CHP'li Öztürk Yılmaz'dan Çavuşoğlu'na videolu yanıt: Vicdanınız hiç sızlamadı mı?

CHP'nin Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, kendisine 'korkak' diyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'na video ile yanıt verdi.

Yayınlanma: 26.02.2018 - 12:07
Abone Ol google-news

<video:934071>

IŞİD'in Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu'na baskını sonrasında tüm konsolosluk ekibiyle birlikte rehin alınan eski Başkonsolos Öztürk Yılmaz, kendisine 'korkak' diyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'na video ile yanıt verdi. Öztürk Yılmaz, Twitter hesabındaki videoyu, "Vicdanınız hiç sızlamadı mı? Yalancı ve iftiracıları Allah'a havale ediyorum" mesajıyla paylaştı. 

"Kafama silahla vurun Türkiye’nin gururuyla, şerefiyle ile asla oynatmam"

Videoda, Öztürk Yılmaz'la birlikte rehin alınan bir konosolsluk çalışanı CNN Türk muhabirine baskın sürecini ve sonrasında yaşananları anlatıyor. Ankara yolunda konuşan çalışan, "Başkonsolosumuz çok büyük şeylerle karşılaştı. İki üç sefer başına silah dayadılar açıklama yapılması için. Ama bunların hiçbirini kafasına silah dayadıkları halde yapmadı. İlk günden kameraya almak, fotoğraf çekmek istediler. Kendisi içlerine girerek, 'Kafama silahla vurun Türkiye’nin gururuyla, şerefiyle ile asla oynatmam diyerek' ölümü tercih ettiği halde... Ona çok teşekkür ediyoruz. Süreci çok iyi yönetti" diyor. 


"Kendisine bu ihaneti asla kabul etmeyeceğimi ve beni derhal öldürebileceklerini ilettim"

Musul’da, 11 Haziran 2014’te yaşanan baskın ve 101 gün süren alıkonulma sonrasında Türkiye ’ye getirilen Başkonsolos Yılmaz, savcılıkça ifadesinde diz üstü çöktürüldükten sonra IŞİD komutanıyla aralarında geçen konuşmayı ifadesinde şöyle anlatmıştı: 

“Komutan basit İngilizcesi ile makam odamı açmamı, orada Türkiye aleyhine konuşacağım bir video çekimi yapılmasını ve akabinde resimler çekeceklerini ve benim buna gönüllü bir şekilde razı olmamı istedi. Sözde komutana odamın basit bir kapısının olduğunu ve istemesi halinde tekmeyle kırabileceğini, ancak beni böyle bir şeye asla razı edemeyeceğini, ölmeye de razı olduğumu belirttim. Akabinde bunu gönüllü yapmamın bir anlamı olacağını, zira videoyu yayına verdiklerinde, benim bu demeci gönüllü verdiğim imajı yaratmaları gerektiğini söyledi. Kendisine bu ihaneti asla kabul etmeyeceğimi ve beni derhal öldürebileceklerini ilettim.

Bunun üzerine, silahın namlusunu alnıma vururcasına dayadı. Tekrar reddedince boş olan eline ikinci silahını aldı. Aramızda itişme yaşanırken sivil bir memurumuz yarım yamalak Arapçası ile bir şeyler söyledi. Bu defa silahı indirdi, ancak içeride patlayıcı madde olabileceği endişesiyle kapıyı açmakta tereddüt etti. Bu arada Abdülsettar ve güvenlik görevlilerinden birkaç kişi geldi ve hep birlikte bahçeye çıktık.

‘Onurumuz için haykırdım’

“Dört ve beş kişilik araçlarla personelimizin yarısı götürülmeye başlanınca, tercümana komutana söyleyeceklerimi kelime kelime çevirmesini söyledim. ‘Bayrağımıza, kadınlarımıza, çocuklarımıza ve onurumuza en ufak bir halel getiremeyeceklerini ve böyle bir şey olacaksa bizi öldürmelerini’ bağırarak haykırdım. IŞİD’in terörist komutanı bunun üzerine bir şey yapmayacaklarına beni ikna etmeye çalıştı. Kadınların ve çocukların başına bir şey gelebileceği endişesiyle en son seferi bekledim ve birlikte yola çıktık.”

Musul Başkonsolosu 101 günlük IŞİD esaretini anlattı

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler