Ergenekon sanığı: El bombasını polis verdi

Ergenekon davasının tutuklu sanığı Bedirhan Şinal, savunmasında "Polis bana Cumhuriyet gazetesine atmam için el bombası verdi" dedi.

Ergenekon sanığı: El bombasını polis verdi
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 26.04.2013 - 11:24

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 66'sı tutuklu 275 sanıklı "Ergenekon" davasının 288. duruşması 29 Nisan Pazartesi gününe ertelendi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, Tuncay Özkan, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 38 tutuklu sanık katıldı.

Duruşmada, "Odatv" davasından tutuklu yargılanan Yalçın Küçük'ün de aralarında bulunduğu 4 tutuksuz sanık da hazır bulundu.

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Ankara GATA'da tedavi gören Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, emekli Tuğgenaral Levent Ersöz ile Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu'nun da aralarında bulunduğu 28 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi.



"Polisler bana suç işleme özgürlüğü tanıdı"

Duruşmada esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunmasını yapan Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli atılması dosyasının tutuklu sanığı Bedirhan Şinal, 3 yaşındayken annesinin uyuşturucu komasından öldüğünü ve sevgiye muhtaç şekilde yaşadığını belirterek, okula devam etmeyip ülkü ocaklarına takıldığını söyledi. İlk suçunun, 2006'da 15 yaşındayken okul müdürünün arabasına ses bombası patlatması olduğunu ifade eden Şinal, emniyetin içindeki bir yapı tarafından kullanılmaya başlandığını, bu kişilerin aynı zamanda kendisini işlediği suçlardan da kurtardığını anlattı. Kendisine suç işleme özgürlüğü tanındığını, adam yaralama, gasp gibi çok sayıda suçu olmasına rağmen sabıkasına az sayıda yansıdığını belirten Şinal, 2006'da polislerin yaşını büyüterek 15'ten 21'e çıkardığını ifade etti.

"Polis, Cumhuriyet gazetesine atmam için el bombası verdi"

Şinal, "Polis bana Cumhuriyet gazetesine atmam için el bombası verdi. Önce kabul ettim, 'insanlara zarar veremeyeceğimi' belirterek, sonradan vazgeçtim. Gazeteye molotofkokteyli attım" şeklindeki iddialarını tekrarladı. Bedirhan Şinal, hakkındaki kararın kemik yaşı tespit edildikten sonra verilmesini istedi. Duruşma, Şinal'ın beyanlarının alınmasıyla devam ediyor.

Balbay ve Haberal açıklaması

Bu arada, Mustafa Balbay ile Mehmet Haberal, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, milletvekili seçilmelerinden bu yana yaklaşık 2 yıl geçmesine rağmen halen tutuklu yargılandıklarını belirtti. Tutuklu kalmalarına gerekçe gösterilen suç isnatlarının Anayasa'da her ferde tanınan "haberleşme, düşünce, kanaat, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti, sivil toplum faaliyetleri, toplantı ve gösteri yürüyüşünde bulunma hakkı ile siyasi parti kurma faaliyeti" olduğunu kaydeden Balbay ve Haberal, bunların içinde cebir ve şiddet olmadığını aktardı.

Balbay ve Haberal, "İnanıyoruz ki, demokrasimizin ve Meclis'in üzerindeki bu ayıp kaldırılacak, milli iradenin tutsaklığı son bulmuş olacak, ülkemizin uluslararası düzeydeki itibarı yükselecek, bu şekilde bizim de TBMM'de yer alarak milletimize hizmet etmemizin önü açılacaktır" ifadelerini kullandı.

 

Müjdat Gezen: "Bana böyle şeyler dokunuyor"

Davanın bugünkü duruşmasının öğleden sonraki oturumunu izleyen tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen, duruşma salonunun önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, bugünkü duruşmaya katılmayan tutuklu sanıklardan İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'i cezaevinde ziyaret ettiğini söyledi.

Gezen, Perinçek'in eski arkadaşı olduğunu, duruşmaya da Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'ı görmek için geldiğini ifade ederek, "Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay ile duruşma salonunda bağırarak konuştum" dedi.

Mustafa Balbay'ın cezaevinde "Yargıtatör" adlı tiyatro oyunu yazdığını anımsatan Gezen, Balbay'ın oyunu Rutkay Aziz, Levent Kırca ve kendisi gibi tiyatrocuların sahnelemesini istediğini anlattı.

Balbay ile tam olarak görüşemediklerini dile getiren Gezen, davayla ilgili olarak da "Güzel, iyi duruşmaların olduğu ya da duruşmaların hiç olmadığı günler diliyorum. Türk toplumu için yeni bir anayasayla mı, yeni bir düzenlemeyle mi, nasıl olacaksa? Özgürlüğün ne demek olduğunu hepimiz biliyoruz ama özgürlüğün olmadığını 12 Eylül'den önce ve sonra cezaevinde yatmış olmaktan dolayı daha iyi biliyorum. O yüzden bana böyle şeyler dokunuyor" diye konuştu.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler