Başbuğ'un "Türkiye halkı" vurgusu tartışılıyor
Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ'un dün yaptığı açıklamalara ilişkin yorumlar sürüyor. Başbuğ'un "Türkiye halkı" sözü, öğretim üyeleri tarafından değerlendirildi. Başbuğu'un sözleri için "farklı etnik grupların kabulü", "Türkiyelilik üst kimliğinin yerleştirilme çabası", "asker sivil gerilimini azaltmaya yönelik girişim" ve "ek bir çaba" yapılan yorumlar arasında.
Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ'un dün yaptığı yıllık değerlendirme konuşmasındaki “Türkiye halkı” vurgusu öğretim üyelerir tarafından değerlendirildi. İşte öğretim üyelerinin görüşleri...
"Farklı etnik grupların kabulü"
Ankara Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Mustafa Kemal Çoşkun, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un "Türkiye Halkı" sözünün 'birtakım şeylerin kabulü anlamına' geldiğini belirterek, ancak bu tür söylemelerin sivil siyasetten beklenmesi gerektiğinin altını çizdi.
Orgeneral Başbuğ'un "Türkiye Halkı" açılımına ilişkin konuşan, Yrd. Doç. Dr. Mustafa Kemal Çoşkun, Başbuğ'un sözlerinin yeni bir açılım olarak değerlendirebileceğine dikkat çekerek, eskiden böyle bir kavramın özellikle askeri kanat tarafından kullanımının mümkün olmadığına işaret etti.
Türkiye açısından bu sözlerin önemli olduğunun altını çizen Çoşkun, "Bu söylem, farklı etnik grupların da olduğunun kabulü demektir. Herkes Türk değil, Türkiyeli demektir. Bu bir üst kimliktir" dedi. Yrd. Doç. Dr. Çoşkun, bu söylem altında "tek devlet, uniter devlet" kavramlarının elden bırakılmadığına da dikkat çekti.
Başbuğ'un "Türkiye Halkı" açılımına işaret ederek, "Eskiden bunlar duyulmazdı" diyen Çoşkun, Prof. Dr. Baskın Oran'ın zamanında bir rapor hazırladığını ve raporunda "Türkiyelilik" kavramının geçtiğini hatırlatarak, "O raporda 'Türkiyelilik' denmişti ve sırf bu nedenle haklarına dava açıldı. Bu bakımından Başbuğ'un sözleri önemli" dedi.
"Türkiyelilik üst kimliği"
Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı da, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un "Türkiye Halkı" sözünün yeni bir açılım olarak görülebileceğini belirterek, "bir üst kimlik" olarak kullandığını vurguladı. Prof. Narlı, "Eskiden Türkiyeli kavramını kullanmak bir çok insan için olumsuz çağrışımlar yapabiliyordu. Halbuki bugün Genel Kurmay Başkanı Türkiyelilik kimliğiyle, böyle bir üst kimlikle, Anayasal vatandaşlık anlayışına vurgu yapmıştır" dedi.
Prof. Dr. Narlı, Başbuğ'un söz konusu kavramla altını çizdiği en önemli noktanın "Türkiye'deki alt kimlerin herkes tarafından kabul edildiği, alt kimliklerle ilgili kesinlikle bir sorun olmadığı fakat, alt kimliklerin üst kimliği parçalaması ve bunun da Türkiye'nin üniter yapısına bir zarar vermesinin sorun olacağı" düşüncesi olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Narlı, Orgeneral Başbuğ'un sözlerine Asker-Sivil ilişkileri açısından bakıldığında ise, Başbuğ'un, asker ve toplum arasında bir gerilimin olmamasını da istediğinin görülebileceğini söyledi.
"Başbuğ'un vurgusu ek bir çaba"
Siyaset Bilimci Prof. Dr. Alparslan Işıklı ise, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un "Türkiye Halkı" sözünü "ek bir çaba" olarak değerlendirdi. Prof. Dr. Işıklı, "Ancak bu çabayı her türlü bölücülük istismarlarına karşı bir tepki olarak değerlendirmek ve Türkiye Cumhuriyeti'nin temelinde yatan milliyetçilik anlayışının asla ırkçılık olarak yorumlanmasının doğru olmayacağını anlatmaya yönelik bir açıklama olarak algılamak gerekir" dedi.
Prof. Dr. Işıklı, "Türk" denildiği zaman da gerek Osmanlı döneminde gerekse Atatürk'ün döneminde belli bir ırk kast edilmediğini söyleyerek, Avrupalıların da Türk (Türko) dedikleri vakit, Osmanlı topraklarında yaşayan halkın bütünü ifade ettiklerini belirtti.
Bu bakımdan, Orgeneral Başbuğ'un "Türkiye Halkı" vurgusundaki çabasını, "ek bir çaba" oluşturduğunu ifade eden Prof. Dr. Işıklı şunları dedi:
"Herhalde bu çabayı her türlü bölücülük istismarlarına karşı bir tepki olarak değerlendirmek ve Türkiye Cumhuriyeti'nin temelinde yatan milliyetçilik anlayışının asla ırkçılık olarak yorumlanmasının doğru olmayacağını anlatmaya yönelik bir açıklama olarak algılamak gerekir. Unutmamak gerekir ki, Atatürk milliyetçiliği, 72 milleti bir sayan Anadolu hümanizminin üzerinde temellenmiş ve UNESCO'nun da belirlediği gibi insanlar arasında ırk, renk, dil, din farkı gözetmeden mutlak bir uyum çağının habercisi olmuş, yüce bir değerler sisteminin sentezidir. Bu nedenle Atatürkçülüğe, ırkçılık olarak yorumlayan daha sonraki bazı sapkınlıkların gerçekte Atatürkçülüğe karşı bir akım olduğunu bilmemiz gerekir."
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu