Gökçek: Kimya üretimleri Ankara dışına

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Belediye Meclisinin ilk toplantısında Ankara'daki tüm kimya üretimlerinin şehir dışında bir sanayi bölgesine toplama konusunu gündeme getireceklerini bildirerek, ''Kendilerine altı ay gibi bir süre vereceğiz ve altı ay sonra bu çeşit müesseselerin şehir içinde olmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Niyetimiz bu'' dedi.

Gökçek: Kimya üretimleri Ankara dışına
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 05.02.2011 - 15:30

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, ''Kimse Yok Mu'' derneğinin Ankara lojistik merkezinin açılış töreninin ardından gazetecilerin OSTİM'deki patlamalar ilişkin sorularını yanıtladı.

''Patlamada yakınlarını kaybedenlere ev vaadinde bulunduğunun'' belirtilmesi ve konunun detaylarının sorulması üzerine Gökçek, patlamalarda hayatını kaybedenlerin büyük çoğunluğunun evli, çocuklu ve fakir aileler olduğunu ifade etti.

Konuyla ilgili salı günü belediye meclisini toplayacaklarını bildiren Gökçek, ''İnşallah alacağımız kararla, patlamada hayatını kaybeden evli, dar gelirli vatandaşlarımıza Mamak'ta 2 bin tane sosyal konutlardan vermeyi planlıyoruz, belediye meclisimizin kabul etmesi halinde. İnanıyorum ki oybirliği ile geçer'' diye konuştu.

Patlama sonrası yaptığı açıklamaların özellikle organize sanayi bölgesi yönetimi tarafından tepki çektiğinin belirtilmesi üzerine de Melih Gökçek, organize sanayi bölgelerinde ruhsatın ve denetimin organize bölgelerin kendileri tarafından yapıldığına işaret etti.

Gökçek, şöyle konuştu:
''Her gün yüz yüze olan küçük bir camianın birbirlerinin hakkından herhangi işlem yapabilmesi fiziken mümkün değil. Esnaf her gün yüz yüze bakıyor. Onun için burada denetim maalesef sıfır. Bu işlerin en büyük nedeni denetimsizlik. Dikkat edin alınan ruhsatlarla yapılan işler aynı değil. Yönetim yetkisi kendisinde olan makam denetlemeyince ne olacak adam usule bir ruhsat alıyor, ondan sonra işine devam ediyor. Önemli değil ki. Mühim olan ruhsatı aldıktan sonra hangi işin yapılıp yapılmadığını kontrol etmek suretiyle ona göre tedbirlerin alınması. Organize sanayi bölgelerinde bu yapılmıyor.''


"Davul sırtlarında, tokmak ellerinde"

OSTİM Başkanı Orhan Aydın'ın ''Belediye gerekli desteği vermiyor'' şeklinde açıklamalar yaptığını hatırlatan Gökçek, ''Yasa var. Yasada bütün altyapı kendileri tarafından yapılıyor, belediyenin hiçbir müdahale yetkisi yok. Suda, elektrikte, gazda, asfaltta, kaldırımda, yeşilde hiçbir yetkimiz yok, denetimde hiçbir yetkimiz yok, ruhsat vermede hiçbir yetkimiz yok. 'Belediye bize yardımcı olmuyor' deniyor. Davul onların sırtında, tokmak onların elinde. Diyorlar ki 'gelin bir de siz davul alın bir de tokmak alın' bizim yetkimiz yok ki'' diye konuştu.

İkinci patlamanın olduğu bölgede kaçak mazot, boya ve tiner üretildiği ile ilgili iddiaların bulunduğunun anımsatılması ve ''Ancak Zafer Çağlayan böyle bir şeyin söz konusu olmadığını her iki işletmeciyi de yakınen tanıdığını söyledi ancak sizin söylediklerinizle farklı noktaya gelindi'' sözleri üzerine Gökçek, kendisinin o bölgede kaçak mazot imalatı olduğu yönünde direkt bir sözünün bulunmadığını ifade etti.

OSTİM ve İvedik Organize Sanayi Bölgelerinde boya ve tiner üreticilerinin bulunduğunu anlatan Gökçek, şunları kaydetti:
''Bunlar bu ruhsatı aldıktan sonra gidip bakanlıktan solvent alıyorlar. Bunların her birinin ayrı ayrı solvent kapasitesi var. Örneğin burası senede 20 ton boya üretir diyor ona göre solvent alıyor. Maalesef buraların hepsi demiyorum büyük ekseriyeti boya üreteceği yerde, tiner üreteceği yerde solvent ile ince yağı daha da seyreltiyor ve mazot haline getirip 1 lirayı mal edip 2,5 liraya satıyor. 3,5 liralık mazot karşısında özellikle kamyonlar bu mazotu kullanıyorlar. Bu artık Ankara'daki bazı kişiler tarafından meslek haline getirilmiş vaziyette. Bu çok tehlikeli. ''


"Mahkeme elimizi kolumuzu bağlamazsa..."

Gökçek, belediye meclisinin ilk toplantısında bu konunun gündeme getireceklerini bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Tüm kimya üretimlerini Ankara dışında bir sanayi bölgesine toplayacağız. Sanayi bölgesinde tabi kimya ürünleri üretimi olduğu zaman bunun belli şartları var. Örneğin yapacağınız binaların birbirlerin uzaklığı, yaklaşım mesafeleri var. Ayrıca binada alınacak yangın tedbirleri var. Allah korusun bir patlama olursa her şeye rağmen sadece ve sadece o binaya zarar verecek tarzda alınan önlemler var. Bu bütün dünyada bu, bu tarzda. Biz de bunu Ankara'da mutlaka gerçekleştireceğiz ve kendilerine altı ay gibi bir süre vereceğiz ve altı ay sonra bu çeşit müesseselerin şehir içinde olmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Niyetimiz bu.''

Melih Gökçek, mahkeme kararlarının kendi yaptıkları çalışmalarının ellini kolunu bağladığını ifade ederek, Ankara'daki oto galerilerinin kent dışına çıkarılmasıyla ilgili belediye meclisi kararının ardından yürütmeyi durdurma kararının çıkarıldığını anımsatarak, ''Yani mahkemeler, kendi bizim yerimize idare ediyor'' diye konuştu.

Gökçek, bu tarzdaki işletmelerin kent dışına çıkartılması konusunda karar almalarının ardından mahkemelerin ''Hayır bunlar kent dışına çıkamaz'' demesi haricinde bu konuda kararlı olduklarını söyledi.

Denetim yetkisinin belediyelere geçmesi konusunda yıllardır girişimde bulunduğunu dile getiren Gökçek, ''Ancak bu konuyu başkalarına anlatabilmek maalesef mümkün olmuyor. Bu Türkiye için büyük bir yanlıştır. Bir kere bütünlüğü bozan bir olaydır. Belediye yetkileri, 50 tane ayrı yere dağıtılmaz, bir yerde olur. Yani belediye diye bir müessesesi varsa Türkiye'nin, o yapar bu işi. O yapamıyorsa belediyeleri kaldıralım. Hayır organize sanayilerine biz ayrı yetki veririz. Yetki verirseniz böyle olur...'' dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon