İzmir, Afrika sinemasıyla buluşuyor

İzmir Sinema Derneği ve Fransız Kültür Merkezi, yarım yüzyıllık tarihiyle dünyanın en genç kıta sineması sayılan, ancak bu süre içinde ortaya çıkan eserlerle küresel sanat hayatına büyük zenginlik katan Afrika sinemasından önemli eserleri ''Afrika!'' başlığı altında 26-28 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek etkinlikle izleyicilerle buluşturacak.

Fransız Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilecek etkinlik kapsamında, 1960'larda doğan Afrika sinemasının çeşitliliğini yansıtan, gelişiminde dönüm noktası özelliğini taşıyan ve Afrika'nın en önemli film şenliği olan FESPACO Sinema Festivali'nde farklı tarihlerde büyük ödüle layık görülen 5 film dönüşümlü olarak gösterilecek.

Film seçkisinin açılışı, 26 Eylül Perşembe akşamı Zola Maseko'nun 2005 FESPACO Sinema Festivali Büyük Ödülü kazanan ve Afroamerikan oyuncu Taye Diggs'in başrolünü üstlendiği ''Drum'' adlı filmle başlayacak.

Sanatseverler, etkinlik kapsamında Mali'den Souleymane Cisse'nin 1982'de Kartaca Film Festivali'nde Altın Tanit Ödülü de kazanan, FESPACO'da 1983'te büyük ödüle layık görülen ''Rüzgar'', Moritanya'dan Med Hondo'nun yönettiği ve 1987'de FESPACO'dan ödülle dönen ''Saraunya'' ile Burkina Faso'dan Afrika sinemasının Avrupa'da en büyük yankı uyandıran filmlerini yaratan Idrissa Ouedraogo'nun ''Töre'', Moritanya'dan Abderrahman Sissako'nun 2003'te FESPACO Sinema Festivali Büyük Ödülü ile Uluslararası Sinema Eleştirmenleri Federasyonu (Fipresci) Ödülü kazanan, Cannes Film Festivali'nde ise ''Belirli Bir Bakış'' bölümünde gösterilen ''Mutluluğu Beklerken'' adlı filmlerini izleyebilecek.

 

'Afrika, sadece safari ve belgesel değil'

Etkinliğin direktörlüğünü üstlenen Nesim Bencoya, yaptığı açıklamada, Afrika denilince genelde ilk akla gelenin kıta ülkelerinde yapılan safari gezileri ya da belgesel kanallarında gösterilen vahşi yaşam ve doğa filmleri olduğunu, ancak 1 milyarı aşan toplam nüfusuyla kıta insanının yaşam hikayeleri ve bunu yansıtan genç bir sinemasının da var olduğunu ifade etti.

Bencoya, Afrika insanını anlatan öykülerin, dünya sinema tarihinde henüz 50 yıllık bir geçmişi olmasına karşın, bu süre içinde Afrika sinemasının farklı ve ilginç filmlerle adını duyurmayı başardığını dile getirerek, sinemaseverlere bu etkinlikle farklı ve nitelikli filmler sunmaktan mutluluk duyduklarını kaydetti.