Acılı anne konuştu: Cenazede davul kültürümüzde var

Trafik kazasında ölen 22 yaşındakini oğlunu davul zurna eşliğinde, eline kına yakarak toprağa veren anne Muazzez Sınar, genç yaşta ölen bekarların cenazesinde davul çalınmasının kültürlerinin bir parçası olduğunu söyledi.

Oğlunun yoğun bakımda olduğu günlerde, kazaya neden olan sürücünün kardeşinin düğünün yapıldığını belirten Sınar, “18 gün boyunca bir kere bile geçmiş olsun demediler. Susmamız için para teklif ettiler. Oğluma çarpan çocuk ya da ona arabayı veren babası tutuklansa benim yüreğim sönecek” diye konuştu.

16 yaşında bir sürücünün çarptığı Deniz Sınar, 18 gün süren yaşam mücadelesini kaybetmiş ve önceki gün toprağa verilmişti. Deniz’in cenazesinde ellerine kına yakılması, davul zurna eşliğinde, alkışlar arasında uğurlanması medyada geniş yer buldu.

Sosyal medyada da geniş yer bulan cenaze töreniyle ilgili bazı kişilerin yaptıkları etnik köken ve mezhebe dayalı yorumlar, hakaretler Sınar ailesini ve yakınlarını incitmiş.

Karaduvar Mahallesi’ndeki taziye evinde sorularımızı yanıtlayan Deniz Sınar’ın annesi Muazzez Sınar, Anadolu’nun Güney illerinde, bekar gençlerin cenaze töreninde davul zurna çalındığını, bunun kültürlerinin bir parçası olduğunu söyledi.

Sınar, “Bir kızım bir oğlum var. Ama oğlum gitti, oğlumu benden aldılar. Evin geçimini oğlum yapıyordu. Benim oğlum gençti toprak altına girdi. Ben bir daha oğlumu göremeyeceğim. Ben oğlumun düğününü, kınasını göremedim onun düğününü görür gibi halay çektim. Oğlumun askerliğini göremedim görmüş gibi yaptım ondan halay çektim...

“... Kına yaktım. Bizde hayatını kaybeden bekar gençler için davullu zurnalı cenaze töreni yapılıyor. Davul sadece bir eğlence simgesi değildir. Bir hüznün de simgesidir. Çocuğumun cenaze töreni bütün dini kurallar çerçevesinde yapıldı. Kuran-ı Kerim okundu” dedi.

Oğluna çarparak ölümüne neden olan 16 yaşındaki çocuğun ailesinin kendilerine susmaları için para teklif ettiklerini iddia eden anne Sınar, “Benim gözümde para yok. Soğan ekmek yesek yine mutluyduk. Biz huzurluyduk. Ben hiçbir şey istemiyorum. Oğlumu istiyorum. Bana oğlumu verebilirler mi?..

“...Ben sorumluların cezalandırılmasını istiyorum. Türk adaletine inanıyorum. Güveniyorum. Lütfen rica ediyorum o çocuğu tutuklayın. Olmazsa babası tutuklansın. Benim yüreğim sönecek. Benim oğlumu çarpan sürücü 2 Ağustos’ta serbest bırakıldı. 3 Ağustos’ta çocuğun ailesi Niğde’de oğlunun kınasını yaptı...

“Benim oğlum o dönemde hastanede yaşam mücadelesi verirken onlar düğünde halay çektiler. Hastaneye gelmediler. 18 gün boyunca geçmiş olsuna gelmediler. Bu olayın sonuna kadar takipçisi olacağız. Adalet yerini bulsun, bunu istiyoruz” diye konuştu.