"Daha yapacak işlerimiz var"

Kan ve gözyaşının dinmediği Gazze Şeridi'nde yaşayanlar; çoluk çocuk, kadın erkek, yaşlı genç, sivili militanı aynı kapanın içinde kısılmış vaziyette ve her biri ayırım gözetmeksizin gelen "ölüme" isyan ediyor. Gazze'deki bu isyana rağmen, İsrail ordusu hız kesmiyor. İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik havadan, karadan ve denizden saldırıları 18'inci gününe girerken, İsrail askerlerinin ilk kez Gazze kentinin dış mahallelerine girdiği haber veriliyor.

İsrail şimdilik üçüncü aşamaya geçmiyor

Gazze'nin dış mahallelerine girmeye başlayan İsrail'in üçüncü aşamaya geçmeyeceği öğrenildi. İsrail liderlerinin, gelecek günlerde diplomatik çabaların sonucunu görmek üzere nüfusun yoğun olduğu kent merkezlerini içerecek olan üçüncü aşamaya geçmemeye karar verdiği belirtildi.

İsrailli siyasi kaynaklar, İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Savunma Bakanı Ehud Barak ve Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin dün gece, 2-3 gün içinde askerlerin kent savaşına girmemelerine dair karar aldığını savundu.

Gazze saldırılarında ilk aşama olarak 27 Aralık'ta hava saldırısı başlamış, ardından 3 Ocak'ta ikinci aşama olarak kara harekatına geçilmişti. Üçüncü aşama olan kent merkezlerine girilmesinin, sokak çatışmalarına ve ağır can kayıplarına neden olacağı için ateşkes çabalarını iyice zorlaştıracağı tahmin ediliyor.

Can kayıpları sürüyor

İsrail güçleri Gazze kentinin dış mahallelerinde ilerlerken, saldırılarda Filistinli can kayıplarının arttığı, İsrail uçaklarının da onlarca yeri vurduğu belirtildi.

Tanıklar, topçu ve helikopter desteğindeki İsrail güçlerinin dün gece Gazze kentinin güney ve doğu kesimindeki mahallelere ilerlediğini kaydetti.

Görgü tanıkları, 500 bin nüfuslu Gazze kentinde patlamalar ve makineli tüfek sesleri duyulduğunu, İsrail askerlerinin kent merkezine yaklaştığını ancak merkeze girmediğini belirtti.

Sabah 09.00'da başlayan 3 saatlik ateşkes sırasında 3 yardım konvoyunun Gazze'ye girdiği belirtilirken, görgü tanıkları bu süreçte bombardımanın sürdüğünü aktardı.

Filistinli hastane kaynakları, bu sabahki çatışmalarda bir kısmı Hamas üyesi silahlı 12 Filistinlinin öldüğünü açıkladı.

İsrail ordusu da dün gece savaş uçaklarının Hamas'ın silah atölyeleri ile silah kaçakçılığı için kullanılan tüneller dahil 60 kadar hedefi vurduğunu bildirdi. Bu yerler arasında Hamas militanlarının gizlendiği bir otel, ev ve caminin de hedef olduğu aktarıldı. Ordu, dün geceki çatışmalarda 30 militanın vurulduğu, 3 İsrail askerinin de yaralandığını bildirdi.

Açıklamada, İsrail'in Berşeeba kentine de iki roket düştüğü, ölen ya da yaralanan olmadığı ifade edildi.

Filistinli sağlık görevlileri, 27 Aralık'tan bu yana devam eden çatışmalarda Gazze Şeridi'nde 925 kişinin öldüğünü, bu can kayıplarının yaklaşık 400'ünü kadın ve çocukların oluşturduğunu belirtiyor. Bu süre zarfında 10'u asker, 3'ü sivil 13 İsraillinin öldüğü kaydediliyor.

"Bu savaşta kural yok"

Gazze'nin en büyük hastanesi Şifa'nın bir doktoru isyanını, "Bu savaşta kural yok...İnanılmaz ve vahşi" sözleriyle dile getiriyor.

Bombardımanlardan, füze ve top atışlarından iki haftada 4 binin üzerinde kişinin yaralandığı Gazze'de, her dakika aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda yaralının akın akın getirildiği Şifa hastanesinin, "Gördüklerimden artık hissizleştim. Aileme bile bir şey olsa beni etkilemeyecek sanıyorum" diyen doktoru, 5 gündür evine gitmeden gece gündüz ameliyat yaptığını anlattı.

Doktor, "Sabahlara kadar aralıksız çalışıyoruz. Bitmiyor... Her dakika yenileri geliyor. 5 günde 100 ameliyat yaptım. Ameliyat ettiklerim arasında hiç militan yoktu. Savaşçıları tipinden anlarsınız. Gelenler çoluk çocuk, kadın, yaşlı... Çocukların çoğu 16'sının altında. Militanların Gazze'de ayrı hastanesi mi var oraya gitsinler? Zaten hastane sayısı belli" dedi.

İsrail askerlerinin Gazze'ye girmeye çalıştıklarını ama giremediklerini, sokakta militanlara bir şey yapamadıklarını söyleyen doktor, "Madem girmek istiyorsunuz girin. Alın Hamas'ı... Öyle yapmıyorsunuz. Füze gönderip çoluk çocuğu öldürüyorsunuz. Bundan mutlu mu oluyorsunuz? Bu tam bir hainlik" diye konuştu.

"Amerika'dan yeni silahlar getiriyorlar ve denemek için bizi kullanıyorlar. Şu deney farelerine döndük" diyen doktor, bir doktor arkadaşının evine düşen ve iki çocuğunu yaralayan bombaların yaktığı parçaları, arkadaşının getirip gösterdiğini anlatırken, "Galiba fosforlu bombalar dedikleri bu... Sürekli yanıyor ve sönmüyor. Suyla söndürmeyi denedik olmadı.. Ancak üzerine toprak örtünce söndü" diye konuştu.

"4 aylık çocuğuma pilav yedirdim"

"Ne istiyorlar sivillerden anlamıyorum" diyen doktor, "Suyumuz yok, elektriğimiz yok,ekmeğimiz de... Arabayı bırak ambulansla çıkamıyoruz. Üstümüzde uçaklar, karadan tanklar, denizden gemiler vuruyor. Sanıyorlar ki, Gazzelileri sıkıştırınca bunlar Hamas'ın üzerine yüklenecek. Tam tersi oluyor. Gazze'deki insanlar, El Fetihlisi, Hamaslısı, artık aralarında bir ayırım olmadığını anladı. İsrailliler hiçbir Filistinliyi sağ bırakmak istemiyor. Bu anlaşıldı" dedi.

"Amerika, İsrail'e gemilerle silah gönderiyor ama birkaç kilometre öteden, Refah sınırından bize ilaç, tıbbi malzeme sokulmuyor" diyen ve artık artık Gazze'de "yoklar"dan bahsetmek istemediğini söyleyen doktor, şöyle devam etti:
"4 aylık bebeğime pilav yedirdim. Süt yok. Karın ağrısından sabahtan beri ağlıyor. Bebek bağırsağı bu tür yemeği hazmetmiyor ama çare yok. Susturmak için ağrı kesici veriyorum. Bütün bunlara rağmen, Allah sabır vermiş sabrediyoruz. Ekmek de istemiyoruz, elektrik de...Sadece normal bir insan gibi yaşamak istiyoruz."

Doktor, yaşadıklarının kendisinde yarattığı etkiyi şu çarpıcı sözlerle aktardı:
"Artık alıştım. Her şeye alıştım. Hiçbir şeysiz yaşamaya alıştım. Ölümlere alıştım. Hissizleştim... Sanki ailemi bile vursalar etkilenmeyeceğim, öyle bir duygu. Anlamı yok hiçbir şeyin."

Bir doktor yaralıları çıkarmaya çalışırken öldü

Doktorun verdiği bilgiye göre, ambulanslar, doktorlar, sağlık görevlileri özellikle hedef alınıyor. Bugün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, Cebaliye'de füze saldırısına uğrayan bir binadaki yaralıları çıkarmaya çalışan bir doktor, aynı eve atılan ikinci füzede öldü, bazı sağlık görevlileri de yaralandı.

"Elbette vurulan binaya doktor, sağlık görevlileri girer" diyen doktor, ikinci kez füze atılmasını "maksatlı" olarak değerlendirirken, "Klasik hikaye..." ifadesini kullandı.
Güneydeki Han Yunus'ta çalıştığı hastaneye gidemediği için Şifa hastanesinin acil servisinde yardımcı olan, Türkiye'de eğitim görmüş uzman doktor Muhammed Habib, önceki gün Secaiye'deki evlerine atılan füzede bir ağabeyini kaybetti, diğer ağabeyi ile ölen ağabeyinin iki çocuğu da yaralandı.

Bir başka doktor ortopedi uzmanı Fadıl Naim, ambulansta gönüllü olarak çalışan 18 yaşındaki oğlunu ambulansın füzeyle vurulması sonucu, araçtaki diğer kişilerle birlikte kaybetti.

Gazze'de yaralılar hastanede iyileşmesi beklenmeden, ameliyat edildikten hemen sonra, yeni yaralılara yer açılması amacıyla evlerine gönderiliyor, varsa veya kalmışsa ana babaları veya kardeşlerine, yakınlarına emanet ediliyor.

Gazze'deki ağır bombardımanlara rağmen, günlerdir Mısır'ın Refah sınır kapısında bekleyen, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu dünyanın birçok ülkesinden gelen yüzlerce doktordan 40'ı dün Gazze'ye giriş yaptı. Mısır'ın Gazze'ye geçiş yapan doktorlara, "Mısır hükümetinin hiçbir sorumluluğu yoktur" diye taahhütname imzalattığı da öğrenildi.
Rusya, Kuveyt, Ürdün, Katar, Yunanistan, Yemen, Türkiye ve daha birçok ülkeden doktorların, hasta bakıcıların bekleştiği kapıdan girenler arasında Türk doktor olup olmadığı konusunda bilgi edinilemedi.

BM okullarında 200 bin kişi

Gazze Şeridi'nde, bombalandığı için evlerinden olan veya bombalanacağı için evlerinden uyarılarla çıkarılan Gazzeliler, mülteci kamplarından, "yeniden mülteci" durumunda, BM okullarına sığındı. Gazze Şeridi'ndeki BM okullarına, çoğunlukla kuzey ve güneydeki sınır bölgelerinden kaçmış 200 bin kişinin sığındığı belirtilirken, yardımların tedarikinin düzenli sağlanamaması nedeniyle bu okullarda çok güç koşullar altında yaşamın sürdürülmesine çalışılıyor.

Okullarda barınanların battaniye, ayakkabı, terlik ve benzeri birçok şeye ihtiyacı olduğu belirtilirken, bazı okullarda barınanlara 48 saatte ancak bir öğün yemek verilebildiği ifade ediliyor.

Liderlerin açıklamaları

Livni: Gazze saldırıları Filistin halkının çıkarlarına da hizmet ediyor

İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni, Gazze Şeridi'ne düzenledikleri saldırıların İsrail'e olduğu kadar Filistin halkının çıkarlarına da hizmet ettiğini savundu.

İsrail'de yayımlanan Haaretz gazetesinin haberine göre Livni, Amerikan Musevi Komitesi heyetiyle yaptığı görüşmede, harekatın başarısının, İsrail-Filistin anlaşmazlığında iki devletli çözüme inanan Filistinliler de dahil, bölgedeki tüm ılımlı güçlere yardımcı olacağını ifade etti.

İsrail'in ılımlılarla diyalog içinde olduğunu söyleyen Livni, ancak ülkesinin aşırılık yanlılarına karşı ise güç kullandığını belirtti.

Livni, Hamas'ın, Şam'daki liderler bunu yansıtmasa da Gazze'de sıkıntı içinde olduğunu da söyledi.
 

İsrail Genelkurmay Başkanı Eşkenazi: Hamas'a saldırılar devam

İsrail Genelkurmay Başkanı Korgeneral Gabi Eşkenazi, askerlerinin Hamas'a önemli zarar verdiklerini, daha da fazlası için saldırıya devam edeceklerini söyledi.

Eşkenazi, meclisin dışişleri ve savunma komitesindeki konuşmasında, İsrail askerlerinin Hamas militanlarına, altyapı ve hükümet kurumlarına önemli zarar verdirerek "fevkalade bir iş" yaptıklarını belirtti.

"Daha yapacak işlerimiz var" diyen Eşkenazi, Hamas'ın roket saldırılarını azaltmak için daha çok çalışacaklarını ifade etti.

Netanyahu: Hamas devrilmeli

İsrail'in eski başkanı Binyamin Netanyahu, ''teröre'' karşı zafer kazanmak için İsrail'in Gazze'deki Hamas yetkililerini iktidardan devirmesi gerektiğini söyledi.

İsrail'de gelecek ay yapılacak seçimlerde zafer bekleyen sağcı Likud Partisi'nin lideri Binyamin Netanyahu, Kudüs'te gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Eninde sonunda bizi yoketmeye yemin eden terör örgütü Hamas rejimini devirmekten başka seçenek olmayacak'' dedi. 10 Şubat'taki seçimde rakibi olan siyasetçiler tarafından yapılmasına karşın ülkesinin Gazze saldırılarını desteklediğini belirten Netanyahu, Hamas'ı devirmenin şimdiki saldırıların parçası olmak zorunda olmadığını, ancak eninde sonunda olması gerektiğini vurguladı.

Hamas ile birlikte Lübnan'daki Hizbullah örgütünün İsrail'in güney ve kuzey taraflarına yerleşen İran ''vekilleri'' olduğunu belirten Netanyahu, ''Nihayette İsrail, kentlerinin hemen yanında İran üssüne hoşgörüyle bakamaz. Eğer İran'ın vekilleri nükleer şemsiye altına girerse başka bir aleme geçmiş oluruz. Bu, gerçekten düşünmek bile istemediğimiz birşey'' diye konuştu.
 

Ging: Dün 19 filistinli çocuk öldü

BM'nin Gazze'deki en üst düzey yetkilisi John Ging, dünkü İsrail saldırılarında 19 Filistinli çocuğun öldüğünü, saldırıların biran önce durması gerektiğini söyledi.

BM Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Kurumu (UNRWA) Gazze Başkanı John Ging, BM'de gazetecilere, videokonferans aracılığıyla Gazze'deki durumla ilgili bilgi verdi. Gazze'deki korkunç durumun sürdüğünü belirterek, ateşkesin derhal sağlanması gerektiğini ifade eden Ging, ''Geçen her saat masum çocuklar, kadınlar ve erkekler son derece korkunç bir biçimde ölüyor'' dedi. Ging, dün geceki saldırılarda 19 çocuğun daha öldüğünü ifade ederek, ''Gazze'de hiçbir yer güvenli değil, silahlar artık susmalı, 5 bin Filistinli daha dün gece BM okullarına sığındı'' diye konuştu. Ging, şu ana dek saldırılarda 900'ün üzerinde Filistinli'nin öldüğünü, 4 binden fazlasının da yaralandığını bildirdi. BM'nin Gazze merkezinde başta su ve yiyecek gibi temel ihtiyaç maddeleri olmak üzere en ufak bir kibrit kutusuna kadar herşeye ihtiyaç olduğunu anlatan Ging, ''BM'nin burada toplam 10 bin personeli var. Şimdi BM okulları kapalı olduğu için okuldaki görevliler ve öğretmenler, ambülans sürücülüğü dahil gönüllü olarak çalışıyorlar'' dedi. BM personelinin yeterli olduğunu belirten Ging, ancak yeterli doktor ve sağlık ekibinin bulunmadığını kaydetti. Gazze'deki insanların korku içinde yaşadıklarını vurgulayan Ging, İsrail saldırılarında ''gelecekte kurulacak Filistin devletinin kurumlarının da zarar gördüğünü'', bakanlık binaların ve okulların bombalandığını söyledi.

Gazze'de su sıkıntısı ve kanalizasyon sorunu olduğunu da belirterek kolera gibi hastalıkların ortaya çıkmasından korktuklarını dile getiren Ging, bir soru üzerine, Gazze'deki hastanelerin ise yeni günde 8 saatliğine elektriğe kavuştuklarını, bundan dolayı memnun olduklarını bildirdi. Ging, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un Ortadoğu'ya yapacağı ziyaretlerle ilgili sorular üzerine ise Gazze'deki BM personeli olarak bundan büyük memnuniyet duyduklarını, bunun kendileri için büyük bir motivasyon olduğunu kaydetti.

Kendi yaşamlarından endişeli olup olmadığının sorulması üzerine ise BM çalışanları olarak görevlerini yaptıklarını, özellikle ambülans sürücülerinin kendi gözünde son derece cesur insanlar olduklarını belirten Ging, başka bir soru üzerine de İsrail'in Gazze'ye uluslararası gazetecilerin girmesine izin vermediğini, kendisinin Gazze'de yalnızca El Cezire Televizyonu muhabirlerini gördüğünü söyledi.

Amos Gilad, Mısır'a gidiyor

Öte yandan İsrail Savunma Bakanlığı yetkilileri, bakanlığın üst düzey yetkilisi Amos Gilad'ın, Hamas ile ateşkes çabaları çerçevesinde ''nihai'' görüşmeler için 15 Ocak Perşembe günü Mısır'a gideceğini açıkladılar. Bakanlık yetkilileri, Mısır'daki gelişmelere göre İsrail'in, ateşkes ya da yeni ve daha sert saldırılar yapıp yapmamaya karar vereceğini kaydettiler.

İsral'in Gilad'ı Mısır'a gönderme girişimi, ilerlemenin bir işareti olarak değerlendirildi. Gilad, zamanın uygun olmadığı gerekçesiyle günlerdir gezisini erteliyordu.

Ban: Konsey üyeleri ziyaretime güçlü destek verdi 

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, BM Güvenlik Konseyi üyelerinin, bugün başlayacak Ortadoğu ziyaretine güçlü destek verdiklerini söyledi.

Genel sekreter Ban, bugün biraraya geldiği konsey üyelerine, İsrail ile Hamas arasında ateşkes sağlanması çağrısında bulunan Güvenlik Konseyi'nin 1860 sayılı kararının uygulanması çerçevesinde bölgede yapacağı temaslarla ilgili bilgi verdi. Ban, çıkışta gazetecilerin soruları üzerine, konsey üyelerinin Ortadoğu gezisine güçlü destek verdiklerini ve 1860 sayılı kararın biran önce uygulanmasını istediklerini bildirdi.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, kapalı danışma toplantısında Türkiye de Ban'ın Ortadoğu ziyaretini desteklediğini ve bu ziyaretin son derece ''zamanlı'' bir ziyaret olduğunu vurguladı. Toplantıya, Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Baki İlkin katıldı.

Konseyin dönem başkanı Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Jean-Maurice Ripert de gazetecilere yaptığı açıklamada, konseyin, ateşkes çağrısında bulunan 1860 sayılı kararının uygulanmasını istediklerini, bu çerçevede ateşkesin mümkün olduğunu düşündüklerini ve ''kararın uygulanması için çaba göstereceklerini'' söyledi.
Genel sekreterin bölge ülkelerini ziyaretini desteklediklerini belirten Ripert, bir soru üzerine, ''birinci günden itibaren ateşkes sağlama çabalarının olduğunu'' ve başta Mısır'ın yürüttüğü çabalar olmak üzere tüm diplomatik çabaları desteklediklerini bildirdi.
Genel Sekreter Ban, bugün Mısır'ın başkenti Kahire'ye gitmek üzere New York'tan ayrılacak. Genel sekreter, 1 hafta sürecek Ortadoğu turunun ilk durağı olan Mısır'ın ardından Ürdün, İsrail, Filistin, Türkiye, Lübnan ve Suriye'ye gidecek.

Ban'ın, büyük bir olasılıkla 16 Ocak Cuma günü Ankara'da olması ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayip Erdoğan ile görüşmesi bekleniyor.

Mansur: İsrail uluslararası hukuk kurallarını çiğniyor

Filistin yönetiminin BM temsilcisi Riyad Mansur, gazetecilere yaptığı açıklamada, BM Güvenlik Konseyi'nin ateşkes çağrısında bulunan 1860 sayılı kararının "bağlayıcı" olduğunu vurgulayarak, başta BM üyesi ülke İsrail olmak üzere, tarafların karara uymaları gerektiğini söyledi.

Mansur, BM'deki en büyük grup olan Bağlantısızlar Hareketi'nin Güvenlik Konseyi'ne İsrail'in Gazze'deki askeri faaliyetlerini sona erdirmesini sağlama yönünde baskı kurmaya devam edeceğini belirterek, 192 üyeli BM Genel Kurulunun da yine Gazze'deki durumla ilgili olarak toplanabileceği mesajını verdi.

Mansur, bir soru üzerine, kendi hükümetiyle İsrail hükümeti arasında herhangi bir temas bulunmadığını söyledi. İsrail'in "orantısız güç" kullandığını, uluslararası hukuk ve insani hukuk kurallarına aykırı davrandığını belirten Mansur, hem Genel Sekreter Ban'ın hem de Cenevre'deki İnsan Hakları Konseyinin, İsrail'in faaliyetleriyle ilgili olarak bağımsız soruşturma yapılmasını istediklerini anımsattı.

Mansur, bir başka soruyu yanıtlarken, BM Ana Sözleşmesinde (BM Şartı) Güvenlik Konseyi kararlarına uymayanlara yönelik konseyin çeşitli önlemler almasının da mümkün olduğunu söyledi.

Hamas heyetinin Mısır'da ateşkes görüşmeleri devam ediyor

Filistinli Hamas örgütünün temsilcilerinin, Mısırlı istihbarat yetkilileriyle Mısır'ın ateşkes önerisini görüşmeye yeniden başladığı bildirildi. Yetkililer, Gazze'den gelen heyete, Hamas'ın Suriye'nin başkenti Şam'daki temsilcilerinin de katıldığını belirtti.

Kahire'deki görüşmelere Gazze'den Salah Bardavil, Cemal Ebu Haşim ve Şam'daki siyasi bürodan Muhammed Nasır'ın katıldığı kaydedildi.

Bu arada Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını görüşmek üzere Suudi Arabistan'a hareket ettiği bildirildi.

Mısırlı yetkililer, Mübarek'in Kral Abdullah'ı, "Hamas'ı İsrail'le ateşkese ikna etme çabaları" konusunda bilgilendireceğini söyledi.

Mübarek'e Mısır istihbarat şefi Ömer Süleyman'ın da refakat ettiği ifade edildi. Hamas'la görüşmeleri Süleyman'ın yardımcılarının yürüttüğü kaydedildi.

Lübnanlı siyasi kaynaklar, İsrail'in 18 gündür saldırı düzenlediği Gazze'de ateşkes sağlanması için Mısır'ın ortaya koyduğu önerilere Hamas'ın sıcak bakmadığını bildirmişti.

Bazı kaynaklar, Hamas'ın ilan edilecek bir ateşkesin kısa süreli olmasını, belirli bir zaman dilimini kapsamasını ve ateşkes yürürlüğe girerken aynı zamanda İsrail askerlerinin çekilmeye başlamasını istediğini belirtmişti.

Hamas: Mısır'ın ateşkes önerisiyle ilgili ciddi gözlemlerimiz var

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki saldırı ve çatışmaların durması için Mısır'ın girişimiyle hazırlanan ateşkes önerisiyle ilgili "önemli gözlemleri" olduğunu açıkladı.

Hamas yetkilisi Musa Ebu Marzuk, El Cezire televizyonuna yaptığı açıklamada, herhangi bir ateşkes önerisinin, örgütün, İsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilmesi ve geçiş noktalarının tamamen açılması yönündeki taleplerini karşılaması gerektiğini belirterek, bu girişimi kabul edeceklerse, bunun, başından beri belirledikleri ilkeler temelinde olacağını kaydetti.
Ebu Marzuk, Hamas'ın ateşkes önerisini kabul etmesinden önce metinde değişiklikler yapılması gerektiğini ifade etti.
 

İsrail ordusu: Ürdün sınırında devriye gezen askerlere ateş açıldı

İsrail-Ürdün sınırında devriye gezen İsrail askerlerine ateş açıldığı bildirildi. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, İsrail askerlerinin üzerine bir veya daha fazla silahlı kişilerce ateş açıldığı belirtildi. Açıklamada, olayda İsrail askerlerinin kayıp vermediği ifade edildi. Olayın ayrıntıları hakkında açıklamada bulunulmadı.

İsrail ile Ürdün arasında 1994 yılında imzalanan barış anlaşmasının ardından İsrail-Ürdün sınırında durumun genellikle sakin olduğu biliniyor.

Mısır ve Suudi Arabistan acil ateşkes istedi

Mısır ve Suudi Arabistan, Gazze Şeridi'nde acil ateşkes çağrısında bulundular. Suudi Arabistan Resmi Haber Ajansı SPA'nın haberine göre, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in, Riyad'da Suudi Arabistan Kralı Abdullah ile görüşmesinden sonra yapılan ortak açıklamada, ''Mısır ve Suudi Arabistan tarafları, acilen ateşkes yapılması ve Hüsnü Mübarek'in başlattığı girişimin tümüyle uygulanması konusunda görüşbirliğine varmışlardır'' denildi.

Açıklamada, Suudi Arabistan ve Mısır'ın, Kuveyt'te yapılacak Arap Birliği zirvesine katılacakları da bildirildi. Katar, Arap Birliği'nin 17 Ocak Cuma günü acilen toplanmasını istemişti.

Gazetecilerden Gazze şeridine girme girişimi

17 gazeteci ve basın özgürlüğü savunucusu, Mısır'dan Gazze şeridine girme girişiminde bulundu. İsrail Yüksek Mahkemesi'nin, hükümetten yabancı gazetecilerin Filistin topraklarına savaşı izlemek üzere girmesine izin vermesi yolundaki kararına rağmen gazetecilere uygulanan yasağı delmek isteyen grup, bu akşam otobüsle Refah Sınır Kapısı'na geldi ve Gazze tarafına girmek istedi. Ancak girişim başarısız oldu ve gazeteciler, geceyi Mısır'ın El Eriş kasabası yakınlarında otelde geçirmeye karar verdiler.
Gazeteci grubundan Robert Menard, ''Umutluyuz'' dedi ve yarın sınırı geçmeyi tekrar deneyeceklerini söyledi. Menard, ''Mısır hükümeti bırakır da geçersek, İsrail'den farklı olduğunu göstermiş olur'' diye konuştu.

60 kadar uluslararası medya kuruluşu, basın mensuplarının, Gazze şeridine girerek savaşı izlemelerine izin verilmesi için geçen hafta İsrail'e çağrıda bulunmuştu.