'Gecikmiş olduğunu bile düşünüyorum'
BDP İstanbul Milletvekili Uras, aralarında emekli ve muvazzaf askerlerin de bulunduğu 163 sanık hakkında çıkarılan tutuklama kararını değerlendirdi ve "Gecikmiş olduğunu bile düşünüyorum. İlk haberler çıktığında bu ülkenin aydınları suç duyurusunda bulunmuşlardı" dedi.
BDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, Samanyolu Haber TV'deki katıldığı Öğle Arası programına Balyoz Davası'ndaki son gelişmeleri değerlendirdi. Aralarında emekli ve muvazzaf askerlerin de bulunduğu 163 sanık hakkında çıkarılan tutuklama kararına Uras, "Gecikmiş olduğunu bile düşünüyorum. İlk haberler çıktığında bu ülkenin aydınları suç duyurusunda bulunmuşlardı" dedi. Uras, muhalefetin davalara karşı tutumunu da eleştirdi ve şöyle dedi: "İster üniformalı olun ister üniformasız olun bu ülkenin vatandaşlarından farkınız yok. Hukuka ve demokrasiye uygun olmayan müdahaleler yaptığınıza ilişkin iddialar varsa herkesin bu toplumda ve adalet önünde eşit olmaya alışması gerek. Türkiye'de hala anayasanın demokratikleşmesi karşısında ciddi dirençlerle karşılaşıyoruz. Her konuda konuşuyorlar. Çok söz yalansız olmaz diye bir laf vardır. Fiilen bir şeyler yapmaya geldiğinde sıra, darbecilerin yanında yer aldıklarını görüyoruz. Kılıçdaroğlu'na bakıyoruz Balyoz'la ilgili çok tedirgin olduğunu söylüyor. Tedirgin olacaksak gerçeklerin ortaya çıkmamasından tedirgin olmalıyız. Anamuhalefet partisi hukuksuzluğu meslek edinenlere karşı bir kalkan olmayı marifet sanıyor."
'Tabii ki siyasi bir dava. Tapu kadastro davası değil'
Ergenekon davasını "siyasi" olarak değerlendirenleri de eleştiren Uras, konuşmasını şöyle tamamladı: "Darbecilerin, çetelerin üzerine gitme siyasi bir muhteva içeriyor mu, tabii ki içeriyor. Bu tapu kadastro davası değil. Tabii ki siyasi bir dava. Siyasi bir dava olmasında da bir mahsur bulunmuyor. Ama insanların kendini savunma hakkına tabii ki halel gelmemeli; hukukun üstünlüğüne uyulmalı ama biz içeriğe bir türlü giremiyoruz. İçeriğe girdiğinizde Türkiye'nin geleceğini bloke etmeye yönelik çok vahim iddialar var. Sonuçta göreceğiz ki bütün bunlar ortaya çıktığında Türkiye eşik atlayacak. Bunun karartmasını yapmak fiilen suça ortak olmaktır. Halki eyleme, isyana teşvik etmek, mahkemelere 50 bin kişi yığmaya çalışmak... Bütün bunların ben masumane olduğunu düşünmüyorum. Uyumakta olan Ergenekon birimlerini harekete geçirme sinyali olarak değerlendiriyorum. Seçimlere doğru giderken özel olarak bu tür provokasyonlara ilişkin toplumun çok duyarlı olması gerekli. Bu davada sonu kime giderse gitsin sonuna kadar irade gösterilmeli. İstedikleri kadar kalkan olsunlar, istedikleri kadar gönüllü avukatlığını yapsınlar bu yokuş aşağı giden bir süreç. Türkiye'nin geleceği demokrasi ve özgürlükler alanı. Bu davalardan kaygı duymayı bırakın bir an önce çözülsün ve Türkiye tortularından kurtulsun."
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu