ABD'de sıkı pazarlık

ABD Başkanı Barack Obama ile Beyaz Saray'da gerçekleştirdiği görüşmenin ardından ikamet ettiği Willard Intercontinental otelinde bir basın toplantısı düzenleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gazetecilerin İran, Afganistan ve bölgesel konulardaki çeşitli sorularını da yanıtladı.

İran ile ilişkilerimiz bir diplomatik katkı

Erdoğan İran ile ilgili sorulan bir soruyu,"Bizler nükleer bir silahın herhangi bir ülkede olmasına sıcak bakmıyoruz ve var olanlarından bundan arındırılmasını istiyoruz. Bizim şu ana kadar olan tezimiz bu . Ama barışçıl amaçlı olarak nükleer enerji konusunda ABD de zaten bunu paylaşıyor, 'Buna kimsenin de herhangi bir olumsuz yaklaşma hakkı yok" diye yanıtladı.

Erdoğan, diğer Amerikalı bir gazetecinin İran ile ilgili sorusunu da, "İran ile gayet güzel bir şekilde sürdürüyoruz. Bunu kendileri de takdir ediyor (ABD'yi kastederek). Öyleyse biz bu süreç içerisinde size İran'ın dünyayla olan ilişkilerine biz çok daha farklı bir katkıyı diplomatik açıdan, diplomatik çerçeve içerisinde görebiliriz. Çünkü, bölgemizde bizler bir nükleer silahın herhangi bir ülkede olmasına sıcak bakmıyoruz ve var olanlarından bundan arındırılmasını istiyoruz. Bu bizim şu ana kadar tezimiz. Ama barışçıl amaçlı olarak nükleer enerji konusunda Amerika da zaten bunu paylaşıyor. 'Buna kimsenin de herhangi bir olumsuz yaklaşma hakkı yoktur' . İran'ın da barışçıl amaçlı olarak böyle bir nükleer enerji santralı kurmasında bizim herhangi bir olumsuz yaklaşımımız yok" karşılığını verdi.

Erdoğan, kitle imha silahı açısından veya nükleer silah noktasında birşey varsa bu konuda da diplomasi yoluyla bu işi çözmek gerektiğini söyledi.

Afganistan: Müşterek yaplabilecek işler olursa buna hazırız

Erdoğan, Afganistan konusunda da Obama'ya, Müşterek yapılabilecek işler olursa Türkiye'nin buna hazır olduğunu söylediğini belirterek, ''Türkiye'nin, Afgan halkına bakışı bizim askerimizin Afgan halkı ile kaynaşması çok daha farklı. Bu arada verilen hizmetlerde de gerçekten bizim durumumuz güvenlik noktasında şu ana kadar gayet iyi gitti. Temenni ediyorum ki, bundan sonrada aynı şekilde devam etsin" dedi.

Erdoğan, Başkan Obama'ya, Afganistan'ı anlattığını da belirterek "zaten biz NATO çerçevesinde müşterek bir çalışmanın içerisindeyiz. Ama bunu daha somut hale getirebilmek için bu az önce ifade ettiğim konuları da görüştük" dedi. Erdoğan, Türkiye'nin Afganistan'daki asker sayısını da 1750 çıkardığını belirterek,'' Afganistan'da özellikle Türkiye'nin eğitim noktasında şu ana kadar Türkiye'de verilmiş olan desteği, bundan böyle ikinci bir etabı da hem Türkiye'de hem de Afganistan'da kurulabilecek bir merkezle bu eğitimin verilebileceği noktasında kendilerine teklifimizi sunduk. Yani bir tabur Türkiye'de eğitiliyorsa Afgan Ulusal Ordusu ile ilgili olarak bir tabur da aynı şekilde Afganistan'da eğitilebilir" dedi.

"Atacağımz adımı attık"

Erdoğan, ikamet ettiği Washington Willard İntercontinental otelinde düzenlediği basın toplantısında bir gazetecinin, "Amerika'nın Afganistan konusunda Türk muharip asker beklentisi sürüyor mu yoksa bir uzlaşıya varıldı mı?" sorusunu şöyle yanıtladı:
"Afganistan'la ilgili bu muharip güçteki sayı konusunda böyle bir talep daha NATO'dan ifade edilmeden, Amerika'dan böyle birşey ifade edilmeden önce zaten biz atacağımız adımı attık . Oradaki sayımızı neredeyse 1 kattan daha fazla artırmak suretiyle 1750 civarında bir askere oradaki gücümüzü ulaştırdık artı eğitim gücümüz var yine bir artı çalışmamız orada polise yönelik, Afganistan polisini oluşturmaya yönelik de ayrıca bir mutabakat sağlanırsa bunu da yapabileceğimizi söyledik"

"Türk basını özgür"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de basının ABD'den çok daha fazla özgür olduğunu savundu.

ABD kongresinde geçtiğimiz hafta, Türkiye'de ki basın özgürlüğü konusunun konuşulduğunu hatırlatan ve bu konuda görüşü sorulan Erdoğan, "Ülkemde basın özgürlüğü o kadar ileri ki, Cumhurbaşkanı, Başbakan, bizi, ailelerimizi yerden yere vurmaya kadar her türlü hürriyetleri var" diye konuştu.

Erdoğan, kendisine ve ailesini, Türk basının eleştirdiğini ancak bu eleştirilerin hakaret boyutuna vardığını savundu ve "O denli hakaretler yapılıyor. Hakaretlere basın özgürlüğü diyorsak birşey diyemem. Ben eleştirilere karşı değilim. Kesilen vergi cezasına gelince, sanırım birileri gelip bizi burada şikayet ediyor, burada kulisler olduğu anlaşılıyor. Bu konu, Maliye Bakanlığı'nın bir vergi noktasındaki sıkıntıyla alakalı. ABD'de vergi konusu hassastır. Vergi kaçakçılığı çok hassastır. Maliye'nin çalışmasına benim müdahale yetkim yok. Yakalarsa Maliye gereğini yapar" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, ABD'nin veya Amerikan kongresinin basın özgürlüğü konusunda bir tavsiyesi varsa bunu bilmek istediğini ve gerekirse masaya yatırılabileceğini belirtti ve "Ama bu tür lobilerle Türkiye'de basın özgürlüğü sorgulanamaz. Basın Türkiye'de, ABD'den çok daha özgürdür" dedi.

"Türk heyeti görüşmelerden memnun"

Beyaz Saray'da , Başbakan Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama arasında gerçekleşen görüşmenin ardından, Washington'da bulunan Türk heyeti görüşmelerden oldukça memnun ayrıldı. Başbakan, Erdoğan'ın kurmayları da görüşmeleri, "Çok başarılı geçti, istediğimizi aldık" şeklinde değerlendirdi.

Beyaz Saray'a bir kaç yüz metre uzaklıkta bulunan Başbakan Erdoğan ve Türk heyetinin kaldığı Willard Intercontinental otelinde durum değerlendirmesi yapan Başbakan'lık kaynakları, Başkan Obama'nın ve Amerikalıların Türk heyetini oldukça sıcak karşılamasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, "Masada çok önemli konular vardı, Türkiye'nin izlediği yeni barışçıl, doğu ve batı ayrımcılığı yapmayan dış politikası, Beyaz Saray'da kabul gördü. Türkiye'yi izlemiş olduğu başarılı dış politika artık ABD tarafından da kabul edildi" şeklinde yorumladılar.