"Ayasofya" kokteyli

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, eşi Nurten ve oğlu İnanç Günay ile, Ayasofya Müzesi'nde gerçekleştirilen ''Ayasofya'' adlı kitabın tanıtım kokteyline katıldı. Günay burada yaptığı açıklamada, ''Aya İrini'yi de Topkapı'yı da Ayasofya'yı da gelişi güzel etkinliklerin çok renkli solanları olmaktan çıkaracağız'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 17.10.2008 - 20:35

Ailesiyle birlikte "Ayasofya" adlı kitabın tanıtımına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ı Ayasofya Müzesi'ne gelişinde, Müze Müdürü Mustafa Akkaya ve görevliler karşıladı. Bakan Günay, eserler ile müzenin aydınlatılması ve temizliğiyle ilgili bilgi aldı.

Ahizeleri inceleyen Günay, temizlik ve bakım yaptırılması gerektiğini söyledi. Müzedeki bir kitabenin mermerinin kırık olduğunu gören Günay, Müze Müdürü Akkaya'dan bu tür olumsuzlukların düzeltilmesini istedi.

Ardından, tanıtım kokteyline geçen Bakan Günay, fotoğraf sanatçısı Tahsin Aydoğmuş'un 30 yıllık bir çalışmayla Ayasofya Müzesi'ne ait eserleri siyah beyaz olarak çektiği 100'den fazla fotoğrafın yer aldığı ''Ayasofya'' kitabı sergisinin açılışını yaptı.

Günay, burada yaptığı konuşmada, bu etkinliğin, son bir haftada katıldığı 3. etkinlik olduğunu, daha önce Viyana'nın önemli bir mekanında Efes ile ilgili bir kitap tanıtımında ve bir serginin açılışında bulunduğunu aktardı.

O açılış ile katıldığı şimdiki açılış arasındaki temel farkın, ''orada toplantıya katılanların sunumu sessiz bir şekilde dinlemesi'' olduğunu ifade eden Günay, ''Orada gösterilen dikkat, beni kıskandıracak kadar Türkiye'deki dikkatten fazlaydı'' dedi.

Bakan Günay, Viyana'daki açılışın ardından Frankfurt Kitap Fuarına katıldığını ve dünyanın en büyük kitap fuarında Türkiye'nin salı gününden bu yana 100'den fazla yayın evi, 250'den fazla yazar ve edebiyat insanı, toplamı 800'e ulaşan kültür ve sanat adamıyla yer aldığını söyledi.

Günay, bu kişilerin Türkiye'nin tanıtımına Frankfurt'ta çok ihtiyaç duyulan biçimde, kültür ve sanat kavramıyla özdeşleştirerek katkıya çalıştıklarını ve çalışmaya devam ettiklerini kaydetti.

 

Ayasofya Müzesi

Bakan Günay, 1500 yıldan daha eskiye giden Ayasofya'nın çok özel bir mekan, insanlığın ayakta duran en büyük anıt ve mabetlerinden biri olduğunu vurgulayarak, ''Tüm dinlerden bağımsız olarak söylüyorum, bir insanlık anıtı ve bütünüyle bir insanlık mabedi Ayasofya. Böyle sosyal bir mekanda, Ayasofya ile bütünleşmiş bir mekanın, o bütünleşmeyi simgeleyen bir eserle kendisini ortaya koyması, gerçekten çok alkışlanacak, övgü ve saygıyla söz edilecek bir davranış'' şeklinde konuştu.

Günay, fotoğraf sanatçısı Aydoğmuş'a da çalışmasından dolayı teşekkür etti.
Sadece İstanbul ve Türkiye'nin değil, dünyanın en önemli yapıtlarından Ayasofya'nın sahiplenmeye çok ihtiyacı olduğunu dile getiren Günay, bu anıta karşı, bu toplantı vesilesiyle yapmaları gerekenleri bir kez daha hatırlamak gerektiğini söyledi.
Bakan Günay, şöyle devam etti:
''Bir süreden bu yana Türkiye Cumhuriyeti'nin Kültür Bakanı olarak bu çevreye geldikçe, bu yapıya girdikçe, ne yazık ki içimi hüzün kaplıyor. 15 yıldan bu yana, bu yapının orta yerindeki bu iskelenin artık işlevini tamamlaması ve kaldırılması zamanının geldiğini, hatta geçtiğini düşünüyorum. Ve yakın bir gelecekte bununla ilgili çalışmalarımızı bu Kasım ayından itibaren başlatacağız. Yapılması gereken düzenlemeleri, restorasyon çalışmalarını hızla yapmaya çalışacağız. Ve bu anıtın görülmesini engelleyen bu demir yığınını ortadan kaldırmaya çalışacağız, ama Ayasofya'ya karşı yapmamız gerekenler, sanıyorum sadece bundan ibaret değil. Bütünüyle bu yapının dışarıdan itibaren içeriye kadar elden geçirilmesi, yeniden her santimetre karesine dikkatle, sevgiyle bakılması, elden geçirilmesi, onarılması ve yeniden binlerce yıl ayakta kalacak şekilde İstanbul'a, Türkiye'ye ve dünyaya armağan edilmesi gerekiyor.''

İstanbul'u 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti olmaya hazırladıklarını ve İstanbul'un zaten bir kültür başkenti olduğunu ifade eden Günay, ''Bu proje çerçevesinde yapacağımız en anlamlı işlerden biri, Ayasofya'yı ve Ayasofya'yı merkez alan tüm bu tarihsel mekanın yeni baştan elden geçirilerek, dünyanın başka kültürle ve turizmle anılan kentlerinde olduğu gibi bütün dünyanın beğenisine sunulmasını sağlamak olacaktır. Önümüzdeki temel görevin bu olduğuna bütün kalbimle inanıyorum. Hep birlikte bunu yapmaya çalışacağız'' şeklinde konuştu.

 

MEkanların korunmasına dair kurallara uyulmalı

''Yakın bir gelecekte tarihimize ve toplumumuza karşı ödevlerimizi daha fazla yerine getirecek bir topluluk olarak buluşabileceğimiz umudumu, inancımı içimde hep korumaya çalışıyorum'' diyen Günay, bu mekanların kültür ve sanat etkinliklerinde kullanılmasının dünyanın başka yerlerinde de görüldüğünü, ancak bunun için korunmalarına dair kurallara uyulması gerektiğini söyledi.

Bakanlık olarak aldıkları yeni bir kararı da davetlilerle paylaşan Günay, ''Aya İrini'yi de Topkapı'yı da Ayasofya'yı da gelişi güzel etkinliklerin çok renkli salonları olmaktan çıkaracağız. Gelişi güzel etkinliği bu mekanlarda yaparak, prestij kazanmak gibi bir arayışa, kimse kusura bakmasın bundan sonra son vereceğiz'' diye konuştu.

Önce bu mekanlara bakılması, mekanlara karşı restorasyon ve onarım yükümlülüklerinin yerine getirilmesi gerektiğinin altını çizen Günay, bu çalışmalardan sonra söz konusu mekanları kültür ve sanat etkinliklerine gerçekten hak edilmiş biçimde açmaya çalışacaklarını sözlerine ekledi.

Tanıtım kokteyline, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Yürütme Kurulu Başkanı Nuri Çolakoğlu, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Başaran Ulusoy ve Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er'in de aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler