'İncirlikte nükleer bombalar sığınaklarda muhafaza ediliyor'

CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ, TBMM Genel Kurulu'nda, Dışişleri Bakanlığı'nın 2011 yılı bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada WikiLeaks belgeleri arasında bulunan Almanya'daki ABD Büyükelçisi tarafından Washington'a gönderilen 12 Kasım 2009 tarihli gizli rapora değindi. Raporda, ABD Dışişleri Bakanlığı Bakan Yardımcısı Philip Gordon'un, Alman muhatabına Türkiye'deki İncirlik üssünde ABD'nin nükleer silahlarının mevcut olduğunu açıklayan ifadesi yer aldığına dikkat çeken Elekdağ, şöyle dedi: "Hemen belirtelim ki, İncirlik'te 90 adet B61 tipi taktik nükleer bombanın sığınaklarda muhafaza edildiği, daha önce yayınlanan ABD Hava Kuvvetleri Komutanlığı kaynaklı bilgileri içeren belgelerde açıklanmıştı. Şimdi bu bilgiler doğrulanmış olmaktadır."

'Bu silahları hangi karanlık amaçlara hizmet için konuşlandırıyorsunuz'

Elekdağ, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na, "Ben şimdi Sayın Davutoğlu'na soruyorum, bu silahları hangi karanlık amaçlara hizmet için ülkemizde konuşlandırıyorsunuz?" diye sordu. "Yunanistan Araxos Hava Üssü'ndeki ayni tip nükleer silahları topraklarından çıkarmışken, Türkiye bunları neden hala muhafaza ediyor?" sorusunu yönelten Elekdağ, "Yunanistan'ın yaptığı gibi, bu silahları hemen Türkiye'den def ediniz" dedi.
 

ABD'ye çattı

Konuşmasında terör konusuna da vurgu yapan Elekdağ, "PKK'nın hayatta kalmasını ve vurucu gücünü muhafaza etmesini sağlayan ABD'dir. Amerika'nın, Irak'ı işgal ettikten sonraki dönemde, Türkiye'ye karşı ikiyüzlü bir siyaset uyguladığı artık tamamen açığa çıkmıştır" dedi. ABD'nin, PKK'nin tasfiyesi için gerekli boyutta desteği Türkiye'ye hiçbir zaman vermediğini ifade eden Elekdağ, şöyle dedi: "Özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak bölgesine etkin ve sonuç alacak nitelikte bir kara operasyonunda bulunmasını önlemiştir. Washington'un NATO müttefiki Türkiye'ye karşı böylesine hasmane bir tutum içine girmesinin üç nedeni vardır. Birinci nedeni; tarihte ilk defa olarak Ortadoğu bölgesindeki tüm Kürt örgüt ve faaliyetleri ABD'nin denetim ve kontrolü altına girmiştir. Bu şekilde Washington, icabında bölge jeopolitiğinin dizaynında kullanabileceği müthiş bir diplomatik levyeye sahip olmuştur. Bugünün koşullarında Barzani de, Öcalan da, PKK da, PEJAK da, ABD'nin piyonları konumundadırlar. İkinci neden; Obama yönetiminin, Irak'ın parçalanması durumunda kuzeyde kurulacak bağımsız Kürt devletine yerleşerek, burayı bir askeri üsse dönüştürme ve Ortadoğu stratejisinin önemli bir dayanak noktası yapmayı öngören bir planı bulunmasıdır. ABD'nin Türkiye'ye karşı Kürt kartını oynamasının üçüncü nedeni ise; Obama yönetiminin ABD'nin baş düşmanı olarak gördüğü İran'a, AKP iktidarının destek verdiğine inanmasıdır."