Cindoruk sert çıktı
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, ''Kürt açılımı'' konusunda, ''Biz bu kadar bir aradayken, bugüne kadar bölünmeyi düşünmezken, biz darbeleri, ihtilalleri aşarak yine birbirimizi ortaya koyarken, bitmiş demokrasiyi geri getirirken, nereden çıktı bu açılım?'' dedi.
Anavatan Partisi ile birleşmesinin ardından ''Türkiye Tek Yürek'' mitingleri düzenleme kararı alan DP'nin ilk mitingi, Manisa Cumhuriyet Meydanı'nda gerçekleştirildi.
Anavatan Partisi'nin son genel başkanı ve DP Genel Başkanvekili Salih Uzun ile birlikte miting alanındakileri selamlayan Cindoruk, burada yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhuriyeti'nin kahraman Türk Ordusu'nun verdiği büyük mücadele ile kurulmuş bir devlet olduğunu belirtti.
Devletin adının Türkiye Cumhuriyeti, sınırlarının Misak-ı Milli sınırları olduğunu ifade eden Cindoruk, ''O, Misak-ı Milli sınırları sanmayınız ki sadece sınırdır; onun içeriği var, orada bir devlet var, Türkiye Cumhuriyeti. Açıkça söylüyorum Türkiye Cumhuriyeti tamamlanmış bir devlettir. Kimseye bir arşın toprak vermeyiz, kimseden bir arşın toprak istemiyoruz, bu bize yeter'' diye konuştu.
''Neden demokratik açılım yapmıyorsunuz?"
''Halkıyla dimdik duran bir devleti kim, neden bölecek?'' diye soran Cindoruk, şunları kaydetti:
''Biz bu kadar bir aradayken, bugüne kadar bölünmeyi düşünmezken, biz sıkıntılar içinde dimdik ayakta kalırken, biz darbeleri, ihtilalleri aşarak yine birbirimizi ortaya koyarken, bitmiş demokrasiyi geri getirirken, nereden çıktı bu açılım? Bu açılım ne? Açılım adını koyanlara soruyorum. Neden demokratik açılım yapmıyorsunuz? Geliniz demokratik açılım yapalım.
Nedir demokratik açılım? Yepyeni bir anayasa. Hepinizin haklarını veren, özgürlüklerini dikkate alan, bize yakışan bir anayasa. 82 Anayasası teneke gibi olmuş, onu bırakalım, yapalım bir anayasa. Başka bir şey yapalım, seçim hukukunu değiştirelim. Seçimde barajları indirelim, seçim ittifaklarını yapalım. Sandıklar denetimli olsun, partiler güçlensin, gelin bunları yapalım. İnsan haklarını tanıyalım, insan haklarının başında ne varsa onları tanıyalım.''
''Obama'dan bize hayır gelmez"
Türkiye'nin şehitlerle, gazilerle, savaşla kurulmuş ve bu devleti korumak için şehit olmuş, gazi olmuş evlatları bulunan güçlü, büyük bir devlet olduğunu vurgulayan Cindoruk, şöyle devam etti:
''Şimdi böylesine önemli bir devleti, terörü önleyeceğiz diye zarara mı sokacağız? Biz terörü önleyeceğiz diye, Habur kapısından giren o üniformalı gerillalara, Türkiye Cumhuriyeti'nin yargısını, Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusunu teslim mi edeceğiz? Hayır. Bizim söylediğimiz gibi biz demokrasiyi getirirsek, demokrasi eksiğini tamamlarsa, kim ne hak istiyorsa, devlet düşünür taşınır karar verir.
Ama bütün devlet, bütün bu cumhur hep beraber. Öyle masa arkalarında değil, gizli kapılar arakalarında değil, Obama ile pazarlık ederek değil. Biz her zaman herkese şunu söylüyoruz, bizim dost devletlerimiz vardır, ama bizi idare eden bir devlet olmayacaktır. Sanki Obama bizim bir vatandaşımız. Adı Hüseyin ya, bizden bir Hüseyin sandılar. O Amerikalı Hüseyin, ondan bize hayır gelmez.''
Telefon dinlemeleri
Hüsamettin Cindoruk, Türkiye'nin içinde bulunduğu önemli bir sıkıntının da telefon dinlemeleri olduğunu savundu.
Alanda bulunanlara cep telefonunu gösteren Cindoruk, şöyle konuştu:
''Size göre bu bir cep telefonu. Hepinizin cebinde var, ama hayır bu cep telefonu değil, bu bir mikrofon. Ben bununla konuşuyorum. Her mahremini konuşuyorsun, ama Ankara'da bunu dinleyen biri var. Bu mikrofon gibi. Ankara'da insanların mahremiyetlerini, özel hayatlarını içeren büyük bir skandalla karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanı'nı dinliyorlar, onu bilmiyorum öyle diyor, ama başsavcıyı dinliyorlar. Yargıtay Başkanı'nı dinliyorlar, mahkeme hakimlerini dinliyorlar, bizleri siyasetçileri dinliyorlar. Bu cep telefonu, dünyanın en masum aleti, çağımızın da büyük başarısı. Telefon kabloları bitmiş, her şey bitmiş, hepimizin cebinde var. Bunu suç haline, suç aleti haline sokanlar, demokrasiden bahsedebilirler mi?''
AKP hükümetinde daha önce başbakan yardımcısı olarak görev yapan Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener'in, bir televizyon programında Telekominikasyon İletişim Başkanlığı'na ilişkin çeşitli iddialarda bulunduğunu ifade eden Cindoruk, Şener'i bu konuda bildiklerini halka anlatmaya davet etti.
Demokrasinin ilk şartının, kişinin özgürlüklerinin, mahrem ilişkilerinin gizliliğinin korunması olduğunu dile getiren Cindoruk, Türkiye'de yaşanan dinleme olaylarının gerçek anlamda anayasası olan bir devlette yaşanmasının mümkün olamayacağını söyledi.
Cindoruk şunları kaydetti:
''Bizi birileri gözetliyorsa, dinliyorsa o zaman bizim anayasamız yok. Anayasası olan bir ülkede böyle bir hadise olsaydı, ne hükümet kalırdı, ne başbakan, ne cumhurbaşkanı, ne de meclis. Hatırlıyorsanız ABD'de bir hadise oldu. Bir kişiyi dinledi diye, koca ABD cumhurbaşkanını azletti. Şimdi biliyorsunuz.
Diyor ki bu dinleme aletlerinin başındaki kişi, '70 bin kişiyi dinledik, fazla dinlemedik' diyor. Az mı 70 bin kişi? Türkiye'de 70 bin kişiyi dinlediyseniz, ben biliyorum ki 700 bin kişiyi dinlediniz, dinlerken de müesseseleri çökerttiniz, yargıyı göçerttiniz, başsavcıyı çökerttiniz, Yargıtay Başkanı'nı sıkıntıya soktunuz, Yargıtay'ı sıkıntıya soktunuz.''
DP Genel Başkanvekili Salih Uzun da mitingde yaptığı konuşmada, birleşme kongresinin ardından, bazı köşe yazarlarının bu birleşmeyi küçültme gayreti içine girdiklerini savunarak, şöyle devam etti:
''Birleştiler de ne oldu diyenler, Manisa'ya gelsinler. Birleştik de ne oldu görsünler. Birleştik, millet meydana indi. İşte millet ayağa kalktı. Şimdiye kadar niye ayağa kalkmadı diyenler var. Çünkü millet tutunacak bir dal arıyordu. İşte milletin tutunacağı dal ortaya çıkmıştır. Milletin tutunacağı dal, Anavatan Partisi ile birleşmiş bu yeni Demokrat Parti'dir, büyük Demokrat Parti'dir. Milletin toplanacağı çatı, işte bu çatıdır.''
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu