'Berlusconi sürgüne gönderilsin'

Eski savcı Antonio Di Pietro liderliğindeki Değerler İtalyası Partisi'nin Avrupa Parlamentosu milletvekili Luigi De Magistris tarafından dile getirilen bu öneri merkez sağ iktidarın tepkisini ve muhalefeti kin ve öfkeyi teşvikle suçlamasını beraberinde getirdi.

De Magistris, "İtalya'nın kurtuluşu için" bir kararnameyle Berlusconi'nin sürgüne gönderilmesini savunarak, "Kararnamemiz esas itibarıyla şundan ibaret: Berlusconi'ye İtalya'dan sorunsuzca ayrılma güvencesi veriyoruz. Bunda bir hile ya da aldatmaca da yok. Bu, yeniden demokratik ve medeni bir ülke olma ihtiyacıyla alakalı bir konudur" dedi.

Berlusconi'nin müzik albümü hazırladığı Napolili gitarist Mariano Apicella ve genç bir sevgiliyi de beraberinde götürebileceğinden söz eden De Magistris, "Gitmesi için kendisine bir devlet uçağı tahsis edilebilir; yanına Apicella'yı ya da tatlı bir genç kızı almasına da izin verilebilir. Destinasyon olarak tavziyemiz, Cayman adalarıdır. Peki ya canı sıkılacak olursa? Birkaç at ve de güveneceği bir seyisi pekala orada da bulabilir" diye konuştu.

De Magistris, Berlusconi'nin sürgüne gönderilmesiyle İtalya'nın sorunlarının çözüleceğini savunarak şu ifadeleri kullandı:
"Bu sayede yazılı basın ve televizyonlar da nihayet asli görevlerine dönerek insanlara olaylar hakkında bilgi vermeye başlayacaktır. Gündemi davalara göre belirlenmekte olan parlamento da nihayet bu bağdan kurtulup asli görevini icra eder hale gelecektir. Yargı, her gün yeni bir saldırıya maruz kalmaktan kurtularak, korkusuzca asli işine dönecek ve mafyanın kendini her şeyin patronuymuş gibi hissetmesi de son bulacaktır. Bizler de uluslararası toplantı ortamlarında sürekli yinelenen nakarattan, komünistlerin ve kızıl bayrakların sürekli tek bir adama öfkelenme kızgınlığından kurtulmuş olacağız."

Berlusconi'nin sürgüne gitmesinin "İtalya'nın kurtuluşu" olacağını savunan De Magistris, "Nihayet kurtuluşa kavuşacak olan bu ülkede, vergi barışına, kişiye özgü kanunlara, ırkçı kararnamelere, kökten dinci yasalara, devletin el koyduklarını mafyaya geri dağıtan düzenlemelere de yer olmayacaktır. Peki ya bizler? Bizler, bu sayede Avrupa'ya ve medeni demokrasiye yaraşan normal bir ülke haline geleceğiz" dedi.

İktidardan tepki

İtalya'daki merkez sağ koalisyonun en büyük ortağı Özgürlükçü Halk Partisi adına yapılan yazılı açıklamada, Di Pietro gibi kendisi de eski savcı olan De Magistris'in son beyanatının, Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano'nun iktidar ile muhalefet arasındaki "gerilimi düşürme" çağrısıyla bağdaşmadığı belirtildi.

De Magistris'in sözlerinin "Başbakana ve ona oy verenlere hakaret" olarak nitelendiği açıklamada, ana muhalefet konumundaki Demokrat Parti'nin olaya sessiz kalması da eleştirildi.

Özgürlükçü Halk Partisi sözcüsü Daniele Capezzone, "Sayın De Magistris'in sözleri, Başbakan Berlusconi'ye, ona oy vermiş olan milyonlarca İtalyan'a, küstahça hakaret niteliğindedir. Demokrat Parti'nin kurmayları olayı sessizce seyretmekle yetinmektedirler. De Magistris'ten ve Di Pietro'dan başka bir şey beklenmesi zaten beklenmez. Ancak Değerler İtalyası Partisi yetkililerinin bu tavırlarına Demokrat Partililerin sessiz kalmalarına şaşırmamak elde değildir" dedi.