Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'ndan 'zam' açıklaması

Bakan Alaboyun, serbest bırakılan Türk işçileri konusunda, “Biliyorsunuz 16 tane işçimiz Irak'ta tutsak olarak tutluyordu. Bu sabah onun sevinçli haberini aldık, 16'sı da serbest bırakıldı. Geçmişten bu tür sorunları bu coğrafyada çok yaşadık. Biliyorsunuz dışişleri mensuplarımızda uzun süre IŞİD elinde tutuldu ve yoğun çabalar sonucunda onlar bırakıldı. Şu an ilgili birimlerimiz bununla ilgili yoğun çaba içerisinde Türkiye'ye sağ salim getirilmeleri ve ailelerine kavuşturulmaları konusunda…" dedi.

“Elimizdeki veriler ve maliyetler açısında yakın bir gelecekte bir zam öngörmüyoruz"
Ali Rıza Alaboyun, doğalgaz ve elektrik zammı konusunda, “Serbest piyasa ekonomisi şartları içerisinde fiyatlar yükselebilecek de, alçalabilecek de. Ama mevcut elimizdeki veriler ve maliyetler açısında yakın bir gelecekte bir zam öngörmüyoruz. Serbest piyasa ekonomisi çok önemli petrol fiyatlarına bağlı olarak, doğalgaz fiyatlarımız da üçer aylık dönemlerde yenilenmesi söz konusu. Bundan kaynaklanan fiyat indirimi de olabilir, dolar ve piyasadaki şartlara göre fiyat artışı da olabilir. Artık serbest rekabet ortamında bunu değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.

“Seçim güvenliği konusunda daha önce enerji ile ilgili birçok spekülasyonlar yapıldı"
Bakan Alaboyun seçim güvenliği konusunda da değerlendirmelerde bulunarak şunları kaydetti:
“Seçim güvenliği konusunda daha önce enerji ile ilgili birçok spekülasyonlar yapıldı. Benzer şeylere meydan vermemek için bir çaba içerisindeyiz. Bunu da mümkün olduğu kadar sizlerle paylaşıyoruz. Seçimlere bir hafta kala tamamen bakım onarım ekiplerinin izinlerini kaldırıyoruz. Onlar yoğun bir çaba içerisinde elektriğin seçim güvenliği açısından çaba sarf ediyorlar"

“25 Ekim'de sona erecek olan bir ileri saat uygulaması vardı, onu 2 hafta öteliyoruz''
Bakan Alaboyun saatlerin geri alınmasının seçim sonrasına bırakılması konusu da da açıklamalarda bulunarak, “25 Ekim'de sona erecek olan bir ileri saat uygulaması vardı. Onu 2 hafta daha öteliyoruz. Amacımız burada tamamen gün ışığından daha fazla yararlanıp, seçimin daha güvenilir bir ortamda yapılmasını sağlamak. Güneydoğu'da biliyorsunuz saat dörtte sandıklar kapanıyordu. Sandıkların kapandığı Hakkari'de saat dördü çeyrek geçe hava kararıyor 1 Kasım'da. Yani 15 dakikalık bir süre var. Biz bunu eğer iki hafta ötelersek 17.15'de hava kararmış olacak. Dolayısıyla gün ışığından yararlanmış olacağız. Buradaki enerji tasarrufu değil amaç. Küçük çaplı tasarrufumuz oluyor ama seçim güvenliğine yönelik önemli bir karar bu. Bakım onarım açısında dört tane helikopterimiz var, sürekli denetliyorlar. Çok ileri teknoloji ile, çok uzaktan algılama ile infrared ışınlarla sıcak bölgeleri veya sorunlu bölgeleri tespit edebiliyoruz. Enerji kaçağının olduğu yerlerdeki odaklaşmayı tespit edebiliyoruz ve oralara müdahale daha çabuk olabiliyor. Pazar günü de 'canlı bakım' dediğimiz bir yöntemi uygulayacağız yani elektrik hatları kesilmeden… Biliyorsunuz bir yerde bir sorun olduğunda önce elektrik hatları kesiliyordu. Bakım onarım yapıldıktan sonra elektrik hatlara yeniden veriliyordu. Önce pilot bir bölge olarak başlayacağız. Daha sonrada bunu Türkiye geneline yaygınlaştırmayı düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.

“Kıbrıs'daki doğalgazında bir noktadan sonra ister istemez Türk'lerle paylaşmak durumundalar"
Bakan Ali Rıza Alaboyun, Güney Kıbrıs'ın doğalgaz arama çalışmaları konusunda da değerlendirmelerde bulunarak, “Kıbrıs konusunda umdukları düzeyde bir rezerv bulunmadığı konusunda haberler geliyor. Fakat o coğrafyada özellikle Mısır ve İsrail'in bulunduğu bölgelerde bir doğalgaz kaynakları var. Bunlarında bölgeye bir barış getireceği kanaatindeyim ben. Kıbrıs'daki doğalgazın da bir noktadan sonra ister istemez Türklerle paylaşmak durumundalar. Bunu eğer Avrupa'ya satmak istiyorlarsa, geçiş güzargahı Türkiye, başka bir yoldan nakledebilme imkanları da yok. Türkiye'de hali hazırda bir altyapı var, insan sermayesi oluştu, bir birikimde oluştu. Kıbrıs ile ilgili en son nedir bilmiyoruz, bildiğimiz tek şey umduklarını bulamadıkları yönünde ama oradaki bulunacak bütün enerji Kıbrıs halkının tamamına aittir. Türkler ve Rumların, bunun böyle bilinmesinde fayda var" şeklinde konuştu.