Aile Sağlığı Merkezi'ne pompalı tüfekle saldırı

Kimsenin yara almadığı saldırı esnasında sağlık merkezinde bir aile hekimi ile bir sağlık çalışanının olduğu öğrenildi. Saldırgan olayın ardından kaçarak kayıplara karıştı. Olay yerine gelen polis ekipleri incelemenin ardından saldırganın peşine düştü.

BİR GÜNLÜK HİZMET VERİLMEDİ

Silahlı saldırı nedeniyle aile sağlığı merkezi çalışanları bir günlük hizmet vermedi. Sağlık merkezi kapısına asılan yazıda ise 'Sağlık yasasının biran önce çıkmasını istiyoruz' denildi.

SAĞLIK ÇALIŞANLARI SALDIRIYI PROTESTO ETTİ

Sağlık merkezinde çalışan doktor ve sağlık personeli ile İstanbul Aile Hekimleri Derneği üyesi bir grup sağlık çalışanı ise olayın yaşandığı aile sağlık merkezi önünde bir eylem yaptı. 'Artık yeter', 'İş güvenliğimiz yok', '1. basamak koruyorsa siz de onu koruyun' şeklinde dövizler açan grup adına İstanbul Aile Hekimleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Serkan Özbakır, basın açıklaması yaptı. Özbakır, "Hiçbir güvenlik önleminin olmadığı aile sağlık merkezlerinde her gün hakarete maruz kalmaktan, öldürülme korkusu yaşamaktan bıktık. Sağlık Bakanlığı'nın temel görevi çalışanlarının iş güvenliğini sağlamaktır. Bunu aile sağlığı merkezlerinde sağlayamadıkları gibi yakın zamanda faaliyete geçecek halk sağlığı merkezlerinde geç saatlere kadar hizmet verilecek olması, bu merkezlerde bir hekim ve hemşireden oluşacak ekibin de güvenliğinin azaldığı akşam saatlerinde şiddet eylemlerine açık hale gelebilecek olması bizleri kaygılandırmaktadır" dedi.

"ANGARYA ÜRETMEYİN ÇÖZÜM ÜRETİN"

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Gürsel Özer ise konuşmasında sağlıkta şiddete karşı en önemli çözümün etkin ve caydırı kanun çıkarmak olduğunu belirtti. Özer, "Sağlıkta şiddete karşı çözüm çok basit. Yapılacak tek şey etkin, caydırıcı bir kanundur. Politikacılar ve bakanlık bürokratları şunu bilmelidir; burada sağlık hizmeti verilmektedir, buralar iş görme merkezi değildir. Etkin ve caydırıcı kanun düzenlenirse bu sorun çözülecektir. Angarya üretmeyin, çözüm üretin" dedi.