Camekan alanlar kapalı alan sayılacak

İstanbul’da 5 semtte 203 restoran, kafe ve bar üzerinde yapılan incelemelerde mekanların yüzde 41’inin “camekan” uygulamasına geçtiği ve mekanların yüzde 37’sinin sigara yasasına uymadığı, barlarda ise uyum oranının yüzde 33’e kadar düştüğü tespit edildi.

Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, sigara yasağı ile ilgili kapalı ve açık alan tanımının yeniden yapıldığını belirterek, “Bundan sonra camekan alanların hepsi, pencere açık dahi olsa kapalı olan olarak kabul edilecektir. Bu nedenle camekan yaptırmış ve bunu ihlal için kullanacağını ümit eden işletmelerin çok fazla masraf yapmamasını rica ediyoruz” dedi.

Prof. Dr. Dağlı, Kasım ayında İstanbul’un 5 farklı semtinde bar ve restoranların incelenerek sigara yasağındaki ihlallerin tespit edildiğini, bunun sonucunda işletmelerin sigara yasağını esnetmek amacıyla camekan uygulamasını kullandığını gördüklerini söyledi. Dağlı, sigara yasağını uygulanamaz hale geldiğini, bu nedenle kapalı alan tanımının Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Avrupa Birliği (AB) tanımları doğrultusunda yeniden yapılması için harekete geçtiklerini anımsatarak “19 Temmuz 2009’da sigara yasağı çıktı. Bu yasak uygulanmaya başladıktan sonra uyum iyiydi. Türkiye kapalı alanlardaki yasaklara önderlik etti, mahcup olmak istemiyoruz. Sigara endüstrisinin işletmelere camekan yapması için para ödediğini biliyoruz” dedi. Sağlık Bakanlığının geçen yıl bir iç yazışma düzenlediğini ve işletmelerde camlar tam olarak açık bulunduğu takdirde alanın açık alan olarak sayılacağını belirttiğini dile getiren Dağlı, ancak camekan yapan işletmelerin kurala uymayarak bütün camlarını kapalı tuttuğunu, burasını açık alanmış gibi tanımladığını kayderek, şunları söyledi: “Günde 300 kişi kanserden ölüyor. Kanser vakaları son 40 yılda 40 kat arttı. Kanunun ana nedenlerinden biri sigara içmeyenlerin haklarını korumak. Bizim yaptığımız çağrı sonucunda Sağlık Bakanlığı kapalı ve açık alan tanımını tekrar belirlemeye karar verdi. Bir bilim heyeti eşliğinde Sağlık Bakanlığında toplantı yaptı. Kapalı alan tanımını aynen Başbakanlık Genelgesi’nde 2009 yılında olduğu gibi WHO’nun öngördüğü tanımlama, AB direktiflerine uyum gösterecek şekilde yazdı. Bunu il sağlık müdürlüklerine gönderecek ve uyumunu talep edecek. Ancak biz sadece tanımların yeterli olmadığını görüyoruz. Denetimlerin çok sıkı bir şekilde devam etmesi, kış aylarında da sigara dumanının artık iç ortamlara girmesinin engellenmesini istiyoruz. Bundan sonra camekan alanların hepsi pencere açık dahi olsa kapalı olan olarak kabul edilecektir. ”

SSUK Hukuk Danışmanı Avukat Turgut Kazan ise işletmelerin yasayı arzuladıkları gibi yorumlamamaları için kapalı alan tanımının AB ve WHO standardlarına uygun olarak açıkça yapıldığını belirterek, denetimlerin düzenli yapılması ve yasaya uymayan işletmelere kapatma cezası getirilmesi gerektiğini söyledi. Seçim sürecine girildiği için denetimlerin gevşediğini öne süren Kazan, giderek kapalı alanların sigara içilebilir hale geldiğini kaydetti.