Bosna Hersek MAP'a dahil oldu
NATO dışişleri bakanları, Bosna Hersek'in NATO Üyelik Eylem Planı'na (MAP) dahil edilmesi konusunda anlaştı.
NATO Sözcüsü James Appathurai, "Bosna Hersek'e bugün Üyelik Eylem Planı verildi fakat uygulanması açık koşullara bağlandı" dedi. Bosna Hersek'in NATO Üyelik Eylem Planı'na alınması için aylardır yoğun çaba gösteren Türkiye, bugüne kadar uygulanan "önce sopa, sonra havuç" yaklaşımı yerine tam tersinin benimsenerek önce planın verilmesini, sonra reform talep edilmesini savunuyordu. Bosna Hersek'in komşuları başta olmak üzere NATO üyelerinin çoğunluğunca benimsenen bu görüşe Almanya, Fransa ve Hollanda gibi ülkeler karşı çıkıyordu.
NATO'nun Üyelik Eylem Planı, aday ülkeleri üyeliğe hazırlamak için yapmaları gereken siyasi ve ekonomik alanlar ile savunma ve güvenlik alanlarında reformlarla ilgili NATO tavsiye, yardım ve pratik destek programlarını kapsıyor. NATO Üyelik Eylem Planında halen Karadağ'la birlikte, Yunanistan'la isim anlaşmazlığını çözemediği için bu ülkenin vetosu nedeniyle üye olamayan Makedonya bulunuyor.
Bosna Hersek'i oluşturan Boşnak, Hırvat ve Sırp toplumlarınca desteklenen Üyelik Eylem Planının, güçlü merkezi yapılardan mahrum olan bu ülkenin gelecekteki birliğine ve toprak bütünlüğüne güvence oluşturması umuluyor.
NATO Dışişleri Bakanları toplantısı sona erdi
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, NATO'nun nükleer caydırıcılık politikasının en önemli unsuru olan Avrupa'daki Amerikan nükleer silahlarının geleceğine üye ülkelerin tek başına karar vermeyeceğini söyledi. Rasmussen, NATO dışişleri bakanları toplantısının ardından yaptığı açıklamada, "NATO'nun üye ülkelerin güvenliğini sağlamaya devam ederken, mümkün olan en az nükleer güç bulundurması konusunda uzlaşma sağlandığını" belirtti.
Üye ülkelerin, "NATO nükleer caydırıcılık politikasının maliyetini yaygın (ortaklaşa) paylaşma" taahhüdünde bulunduğunu anlatan Rasmussen, bazı ülkelerin çekilmesini istediği Avrupa'daki Amerikan nükleer silahlarının geleceğine ilişkin tek yanlı karar alınmaması konusunda görüş birliği bulunduğunu dile getirdi. Rasmussen, NATO ülkelerini kapsaması planlanan füze savunma sisteminin nükleer caydırıcılığın alternatifi değil tamamlayıcısı olduğunu ifade etti.
NATO Sözcüsü James Appathurai da NATO dışişleri bakanlarının, Avrupa'daki Amerikan nükleer silahlarının azaltılması için Rusya'nın da bu yönde adım atması gerektiği görüşünü paylaştığını aktardı. Belçika, Almanya, Hollanda, Norveç ve Lüksemburg, geçen ay NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'e ortak bir mektup göndererek, dünyada güvenlikle ilgili son gelişmeler ışığında nükleer silahsızlanma konusunun gündeme alınmasını istemişti.
Çeşitli uluslararası kurumların Avrupa'daki Amerikan nükleer silahlarıyla ilgili hazırladıkları raporlarda, ABD'nin Türkiye'deki İncirlik üssünde 90 nükleer bomba bulundurduğu iddia edilirken, bunların 50'sinin ABD ve 40'ının evsahibi ülke kontrolünde olduğu ileri sürülüyor. İncirlik'teki 90 "taktik nükleer silah" dışında ABD'nin Belçika'nın Kleine Brogel, Hollanda'nın Volkel ve Almanya'nın Büchel hava üslerinde 20'şer, İtalya'nın Aviano hava üssünde 50 nükleer silah bulundurduğu, Yunanistan'ın Araksos üssündeki nükleer silahları ise 2001 yılında geri çektiği belirtiliyor.
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu