Hatay'ın geleneksel tatlarını öğreniyorlar
Yüzyıllardır sayısız medeniyete ev sahipliği yapan Hatay, hoşgörü sembolü olması, tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra mezelerinden yemeklerine ve tatlılarına kadar farklı damak tatlarıyla da turistlerin ilgisini çekiyor.
Kent merkezinde turistlere hitap eden çok sayıda lokantanın yanı sıra Harbiye mesire yerinde bulunan onlarca turistik tesiste, masaları donatan mezeler mideye olduğu kadar göze de hitap ediyor. Her mezenin tadına bakmak isteyenlerin midelerinde ana yemeğe yer bırakmayan Hatay sofralarına bir kez oturanlar tattıkları bu damak zevkinden bir daha vazgeçemiyorlar.
Nohut ve tahinin karıştırılmasıyla hazırlanan humus, kıyma et ile baharatların karışımıyla hazırlanan tepsi ve kağıt kebabı, kadayıf ve peynirle hazırlanan tescilli Antakya künefesi başta olmak üzere onlarca meze, yemek ve tatlı çeşidiyle ünlü Hatay, bu zenginliği ile turizmini taçlandırmakla kalmayıp, geliştirerek, daha iyi noktalara taşımayı hedefliyor.
Antakya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) da, kente özgü yemekleri gelecek kuşaklara geleneksel tadıyla aktarmak için çalışma başlattı. ATSO tarafından hazırlanan AB destekli proje kapsamında Hataylı kadınlar, kent turizminin önemli ayaklarından olan geleneksel yemeklerin hazırlanışını aslına uygun olarak uygulamalı öğreniyorlar.
ATSO Başkanı Hikmet Çinçin, Arap mutfağının yanı sıra Fransız mutfağının özeliklerinin de bulunduğu kentin farklı yöresel lezzetlerini tanıtmak için çaba harcadıklarını söyledi. Çinçin, ''hoşgörü kenti Hatay'ın tarihi ve doğal güzelliklerini yeme içme turizmi ile taçlandırdıklarını'' belirterek, şunları kaydetti:
''Bu zenginliğin değerlendirilmesi amacıyla, İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı kapsamında hazırladığımız, Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu'nun ortağı olduğu ''Yöresel Mutfak Sanatları Merkezi'' projesinin Avrupa Birliği'nden onay almasının ardından çalışmaları fiilen başlattık.''
Eğitimli aşçılarla turizme katkı
Çinçin, 348 bin Avro hibe desteği aldıkları proje kapsamında 81 ev kadınına eğitim vermeye başladıklarını belirterek, şöyle devam etti: ''Projeyle 18-35 yaş arasındaki 81 kadınımıza kentimizde turizm sektöründe en çok talep edilen aşçılık konusunda eğitiyoruz. Çok sayıda turizm potansiyelini barındıran kentimizin zengin mutfağıyla da adından söz ettiren bir yer olması için çalışıyoruz. Bu kapsamda, bir yıl boyunca uygulamalı olarak yöresel lezzetlerin yapımını öğrenen kadınlarımızın kentimizdeki lokanta ve otellerde iş bulmasını sağlayacağız. Kente gelen turistlere yöresel damak tatlarımızı en iyi şekilde ve aynı kalitede sunmanın yanı sıra bu yemeklerin en geleneksel tadıyla gelecek kuşaklara aktarılmasını istiyoruz.''
Yemek yapımının püf noktalarının yanı sıra projeye katılan kadınlara İngilizce, kişisel gelişim ve iletişim ile girişimcilik, iş ve sosyal güvenlik konularında da eğitimler verildiğini vurgulayan Çinçin, hedeflerinin kentin eğitimli aşçılar vasıtasıyla turizmden aldığı payı arttırmak olduğunu söyledi. Çinçin, kursa gelen kadınlara günlük 8 Avro vererek, bütçelerine de katkı sağladıklarını belirtti.
Proje öğretmeni Nurhan Sağlar ise kursiyerlere kente özgü et yemekleri, mezeler, tatlılar ve hamur işleri konusunda uygulamalı eğitim yaptırdıklarını kaydetti. Yemek yapımına istekli ev hanımlarından seçilen kursiyerlerin kısa sürede profesyonel bir aşçı durumuna gelebileceğini ifade eden Sağlar, 9 ay sürecek kursta önce kentin et yemeklerini yapmayı öğrettiklerini, ilerleyen dönemlerde birbirinden lezzetli mezelerle eğitimin süreceğini sözlerine ekledi.
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu