"Aşure ayrıştırmıyor, kaynaştırıyor"

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, parti genel merkezinde aşure dağıttı. Aşurenin arkasında çok köklü olaylar, büyük bir geçmiş bulunduğunu belirten Baykal, "Aşure günümüzde artık paylaşmayı, kaynaşmayı, bir araya gelmeyi, yoktan var etmeyi, bir araya gelerek daha güzelini, iyisini ortaya koyabilmenin mümkün olduğunu gösteriyor" dedi.

"Aşure ayrıştırmıyor kaynaştırıyor"

Teker teker yetersiz olan her şeyin bir araya geldiğini zaman güzellik ve bereket ortaya koyabileceğini söyleyen Deniz Baykal, şunları kaydetti:  "Türkiye'de aşure töreni sadece belli bir mezhebin, belli bir inanç grubunun ona özgü bir olayı olmanın çok ötesine geçmiştir. Bugün aşure hiçbir ayrım gözetmeden Alevi'siyle, Sünni'siyle hepimizin hep birlikte aynı duygularla, aynı özlemle, geçmişe yönelik aynı ızdırabı paylaşarak, aynı ızdırabı yaşayarak birbirimizle kucaklaştığımız, birbirimizin acısını teselli ettiğimiz, birbirimize güç verdiğimiz bir gün haline gelmiştir. Bu yönüyle aşure artık Türkiye'de, güzel Türkiye'mizde artık ayrışmanın değil kaynaşmanın, bütünleşmenin simgesi haline gelmiştir. Çünkü biz hep birlikte Alevi'siyle, Sünni'siyle yaşanmış acı olaylar karşısında aynı ızdırabı hissediyoruz. Aynı acıyı yaşıyoruz. Onların ne büyük haksızlık olduğunu biran bile unutmadan aynı duygularla, aynı kararlılıkla el ele veriyoruz. Aynı kararlılıkla birbirimizi teselli ediyoruz"
 

"Acı tarih coğrafya tanımıyor"

Tarihte yaşanan acıların günümüzde de yaşandığını ve coğrafya tanımadığını anlatan Baykal, "O acılar tarihte yaşandı. Ne yazık ki tarih o acıları bitiremedi. Bu acılar günümüzde de var. Gazze'de de var. Sadece Gazze'de değil her coğrafyada var. Maalesef Türkiye'de de Ankara'da da var. Bu acılar karşısına mücadele gücümüzü böyle törenlerde dayanışma sergileyerek, acılara karşı tavır takınarak değiştirme mücadelemizi sürdürüyoruz." dedi.

Yaşanan acıların temelinde istismar olduğunu kaydeden Baykal, "Bizi birbirimize düşmanlık duygularına, çatışma anlayışına sürükleyen yanlışın temelinde ortak değerlerin, inançların istismarı vardır. Ayrışma yaratma, dışlama çabaları vardır" diye konuştu.
 

"En tehlikeli istismar din istismarıdır"

Yaşanan acıların temelinde istismar olduğunu ifade eden Baykal şunları dedi:
"Bizi birbirimize düşmanlık duygularına, birbirimizle çatışma anlayışına sürükleyen yanlışın temelinde ortak değerlerin, ortak inançların istismarı vardır. O inançlara dayalı ayrışma yaratma çabaları vardır. O inançlar etrafında dışlama yapma çabaları vardır. En tehlikeli istismar din istismarıdır. Çünkü din hepimizin ortak temelidir. Ortak inançlar üzerinde bir ayrışma dayatarak bir düşmanlık yaratmak yapılabilecek en büyük kötülüktür. Maalesef bu kötülük 1329 yıl önce denenmiştir. 1329 yıl önce ortak inançların en güçlü sahiplerine karşı bir dışlayıcılık, bir düşmanlık denenmiştir ve o istismar yanlışı o günden günümüze kadar değişik biçimlerde sergilenmektedir.
 

"Bu tuzağa düşmeyeceğiz"

Bu tuzağa düşmeyeceğiz. Bu tuzağa kimsenin düşmesine izin vermeyeceğiz. Hepimiz ortak inançlarımıza içtenlikle sahip çıkacağız. Birbirimizin inancını sorgulamayacağız. Birbirimizin duygusunu, düşüncesini suçlama konusu yapmayacağız, yaptırtmayacağız. Birbirimize saygı göstereceğiz, değer vereceğiz. Birbirimizle olabildiğince çok şeyi paylaşacağız. Acıyı da paylaşacağız, mutluluğu da paylaşacağız"