"En büyük arzum mahalleliyle kurulacak yapıcı diyalog"

Beyoğlu Sanatseverler Derneğinde, Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği ve Sanat Galerileri Derneğinin yaptığı ortak basın açıklamasında konuşan Bedri Baykam, önceki gece Tophane'de bulunan sanat galerilerine yönelik saldırının, Türkiye'de demokrasiye, çok sesliliğe ve özgür düşünce ifadesine yönelik ağır bir tehlikenin varlığına işaret olduğunu öne sürdü.

Bundan 17 yıl önce Sivas olaylarını hatırlatır bir şekilde tekbir getiren 40-50 kişilik bir grubun ''galerilerin kapılarının önünde içki içilmesini istemedikleri'' bahanesiyle galeriye saldırdıklarını, camlarını kırdıklarını ve 5 sanatseveri yaraladıklarını söyleyen Baykam, ''Yalnız sanata değil, Türkiye'nin barış ve huzuruna gölge düşüren, kabul edilemez, çirkin ve vahim bir olaydır. Faillerin derhal bulunması ve cezalandırılması, ilçe emniyet amirinden Cumhurbaşkanı'na kadar tüm yetkili kurumları ilgilendiren bir sorumluluktur'' diye konuştu.

Baykam, bu olay yaşanmadan önce Tophane ile ilgili bazı internet sitelerinde adeta suçun altyapısının oluşturulduğunu, galeriler hakkında tehditkar ve şiddete davet eden yazıların yayınlandığını ileri sürerek, şunları kaydetti:

''Tüm bu veriler de olayın iddia edildiği gibi basit bir anlık asayiş sorunu olmadığını göstermektedir. Olay, galerilerin sürekli içkiyle kaldırımları işgal etmesiyle ilişkilendirilemez. Kaldı ki sanat ortamları, gittikleri her bölgeye medeniyet, değer ve dostluk taşır. Sergi açılışlarına gelen insanlarımız da iddia edildiği gibi mahalle halkını rahatsız edecek tavırlar sergilemez. Bizler polis değiliz, kimin suçlu veya suçsuz olduğunu bilemeyiz. Bildiğimiz tek şey, acımasızca sanatseverlere ve sanatçılara saldıran bu organize grubun yadsınamaz varlığıdır. Bu suçlular hüküm giymezse, bundan güç alarak tehlikeli heveslerini tekrarlama girişiminde bulunabilecektir.''

''En büyük arzumuz, Tophane'de bulunan galerilerin mahalle halkıyla tekrar en sakin ve yapıcı diyaloglara girebilmesi. Ayrıca her iki kesime de çok yararlı bir ilişkinin huzur içinde tekrar başlayabilmesidir'' diyen Baykam, kendilerinin ne Tophane ne de başka bir semtin sakinleriyle hiçbir sorununun olmadığını, halkın kendilerinin atardamarı olduklarını vurguladı.

Hiç kimsenin bu olayları muhafazakarlıkla da açıklayamayacağını öne süren Bedri Baykam, sözlerini ''Gönül ister ki Türkiye'yi idare edenler bu olayın ertesi günü bir basın toplantısı veya demeçlerle konunun üzerine gitsinler. Bu tavrı görememiş olmak düşündürücüdür. Herkesin özellikle son aylardaki kampanyalarda AB standartlarında demokrasi, hoşgörü, farklı kültür ve yaşam tarzlarına saygıdan bahsettiği bir ortamda buna bir anlam veremedik'' diye tamamladı.