriyle bu derece içli dışlı olmak zorunda kaldıysak yalnız madenler, tek kullanımlık plastikler, inşaatlar, pet shop’lar değil deniz ekosistemindeki biyoçeşitliliği mahveden yunus hapishaneleri de bu krizin yaşanmasında pay sahibi.

ÖLÜ BALIK YEDİRİLİYOR

Hayvan hapishanelerinde ölü balık yemeye ve dans etmeye zorlanan yunuslar sarsıntı yaşıyor, yavrularını ölü doğuruyor ve zaman zaman da intihara kalkışıyorlar. Türkiye’de şu anda çalışan 9 yunus parkı var. Bu hapishanelerde yunus gösterilerinin yanı sıra yunuslarla yüzme, fotoğraf çekimi, özellikle çocukları yunuslarla tanıştırma ve yunus terapisi altında seanslar organize ediliyor. İnternette yunus terapisi yazarsanız “Antalya’da 5 Gün Yunus Terapi 2000 TL”, “10 Gün Yunus Terapi 3500 TL” gibi fiyatları çıkıyor. Ve dahası yunus terapisinin zihinsel, bedensel ve ruhsal rahatsızlıkları bulunan bireyleri sağlıklarına tekrar kavuşabilmeleri için yeni yollar ve kapılar açtığı iddia ediliyor. Doğal yaşam alanından koparılan, avlanmak yerine ölü balıkla beslenen, ceza sistemleri ile gösteri hareketlerini yapmaya zorlanan bu hayvanlardan şifa beklemeyin lütfen. Bu hapishanelerde bile gülen yüzleri ile yaşama tutunuyorlar diye de düşünmeyin. Çünkü ağız yapıları nedeniyle her zaman gülümsüyormuş gibi algılanırlar.

10 YIL ÇALIŞMA İZNİ

Yunuslara Özgürlük Platformu’nun da belirttiği gibi 2021 yılında Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklikle Türkiye’de yunus hapishaneleri kapatılmadı, işletmelerin 10 yıl daha çalışmasına izin verildi. Yasaklanan, yeni yunus hapishanelerinin kurulması. Ek olarak ölen hayvanların yerine yenisinin temini, şube açma gibi kapasite arttırımı engellendi. Ancak burada çok büyük bir soru işareti var denetimler ne derece yapılıyor. Geri planında tek bir yunusun satış fiyatının 150-300 bin dolar arasında olduğunu düşününce pek umutlu bir cevap vermek mümkün değil.

DENİZLER İÇİN GEREKLİ

Zoological Society London tarafından yayınlan bir rapora göre yunus dışkılarının mercan resiflerini kurtarma da büyük bir payı olabileceği öne sürülüyor. Mercan resiflerine gelecek olursam da özetle mercanlar yok olursa denizlerdeki yaşam sona erebilir. İşte dünya böyle bir yer, canlılar birbirlerine dengeyle bağlı. Dengeyi bozacak her bir eylem de yıkıcı sonuçları beraberinde getiriyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler