"Deniz Gezmiş'in adı sadece referandum içinmiş"

DİSK yaptığı yazılı açıklamada, üniversite öğrencilerine yapılan saldırıya yönelik açıklamalarda bulundu. Açıklamada, "Üniversite öğrencilerinin demokrasi, eşitlik, özgürlük, bilimsel eğitim taleplerine verilen şiddet dolu yanıt, AKP Hükümetinin kendisinin ileri demokrasi'den ne anladığını bir kez daha göstermiş oldu" dedi.

Çelebi, AKP hükümetinin şiddet uygulamalarının yabancı olmadıklarını bunların daha önce de yaşandığının altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tuzla'da yaşanan işçi cinayetleri, 2 yıl önceki 1 Mayıs görüntüleri, tutuklanan, işten atılan sendikacılar, okulundan uzaklaştırılan gençler, kapatılmak istenen sendikalar, insanları sefalete terk eden asgari ücret.Bunları daha da çoğaltabiliriz."
 

"Tüm yetkililer hakkında derhal soruşturma başlatılmalıdır"

DİSK'in açıklamasında polis şiddetini orantılı ya da orantısız diye tartışmanın bile demokrasi ayıbı olduğunu vurgularken, "Üniversiteli genç arkadaşlarımızın mağduriyeti sadece polis şiddetinin cinsiyetçi karakterini toplum önünde gözler önüne sermemiş, aynı zamanda erkek egemen zihniyetin baş temsilcisi AKP hükümeti olduğunu bir kez daha tescillemiştir. Öğrencilere yönelik şiddet kullanımından sorumlu olan tüm yetkililer hakkında derhal soruşturma başlatılmalıdır" ifadelerine yer verdi.
 

"Sen kim 12 Eylül'e karşı olmak kim?"

Açıklamada Çelebi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın referandum öncesi mecliste Deniz Gezmiş ve Erdal Eren için döktüğü gözyaşlarının sadece referandum için olduğunu iddia etti. Çelebi sözlerini şöyle sürdürdü:
"12 Eylül'e karşıyım diyen iktidar, 12 Eylül ürünü YÖK'e karşı dosya vermek isteyen gençlere cop ve gaz ile saldırı emri verilirken gerçek yüzünü sergilemiştir. Sen kim 12 Eylül'e karşı olmak kim? Mavi Marmara Gemisine yapılan saldırı ile dün gençlere yapılan saldırı arasında hiç fark yoktur. Silahsız gençlere gaz, cop ile saldırmak İsrail vahşetinden az değildir."