2010 yılı bütçesi komisyonda

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve 94 üniversitenin 2010 yılı bütçelerinin görüşülüyor.

2010 yılı bütçesi komisyonda
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 06.11.2009 - 08:53

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, MEB, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve 94 üniversitenin 2010 yılı bütçelerini sunan Milli Eğitim Bakanı (MEB) Nimet Çubukçu, okulöncesi eğitimin, kişiliğin gelişiminde en önemli dönemi oluşturduğunu söyledi. Okulöncesi eğitimde 2002 yılında yüzde 11 olan okullaşma oranının, 2008-2009 eğitim-öğretim yılında yüzde 33'e çıkarıldığını belirten Çubukçu, okulöncesi okulların öğretmen ihtiyacını karşılamak üzere bu yıl 15 bin 536 sözleşmeli öğretmen ataması yapıldığını bildirdi.

Bakan Çubukçu, ilköğretimdeki okullaşma oranının da yüzde 91'den yüzde 98'e çıkarıldığını kaydetti. Kız çocuklarının 1997-1998 öğretim yılında yüzde 85 olan okullaşma oranının 2008-2009 öğretim yılında yüzde 97'ye yükseldiğini ifade eden Çubukçu, şartlı nakit transferi kapsamında ilköğretime devam eden öğrencinin annesine 2003'den 2009'a kadar 1 milyar 269 milyon lira ödeme yapıldığını belirtti.
 

'Öğrenci bursu 95 lira olacak'

İlköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine verilen bursun da 2009'da 75 liraya çıkarıldığını, 2010 yılında da 95 liraya çıkarılmasının planlandığını kaydeden Çubukçu, bu eğitim-öğretim yılında 1 milyar 266 milyon liralık 754 milyon 988 bin 669 adet ücretsiz kitap dağıtıldığını ifade etti. Nimet Çubukçu, ilköğretimde 2002'de derslik başına düşen öğrenci sayısı 36 iken, bu sayının 2009'da 32'ye düştüğünü anlatarak, ortaöğretimdeki derslik başına düşen öğrenci sayısının da 31'den 29'a düşürüldüğünü kaydetti.

Engellilerin eğitimi hakkında da bilgi veren Çubukçu, vatandaşların uzaktan eğitime erişim imkanlarının artırıldığına işaret eden Nimet Çubukçu, yaygın eğitimde 2003-2008 yılları arasında 1 milyon 643'ü kadın olmak üzere 1 milyon 580 bin 595 kişiye okuma yazma öğretildiğini söyledi. Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, TÜİK'in 2008 yılı rakamlarına göre, 3 milyon 850 bini kadın olmak üzere 4 milyon 930 bin kişinin okuma yazma bilmediğini belirtti.

Kadın okur-yazarlığının yükseltilmesi amacıyla ''ana kız okuldayız'' kampanyasına 377 bin 279 kişinin katılımının sağlandığını belirten Çubukçu, ''21. yüzyıla liderlik yapacak olanların bilgi toplumları olduğu düşünülecek olursa, bilgi odaklı bir ekonomide kadınların etkin rol oynamaları, kadınların sadece okur-yazar olmasını değil, aynı zamanda nitelikli eğitim almaları ve istihdam başta olmak üzere hayatın her alanında eşit temsillerini gerektirmektedir'' dedi.
 

Yükseköğretimdeki okullaşma oranı

Çubukçu, yükseköğretimdeki gelişmeleri de anlattı. 2003-2009 yılları arasında 41'i devlet olmak üzere 63 yeni üniversite açıldığını ve böylece toplam üniversite sayısının 139'a ulaştığını dile getiren Çubukçu, yükseköğretimdeki okullaşma oranının da yüzde 14,65'den yüzde 27,69'a çıkarıldığını bildirdi. Hükümetin öncelikleri arasında yer alan e-dönüşüm alanında MEB olarak önemli adımlar attıklarını ve bilişim teknolojisi sınıfları kurduklarını ifade eden Çubukçu, altyapısı uygun olan 6 bin 517 okula ADSL bağlantısı, mümkün olmayan okullara da uydu internet erişimi sağlandığını kaydetti.

Bakan Çubukçu, hükümetleri döneminde derslik yapımına büyük önem verdiklerini anlattı. Bütçenin yanı sıra, hayırsever vatandaşların katkıları, TOKİ, TELEKOM ve İMKB gibi kurumlardan sağlanan kaynaklarla 2009 ekim ayı sonu itibariyle 132 bin 790 dersliğin tamamlandığını dile getiren Çubukçu, 17 Eylül 2009 tarihi itibariyle, 2003-2009 yılları arasında bin 861'i ilköğretim okulu, 773'ü resmi anaokulu, 540'ı genel lise olmak üzere toplam 5 bin 478 okun açıldığını bildirdi.
 

'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu kurduk'

Eğitimde cinsiyetler arasındaki eşitliği sağlamak amacıyla, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu kurduklarını ifade eden Çubukçu, komisyonun çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Geleceğin teminatı olan çocukları yetiştirecek öğretmenlerin istenen vasıflara sahip olmaları amacıyla bakanlık ve YÖK iş birliğinde öğretmen yeterliliklerinin belirlendiğini kaydeden Nimet Çubukçu, 750 bine yaklaşan öğretmen ve diğer personelin yetiştirilmesi amacıyla bilim ve teknolojide yaşanan gelişmelere intibak etmelerinin sağlanması amacıyla hizmetiçi eğitim faaliyetleri sürdürdüklerini bildirdi.

Bakan Çubukçu, 2003'ten 2009'a kadar 147 bin 702'si kadrolu, 217 bin 702 öğretmenin atamasının yapıldığını belirterek, ''Ayrıca, 37 bin 500 öğretici, 189 bin 254 usta öğretici görevlendirilmiştir'' dedi. Öğretmenlerin maaşları ve artışları hakkında bilgi veren Çubukçu, 9. derecenin 1. kademesinde olan bir öğretmenin 2002'de 470 lira olan maaşının 2009'da bin 302 liraya yükseltildiğini söyledi. 2002'de ek ders ücreti ile birlikte 635 lira alan bir öğretmenin, 2009'da ek ders ücreti ile birlikte bin 699 lira maaş aldığını kaydeden Çubukçu, öğretmenin eline geçen parada 2002'ye göre yüzde 167'lik bir artış sağlandığını kaydetti.
 

Öğretime hazırlık ödeneği 2010'da 540 lira

Bakan Nimet Çubukçu, 2002-2003 eğitim-öğretim yılında 175 lira olan öğretim yılına hazırlık ödeneğinin, 2010-2011 eğitim-öğretim yılında 540 liraya yükseltildiğini belirtti.
Öğretmenevlerinin özelleştirme kapsamından çıkarıldığını ve ilave olarak 79 öğretmenevi ve 27 öğretmen lokali açıldığını ifade eden Çubukçu, ''Bütün yapılanlara rağmen öğretmenler için yapılanlar yeterli değil, daha da artırılmalı'' diye konuştu. AB'ye uyum çalışmaları kapsamındaki projelerden bahseden Çubukçu, bakanlık bütçesinin 2002'ye göre yüzde 276'lik bir artışla, 2010'da 28 milyar 237 milyon 412 bin lira olarak öngörüldüğünü bildirdi.

 

Öğrenci yerleştirme sınav sistemini eleştirdi

MHP Sakarya Milletvekili, Münir Kutluata, insanların, henüz doğmamış çocuklarının bir cinsiyetini merak ettiğini, bir de üniversiteye girip giremeyeceğini düşündüğünü söyledi.
Plan Bütçe Komisyonu'nda, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2010 yılı bütçesi üzerinde söz alan Kutluata, öğrenci yerleştirme sınav sistemini eleştirdi. Dershane sistemini irdeleyen Kutluata, lisenin, üniversiteye girecek öğrenciler için adeta ''ayak bağı'' haline geldiğini iddia etti. Bu konuya seyirci kalınmaması gerektiğini belirten Kutluata, üniversite sınav sistemi ile öncesinde verilen eğitim sisteminin gözden geçirilmesi gerektiğini kaydetti.

İnsanların artık, henüz doğmayan çocuklarının bir cinsiyetini merak ettiğini, bir de ''acaba üniversiteye girebilecek mi'' diye düşünür duruma geldiğini vurgulayan Kutluata, bu sorunun kaynağında, üniversitelerin yetersiz oluşunun bulunduğunu ifade etti. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın, Kürtçe eğitim konusundaki açıklamalarını da eleştiren Kutluata, Özcan'ın, Kürtçe eğitim için önce öğretim üyesi yetiştireceklerini, ardından lisans düzeyinde eğitime geçileceğini söylediğini belirtti. Kutluata, ''Demek ki bunun bir de lisans öncesi eğitimi var. Bunun öncesini de düşünülürse, eğitimde dillerin ayrıştırılmasına kadar gidiyor. O zaman Lazların kabahati ne? 36 etnik grubun okullarını ayrıştırıyor muyuz?'' dedi.

AKP Balıkesir Milletvekili Ali Osman Sali da okullarda, okul aile birliklerine yapılan bağış sistemini değerlendirdi. Sali, bağışlara karşı olmadığını ancak bu bağışların yerinde kullanıp kullanılmadığının bilinmesi gerektiğini söyledi. Sali, bağışlar ve aidatlar konusunda öğrenci ve öğretmenin ya da velinin karşı karşıya gelmemesi için bunların belli esaslara bağlanması gerektiğini söyledi.
 

Koruyucu maske getirdi

Öte yandan, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, komisyon girişinde, bir gazetecinin, ''Muhalefet, domuz gribi olduğunuzu söylüyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki sorusuna, ''Muhalefet ne diyeceğini şaşırmış'' karşılığını verdi. Çubukçu, komisyondaki sunuşunun ardından milletvekilleri ile tokalaştı. CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce'nin önündeki kitabın içinde koruyucu maske gören Çubukçu, ''Maske mi getirdiniz?'' diye sordu. İnce de ''Biri sizin diğeri benim için'' diye espri yaptı.

 

'Herkes anadilini konuşmakta serbest'

Toplantıda kürt açılımı sürecini değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, herkesin ana dilini konuşmakta ve öğrenmekte özgür olduğunu, Türkiye'de bu hakkın zaten kullanıldığını ifade etti. Ancak herkesin, etnik diliyle eğitim görmesi gibi bir düşüncenin yanlış olduğunu kaydeden Baratalı, Batı demokrasilerinde de durumun böyle olduğunu söyledi. Baratalı, kürt açılımında, etnik kimliğe, siyasal milli kimlik kazandırılmak ve Türk milli kimliğinin Anayasadan çıkarılmak istendiğini öne sürdü. Bülent Baratalı ayrıca, milli birlik ve bütünlük konusunda Milli Eğitim Bakanlığı'nın büyük önem taşıdığını kaydetti.

DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da Kürtçe yayın yapan bir televizyonun, Kürtçe türkünün ve kitabın bir ülkeyi bölmeyeceğini, bunların bir ülkenin zenginliğini ifade ettiğini söyledi. Kaplan ayrıca, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'dan, kız çocuklarının eğitimi konusunda ve Şırnak'ın artık üniversite sınavlarında en sonuncu il olmaktan kurtulması için pozitif ayrımcılık beklediklerini ifade etti.

DSP İzmir Milletvekili Harun Öztürk de Milli Eğitim Bakanlığının 2010 yılı bütçesinde, personel ödeneğinin, yeni atanacak öğretmenler için yetersiz olduğunu söyledi. Öztürk, bu durumda yeni atanacak öğretmenler için gereken ödeneğin nasıl karşılanacağını sordu.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, bütçeden eğitime ayrılan payın yetersiz olduğunu ifade etti. Kalaycı, okulların fiziki mekanlarının yetersiz olduğunu, okullaşma oranının yüzde 100'e ulaşamadığını belirtti.

CHP Antalya Milletvekili Osman Kaptan, liselerdeki eğitim süresinin 4 yıla çıkarıldığını ancak kapsamlı müfredat çalışması yapılmadığını, öğrenci ve velilerin oyalandığını, 1 yıl daha okul ve dershane döngüsüne zorlandığını kaydetti. Kaptan, 2002'te 2 bin olan özel dershane sayısının bugün 4 bine ulaştığını vurgulayarak, kamu eğitimin niteliği düşük oldukça dershanelere yönelineceğini, böylece parası olanın okuyup, parası olmayanın okuyamayacağını belirtti.

MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, spor yüksek okullarında, hakemlik bölümünün kurulmasını önererek, ''Küçücük şeyler için bölüm açıyoruz, trilyonların harcandığı sektörde çok amatörce davranıyoruz'' dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler