Ameliyatlarda ''kirpiler'' taklit edilecek

Harvard Tıp Fakültesi'ndeki bir araştırmada, kirpi okunun iğneden çok daha kolay şekilde deriyi deldiği belirlendi. Aynı kalınlıktaki iğneyi deriye saplamak için güç kullanmak gerekirken, okun saplanması için yüzde 56 oranında daha az enerji harcamak yeterli oldu.

Ameliyatlarda ''kirpiler'' taklit edilecek
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 22.01.2013 - 09:32

Doğa Bilimleri Genel Sekreteri Müge Kanay, yaptığı açıklamada, Kuzey Amerika oklu kirpinin, kolaylıkla içeri giren ancak güçlükle çıkartılabilen dikenleriyle meşhur olduğunu söyledi.

Kirpinin sırtında, ok görünümünde 30 bin diken bulunduğuna işaret eden Kanay, bu dikenlerin her birinin ucunda ise yaklaşık 800 nano boyutta ufak dikenlerin yer aldığını belirtti.

Kanay, kirpi oklarının, tırtıklı bıçağa benzetilebileceğini dile getirerek, okun uç kısmında bulunan küçük dikenlerin, aynı anda birçok bıçak darbesiyle deriyi çok kolay ve ağrısız şekilde deldiğini ve saplandığını anlattı.

Ancak okun bir kez deriye saplandıktan sonra çıkarmasının o kadar da kolay olmadığına dikkati çeken Kanay, ''Çünkü her bir okun ucundaki bu nano dikenler adeta bir kanca vazifesi görerek deriye takılır ve yapışır'' dedi.

Boston'daki Harvard Tıp Fakültesi'nde yapılan bir araştırmada, oldukça sert yapıdaki domuz derisi üzerine bilim adamlarının önce Kuzey Amerika kirpisinin okunu, daha sonra da bu okla aynı kalınlığa sahip iğneyi batırmaya çalıştıklarını ifade eden Kanay, şöyle konuştu:

''Yapılan deneyde, kirpinin okunun iğneden çok daha kolay şekilde deriyi deldiği görülmüştür. Aynı kalınlıktaki iğneyi deriye saplamak için güç kullanmak gerekirken, oku saplanması için yüzde 56 oranında daha az enerji harcamak yeterli olmuştur. Okların bir diğer özelliğinin ise bıçaklı yapısı sayesinde, saplandığı yerden çıkarılmaya karşı dayanıklı olmasıdır. Boyları 15-20 santimetre uzunluğunda olabilen okların ucundaki 1 milimetrelik alandaki 800 nano diken, tüm oku derinin içerisinde tutmaya yeterlidir.''

Sentetik kirpi dikenleri


Kanay, oklu kirpideki bu detaylı teknolojinin, Harvard Tıp Fakültesi'ndeki araştırmacıların da dikkatini çektiğini ve yeni tıbbi malzemelerin geliştirilmesinde ilham kaynağı olduğunu söyledi.

Birçok ameliyat dikişinde, yarayı tutması için yapıştırıcı özelliğe sahip kimyasallar kullandığına işaret eden Kanay, şunları kaydetti:

''Fakat bu kimyasallara hastalar alerjik reaksiyon gösterebilmektedir. Bu önemli keşif sayesinde, kimyasalların yerini uçlarında mikroskopik boyutta dikenler olan iğneler olabilir. Bu iğneler, ağrı hissettirmeksizin kolaylıkla deriyi delebileceği gibi yaranın sımsıkı bir şekilde açılmadan kaynamasına yardımcı olabilir.

Ayrıca bazı büyük operasyonlarda, dikiş yerine deriyi bir arada tutması ve yarayı kapatması için zımba kullanılır. Fakat hem bu zımbaların takılmasında hem de çıkartılmasında, deri aşırı derecede zarar görür. Laboratuvarda üretilecek sentetik kirpi dikenleri sayesinde, bu süreç çok daha az meşakkatli bir hal alabilir. Kullanılan zımbalara nano boyutta eklenecek sentetik kirpi dikenleriyle, zımbalar hem daha ağrısız şekilde takılabilecek hem de çıkartırken normal zımbadan daha az deriye zarar verecektir.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler