Demirtaş'tan Belçika'daki operasyonlara tepki

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş yaptığı açıklamada, Belçika polisinin Roj TV'ye yönelik düzenlediği operasyonu ve gözaltıları değerlendirdi. Bu operasyon ve gözaltıların, Türkiye'de Kürt siyasetine yönelik tasfiye anlayışından vazgeçilmediğini ortaya koyduğunu savunan Demirtaş, "Yakın zamanda Kürtlerin diyaloga ve yumuşamaya yönelik çağrılarının bu şekilde ciddi bir operasyonla cevaplandırılması çok büyük bir tarihi hatadır" dedi.

Hükümetin çok büyük bir diyalog fırsatını geri teptiğini savunan Demirtaş, baskınların Türkiye'deki operasyonlarla organize bir şekilde yapıldığının açıkça görüldüğünü söyledi.

Türkiye'de 'Kürt siyasetçilere yönelik başlatılan tasfiye operasyonları'nın Avrupa'da da yürütüldüğünü belirten Demirtaş, "Umut ediyoruz ki bu gözaltılar tutuklanmayla sonuçlanmaz ve oradaki Kürt siyasetçiler ve Kürt kurum temsilcileri derhal serbest bırakılır" diye konuştu.

"Belçika Büyükelçiliği nezdinde girişimde bulunduk"

Belçika hükümetine çağrıda bulunan Demirtaş, BDP bürosuna yapılan baskını da kınadı. Demirtaş, Mardin Milletvekili Emine Ayna'nın incelemelerde bulunduğunu, kendilerinin ise Türkiye'de Belçika büyükelçiliği nezdinde girişimlerini sürdürdüklerini ve randevu talep ettiklerini ifade ederek, operasyonların Kürt halkına yönelik saygısız bir yaklaşım olduğunu ifade etti. Kürt halkının bunu kabul etmeyeceğini ifade eden Selahattin Demirtaş, halkın buna karşı demokratik tepkisini her alanda göstereceğini kaydetti.

"Basın özgürlüğü ihlal edildi"

Demirtaş, 'Avrupa'da başlayan ve asıl ayağı Türkiye'de yürütülen tasfiye operasyonu'nun kesinlikle boşa çıkarılacağını ifade ederek şunları söyledi:
"Roj Tv gibi çok dilli, çok kültürlü yayın yapan bir televizyonun bu şekilde baskı altına alınması ne Avrupa, ne de evrensel hukuka uygundur. Basın özgürlüğü açıkça ihlal edilmiştir. Kürtler uluslararası pazarlıkta malzeme konusu edilmiştir. Bu Kürtlere yönelik hakaretvari bir yaklaşımdır. Kürtler bunu tarih boyunca kabul etmedi. Bugün de kabul etmeyecektir. Bütün dünyanın bunu bilmesi lazım. Biz siyasetçilerimiz ve kurumlarımızla dayanışma içerisinde olmaya devam edeceğiz. Halkımızı da bu dayanışmaya her yerde güçlü bir şekilde desteklemeye bir kez daha çağırıyoruz."