'İşç çalıştırmaya teşvik edici tedbirler alınmalı'

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) bülteninde son bir yılda işgücü piyasasındaki gelişmeler de değerlendirildi. Buna göre son bir yılda Türkiye'de 15 yaş ve üzerindeki nüfus 858 bin kişi, işgücü 780 bin kişi, çeşitli nedenlerle işgücü piyasasına dahil olmayanların sayısı ise 78 bin kişi arttı. İşgücü içinde istihdam edilenler 1 milyon 265 bin kişi artarken, işsiz sayısı 485 bin kişi azaldı. Haziran 2010'da 1 milyon 23 bin kişi olan yıllık işgücü artışı Temmuz'da önemli ölçüde azaldı. Tarım-dışı istihdam, Haziran 2009-Mayıs 2010 döneminde çok hızlı bir artış gösterdi. Ancak Haziran ve Temmuz 2010'da bu artış hızı azalma eğilimine girdi. Tarım-dışı istihdam Temmuz 2010'da bir yıl önceye göre yüzde 5.8 arttı. TİSK, işsizlik oranındaki azalış eğiliminin durduğuna dikkat çekerek, işsizliğin 2009 yılına göre gerilemekle birlikte kriz öncesine göre işsiz sayısı yaklaşık yüzde 15 daha yüksek olduğunun altını çizdi. TİSK, işsizlik oranının avantajlı mevsim etkisinin geride kalmasıyla tekrar yükselmemesi için işçi çalıştırmayı özendirecek tedbirlerin hükümetçe alınması gerektiğini vurguladı.
 

İşgücüne katılım kadınlarda artmaya devam etti

İşgücüne katılma oranı, Temmuz 2010 döneminde bir önceki yıla göre 0.7 puan artarak yüzde 50'ye yükseldi. İşgücüne katılma oranındaki söz konusu yükselişte kadınların ağırlık taşıdığı görüldü. İşgücüne katılım oranı, kadın nüfusta 1.2 puan artarken, erkeklerde 0.1 puan yükseldi. Genç nüfusta 0.7 puan azaldı. Bir yıl önce işgücü piyasasında bulunmayan 470 bin "ev kadını"; 73 bin "emekli" ve 26 bin "iş bulma umudu olmayan" kişi çalışma talebiyle iş aramaya başladı. Buna karşılık çalışmaya hazır olduğu halde iş aramayan 117 bin kişi işgücü dışına çıktı. Öte yandan, TÜİK'in içeriğini açıklamadığı "Diğer" kategorisindeki 290 bin kişilik önemli artış da işgücü büyümesini sınırladı. 2009 ve 2010'un ilk 7 aylık dönemleri karşılaştırıldığında ise kadınların işgücüne katılma oranının yüzde 25.5'ten yüzde 27.5'e yükseldiği belirlendi.

İstihdam artışında erkekler belirleyici oldu

İstihdam göstergelerinin yıllık değişim seyri, kriz etkisinin damgasını vurduğu 2009 yılı ile karşılaştırılarak incelendiğinde, Haziran ve Temmuz 2010'da toparlanmanın devam ettiği ancak hız kaybettiği anlaşıldı. 2008'e göre değişimler ise, istihdamda kriz öncesi düzeyin üzerine çıkıldığını, ne var ki bu artışın iki yıllık nüfus artışını ancak karşıladığını ortaya koydu. İmalat sanayii istihdamı ise 2008'e göre düşük seyretti. Toplam istihdam düzeyi Temmuz 2010'da bir ay önceye göre 10 bin kişi azaldı. Son bir yılda istihdam 1 milyon 265 bin kişi arttı. Söz konusu artışta erkekler kadınlara kıyasla daha belirleyici oldu. Öte yandan kentsel kesim göreceli olarak kırsal kesime kıyasla daha fazla katkı yaptı. Kırsal kesimde istihdam 325 bin kişi; kentsel kesimde ise 940 bin kişi arttı.
 

Genç işsiz sayısı 193 bin kişi azaldı

2010 Temmuz ayında genç istihdamında 133 bin kişilik bir artış gerçekleşirken, genç işsizlerin sayısı da 193 bin kişi azaldı. Aynı dönemde gençlerin işgücüne katılma oranı da 0.7 puan geriledi.
 

İmalat sanayi istihdamı kriz öncesinin altında seyretti

Sanayi sektörünün toplam istihdamdaki payının artma eğiliminde olması ve nitelik gerektiren imalat sanayinde 416 bin kişilik istihdam artışının gerçekleşmesi olumlu değerlendirildi. Buna karşılık, kriz öncesi dönemle kıyaslandığında imalat sanayii istihdamı 10 bin kişi geriledi. İlk 7 ay itibariyle değişimler ise tarımdaki istihdam artışının yüzde 10.9 ile yüzde 8.8'lik sanayi istihdamı artışını geride bıraktığını gösterdi.

İstihdam artışında tarım ve ücretsiz aile işçileri ön plana çıktı

2010 Temmuz döneminde istihdam artışında sanayi sektörü ağırlık taşıdı. Bunu tarım sektörü izledi. Ancak daha geniş bir bakış açısıyla 2009 ve 2010'un ilk 7 ayındaki gelişmeler karşılaştırıldığında farklı bir durum görüldü. Bu dönemde toplam istihdam artışında "ücretsiz aile işçilerinin" ön plana çıktığı anlaşıldı. Ocak-Temmuz dönemleri itibariyle ortalama artış oranları toplam istihdamda yüzde 7.2; ücretli ve yevmiyeli grupta yüzde 8.2; buna karşılık ücretsiz aile işçileri grubunda yüzde 11.7 oldu.
 

İş arayanların sayısı 485 bin kişi azaldı

Temmuz 2010'da bir önceki yılın aynı dönemine göre iş arayanların sayısı 485 bin kişilik bir azalış kaydetti. İşsizlik tarafında oransal olarak erkek nüfusun daha belirleyici olduğu görüldü. Erkek işsizlerin sayısı 426 bin kişi, kadın işsizlerin sayısı ise 59 bin kişi azaldı.E n geniş işsizlik tarnımına göre 5 milyon 387 bin işsiz bulunuyor,
 

Genç nüfus daha kırılgan

Genel işsizlik oranlarına bakıldığında, genç nüfusun daha kırılgan olduğu görüldü. Kadınlarda yüzde 12, erkeklerde yüzde 10 olan işsizlik oranı, genç nüfusta yüzde 19.5'e yükseldi. Kentlerde genç işsizlik oranı yüzde 23.7. Öte yandan, Temmuz 2010'da genç işsizlik oranında 3.7 puan gibi önemli bir azalış olduğu görüldü. Söz konusu azalış kentlerde 4.1 puana çıktı. Tarım-dışı sektörlerde gençlerin ve kadınların söz konusu kırılganlığının çok daha fazla olduğu belirlendi. Tarım sektörü dışarıda bırakıldığında işsizlik oranı, gençlerde yüzde 24.3'e, kadınlarda ise yüzde 19.9'a yükseldi. Erkeklerde ise bu oran yüzde 11.7 oldu. Tarım dışı sektörlerde işsizlik oranı Temmuz 2010'da bir önceki yıla göre 2.7 puan azalışla yüzde 13.6 oldu. İşsizlikteki azalışın sektörel kaynakları incelendiğinde sanayi sektörünün başı çektiği anlaşıldı.
 

İş bulma ümidi olmayanlar kriz öncesine göre 108 bin kişi arttı

İş bulma ümidi olmayanların sayısı bir yıl önceye göre 26 bin kişi azalmış olmakla birlikte, kriz öncesi döneme göre 108 bin kişi arttı. İşsizlere eğitim durumuna göre bakıldığında, Temmuz 2010'da da işsizliğin en yoğun şekilde lise ve dengi yüksekokul mezunları grubunda yaşandığı görüldü.
 

İşsizlik oranının yüksekliğinde Türkiye 5'inci sıradan 10'a geriledi

Dünyada işsizlik oranının yüksekliği sıralamasında Türkiye 5'inci sıradan 10'uncu sıraya indi. Temmuz 2009'da Türkiye'nin klasik işsizlik oranı açısından durumu diğer ülkelerle kıyaslandığında, pozisyonunu bir miktar düzelttiği görüldü. Türkiye, işsizlik oranındaki azalmaya rağmen 40 dünya ülkesi içinde halen işsizliğin en yüksek olduğu 10'uncu ülke oldu.