Büyükelçilerden 'inkar yasası' değerlendirmesi
Eski Paris Büyükelçileri, Pazartesi günü Fransız Senatosu'nda görüşülecek "inkar yasa tasarısı"nın akıbeti konusunda alınacak karara ilişkin farklı görüşler dile getirdi.
CHP Milletvekili ve eski Paris Büyükelçisi Osman Korutürk, "Yüzde 50 yüzde 50, belki iyimser bir yorumla yüzde 60 yüzde 40 diyebiliriz. Senato'nun, Komisyon'un kararını benimseme olasılığını var" görüşünü dile getirdi. Eski Paris Büyükelçisi Uluç Özülker ise, "Evvela önerge oylanacak, hükümet önergeye karşı çıkmayacak, böyle olunca benim şahsi kanaatim sanki bu defa geçecekmiş gibi" yorumunu yaptı.
CHP Milletvekili ve eski Paris Büyükelçisi Osman Korutürk, Fransa Senatosu'nda ele alınacak "inkar yasa tasarısı"nı değerlendirirken, Fransız Senatosu'nun Fransa Ulusal Meclisi'nden farklı oluğunu belirterek şöyle devam etti:
"Fransa Senatosu'nun seçim sistemi değişik, yedi yıl için seçiliyorlar ve ara dönemde de yarısı yenileniyor. Dolayısıyla orta vadede Fransız Senatosu'nda herhangi bir seçim söz konusu değil. Onun için seçim onların tercihini değiştirmeyecektir. İkincisi, Senato kendini meclistekilerden her zaman daha dengeli, oturaklı, ülkeler arası ilişkileri daha iyi değerlendirebilen bir organ olarak görür. Onun da etkisi olabilecektir. Bir de Fransız Senatosu'nda Kanunlar Komisyonu'ndan gelen önerileri hep değerlendirmek ve doğru olarak kabul etmek yönünde bir gelenek vardır."
"Sarkozy için iyi bir darbe olacak"
Bunların işin iyi tarafı, ümit verici tarafı olduğunun altını çizen Korutürk, "Dolayısıyla Senato muhtemelen Kanunlar Komisyonu'nun raporunu kabul eder ve anayasaya aykırılığı ortaya çıktığında oylamaya sunulmaz. Senato'da bu birinci ihtimaldir. İkinci ihtimal, Sarkozy'nin bir takım çabalar sarf etmesi söz konusudur bu konuda. Kendisinin bizzat uğraştığı bir konunun meclisin tümünden geçmemesi Sarkozy için iyi bir darbe olacaktır" görüşünü dile getirdi.
Konunun özünün ifade özgürlüğüne, araştırma özgürlüğüne bilimsel özgürlüğe ilişkin bir şey olduğunu ve Fransız tarihçilerinde siyasetten bağımsız olarak bu konuda hep karşı tutum aldıklarını ve bunun böyle olmaması gerektiğini söylediklerine dikkat çeken Korutürk, Senato'da alınacak karara ilişkin, "Dolayısıyla yüzde 50 yüzde 50 belki iyimser bir yorumla hatta yüzde 60 yüzde 40 diyebiliriz. Senatonun Komisyon'un kararını benimseme olasılığı var" dedi.
"Senato'nun direnme gücü daha fazla olabilir"
Kanunlar Komisyonu'nun geçen defa da oy çokluğuyla "anayasaya aykırıdır" dediğini fakat şimdi anayasaya aykırı olduğuna ilişkin 23 olumlu, 9 karşı, 8 de çekimser oy bulunduğunu hatırlatan Korutürk, "Gene de büyük bir çoğunlukla bunun anayasaya aykırı olduğu hükmüne bağlamış oluyor Komisyon. Onun için böyle küçük bir nüans var tabi. Oy birliğinden geçen metnin karşısında daha zayıf olmuştu Senato. Oybirliğinden geçmeyen metnin karşısında direnme gücü biraz daha fazla olabilir. Tabi bu tamamen siyasetle ilgili bir şey. Şimdiden çok kesin bir öngörüde bulunulmaz ama bunun Senato'da oylamaya sunulmaması konusunda da bir olasılık var diye düşünüyorum" dedi.
"Önerge bu defa geçecekmiş gibi"
Eski Paris Büyükelçisi Uluç Özülker de, Fransız Senatosu ve Meclisi arasındaki farka işaret ederek, bu meselenin bildiği gibi Fransa'daki seçimlerin arifesinde Fransa'daki iki başkan adayının adeta "bir bilek güreşi" olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:
"Bu koşullarda Sarkozy her halede burada geri adım atmak istemeyecektir. Çünkü geri adım atması demek onun bir noktada mağlubiyeti kabul etmesi anlamını taşır. Dolayısıyla Senato Genel Kurulu'nda sonuna kadar bastırmayı tercih edecektir. Bu konuda da senatörler üzerinde çok ciddi bir baskı yaptığını duyuyoruz."
Özülker, burada esas konunun "inkarcılık yasası"nın ifade ve düşünce özgürlüğüne aykırılığı olduğunu ve bu koşullarda Fransız Anayasası'na aykırı bulunduğunu vurgulayarak, "Fransa'da 1 Mart 2010 da yürürlüğe giren bir anayasa değişikliği var. 'Herhangi bir davada eğer anayasada bahsedilen temel hak ve özgürlüklere aykırı bir durumun varlığı tespit edilirse o zaman Anayasa Konseyi doğrudan doğruya müdahale etme hakkına sahiptir' diyor. Dolayısıyla burada çok net bir şey var. Siz dava konusu yaparsanız bunun Anayasa Konseyi marifetiyle aynı zamanda 2001 kanununu iptal ettirmek gibi bir duruma gelebilirsiniz" dedi.
"Fransa'nın bu yaptıkları kendisine hakarettir"
Sarkozy'nin Başbakan Erdoğan'a gönderdiği mektuba ilişkin, "Kanunla kabul edilmiş soykırım denildiği zaman doğrudan Türkiye'yi hedef alırsınız. Dolayısıyla Sarkozy'nin 'Türkiye'yi hedef alan bir durum yoktur' demesi bir anlam ifade etmez" diyen emekli Büyükelçi, bunun Türkiye'yi sindirime politikası olduğunu vurguladı. Uluç Özülker, şunları kaydetti:
"Fransa büyük bir devlettir ama bu yapılanlar ne millete ne devlete uygun aslında kendilerine hakarettir diye düşünüyorum. Çünkü dünyadaki düşünce özgürlüğünün, ifade özgürlüğünün temeli Fransa'da atılmıştır. Bunu yapan bir ülkenin kendini bu noktada buralara kadar sırf üç tane oy yüzünden taşımaya kalkması ve tarihçilerin yerine geçmeye çalışması kabul edilebilir bir şey değildir. Bu Sarkozy'nin son çırpınışları gibi görünüyor. Eğer burada kaybederse sanıyorum ciddi bir darbe yiyecektir. Sonuna kadar bu mücadelesini her ne pahasına olursa olsun sürdürecek gibi görünüyor."
"Bu sefer hükümet karşıyız demeyecek"
Mayıs 2011'de bu görüşme yapılırken hükümetin karşı olduğunu ve işin bittiğini hatırlatan Özülker, "Bu sefer hükümet karşıyız demeyecek. Bu yasanın gazeteler dahil herkes ifade ve düşünce özgürlüğüne ve anayasaya aykırı olduğu konusunda hem fikir. Bunda bir kuşku yok. Ama siyaseten liderlerin önüne geçerek onlarla bir mücadeleyi göze alabileceklerin sayısı ne kadardır onu bilemiyorum" dedi.
Özülker, Senato'nun başlangıçta mutlak çoğunlukla toplandığını ama iç tüzüklerinde bir hükme göre gelmeyenlerin çağırıldığını ve bir saat içinde gelmezlerse o zaman mevcutla yetinildiğini ve toplantıya devam edildiğini hatırlatarak şöyle devam etti:
"Yani bunun da anlamı çok basit. Netice itibariyle bu konuda kim kendini daha çok angaje hissediyorsa, kim daha fazla bunu Ermenilere yapmak için mücadele ediyorsa onlar son aşamada toplantıya girerler ve böylece düşük bir sayıyla ama kanunlaşarak geçebilir. Evvela önerge oylanacak, hükümet önergeye karşı çıkmayacak, böyle olunca benim şahsi kanaatim sanki bu defa geçecekmiş gibi ama yanıldığımı görmek isterim."
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev