Belediyeden çocuklara Kürtçe kitap

Bir süre önce çok dilli belediyecilik kararı nedeniyle yargılandığı mahkemeden beraat eden Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesi Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, bu kez de 3 ile 5 yaş aralığındaki çocuklara yönelik, 3 bin adet Kürtçe eğitim kitapları bastırdı. Demirbaş, makamında düzenlediği törenle, çocuklara Kürtçe kitapları verdi.

Törende konuşan Demirbaş, belediye olarak kültür faaliyetlerine bir yenisini eklediklerini belirtti. Okul öncesi çocukların kendi anadillerini daha iyi öğrenebilmeleri için bir Kürtçe boyama kitabı çıkardıklarını anlatan Demirbaş “Her zaman söylediğimiz gibi bu ülkede herkesin kendi anadiliyle eğitim hakkı görmesini savunduk. Sadece savunmakla kalmadık. Bugün bu çalışmalarla da eğitim ve kültür eserleri ile bu faaliyetin uygulanması için çaba gösterdik. ‘Sere Şeve Çirokek -Her Gece bir Masal’ projesi ile her evi okula çevirdik. Amacımız bu bölgede yaşayan bütün yurttaşlarımızın kendi ana dilleri ile eğitim hakkına katkıda bulunmaktır” dedi.

Eğitimin yerel yönetimlere devredilmesini gerektiğini savunduklarını ifade eden Demirbaş, şöyle dedi:
“Belediyeler ana dilin öğrenilmesi için okul öncesi eğitim kurumları açabilmelidirler. Umuyorum ve diliyorum bu çalışmalarla birlikte bir Kürtçe okul öncesi ana okul veya kreş açabiliriz. Bu yönlü talep ve isteklerimiz var. Çünkü anadil bir haktır ve bu hak vazgeçilmezdir. Çok dillilik ile ilgili beraat kararı da aslında bu çalışmalarımızın hukuki olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Bu nedenle bundan sonra da çocuklarımızın kendi ana dillerinin gelişimi için her türlü katkıyı vermeye devam edeceğiz. Bu nedenle bu hakkımızı kullanmaktan vazgeçmeyeceğiz. 3 bin tane bastırdığımız boyama kitabının tanıtımını yapıyoruz. Devam eden çocuk oyun kitabımız var. Bundan sonra halkımızın kendi dillerinde sadece Kürtçe değil, Ermenice, Süryanice ve diğer dillerde eğitim alması için de, çabalarımızı sürdüreceğiz”

Bir ulusal  gazetede yayınlanan “Beraat ettim, oğlumu istiyorum” başlıklı habere de değinen başkan Demirbaş, gazetenin açıklamayı çarptırdığını belirterek, şöyle devam etti:
“Evlatlarımız ve bizler bizlere demokratik siyaset hakkı tanınmadığı için dağa gittiler. Demokratik siyaset zemini oluşturularak, çocuklarımız ve kızlarımız buraya gelmelidir. Artık bu ülkede demokratik siyaset geliştirilerek, oğullarımızın ve kızlarımızın dağa gitmesine zemin sunulmamalı. Çözümsüzlükte ısrar edenler çok dilli belediyecilik ile ilgili bizden özür dilemedirler. Biz haklı ve meşru bir şey yaptık. Bu nedenle başta sayın başbakan tek dil, tek millet diyen anlayış iflas etmiştir. Hukuki anlamda kazanım elde etmişiz. Buna isyan edenler dağa gitmiştir. Artık bu ülkenin demokrasi ve barışa ihtiyacı vardır. Bu ülkede demokratik siyaset zemini oluşturularak, oğullarımızın ve kızlarımızın demokratik siyaset yaşamına dahil edilmesini istiyoruz. Bunun için de barış demokrasi ve özgürlük istiyoruz. Bunun böyle bilinmesini istiyorum”