İzmir'de 'OHAL Değil Acil Demokrasi Mitingi'ne OHAL yasağı

İzmir'de emek ve demokrasi güçlerinin 23 Aralık'ta Gündoğdu Meydanı'nda düzenlemek istediği 'OHAL Değil Acil Demokrasi Mitingi'ne İzmir Valiliği, OHAL'i gerekçe göstererek izin vermedi. Yasağa tepki gösteren Düzenleme Kurulu, mitingin ne kadar haklı olduğunu en net açıklaması olan kararı trajikomik bulduklarını açıkladı.

İzmir'de 'OHAL Değil Acil Demokrasi Mitingi'ne OHAL yasağı
Abone Ol google-news
DHA
Yayınlanma: 14.12.2017 - 15:39

Ocak ayında bir kez daha uzatılması beklenen OHAL'e karşı DİSK, KESK, TMMOB, Türk Tabipleri Birliği başta olmak üzere çok sayıda parti, dernek, sivil toplum örgütünün oluşturduğu İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri'nin 23 Aralık'ta Gündoğdu Meydanı'nda 'OHAL Değil Acil Demokrasi Mitingi' düzenlemek için İzmir Valiliği'ne yaptıkları başvuruya izin çıkmadı. Vailik, OHAL Yasası ve 2 bin 911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nu gerekçe gösterdi. Valilik tarafından düzenleme komitesine gönderilen kararda "Kamu düzenini, başkalarının hak ve özgürlüklerini bozacak olaylara sebebiyet verilebileceği değerlendirildiğinden gerçekleşmesi muhtemel, istenmeyen ve telafisi olmayan olayların meydana gelmesini önlemek amacıyla 23 Aralık 2017 tarihinde düzenlenmek istenilen 'OHAL Değil Demokrasi' konulu gösteri yürüyüşü ve açık hava toplantısının İzmir il sınırları içerisinde yapılması, aynı konu ile ilgili olarak afiş, pankart, el ilanı ve bildiri asılması veya dağıtılması Valiliğimizce yasaklanmıştır" denildi.

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri karar sonrası basın toplantısı düzenledi. Düzenleme Kurulu Başkanı KESK Dönem Sözcüsü İsmet Süzer ortak basın metnini okudu. Süzer, OHAL yasaklarına ve baskılarına karşı bu yasak ve baskıların mağdurlarının sesini yükseltmek amacıyla 23 Aralık 2017 tarihinde düzenlemek istedikleri 'OHAL Değil, Acil Demokrasi Mitingi'nin, İzmir Valiliği tarafından yasaklandığını belirterek, şöyle dedi:

"İronik bir biçimde OHAL kanunu ile gerekçelendirilen Valilik yasağı, gerçekleştirmek istediğimiz mitingin amacının ne kadar haklı ve yerinde olduğunun olabilecek en net açıklamasıdır. OHAL kanunu üzerinden alınan yasak kararında, yapacağımız mitingin kamu düzeninin yanı sıra 'başkalarının hak ve özgürlüklerini bozacak olaylara sebebiyet verebileceği' iddia edilmiştir. Hak ve özgürlükleri korumak adına gerçekleştirmek istediğimiz bir mitingin, hak ve özgürlüklere zarar vereceği gerekçesi ile yasaklanması trajikomiktir."

"15 TEMMUZ'DA MEYDANLARI AÇAN İKTİDARIN GERÇEK YÜZÜ GÖRÜLDÜ"

Bu yasaklamanın, miting vasıtasıyla bir kez daha hatırlatmak istedikleri OHAL'in karakterini belki de miting kadar etkili bir şekilde ülke kamuoyuna gösterdiğini belirten Süzer, "Daha birkaç ay önce, 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde Türkiye'nin her yanında meydanları kutlamalara açan, sokağa çıkan insanlar için bir günlüğüne de olsa hak ve özgürlüklere dair kısıtlamaları esneten iktidarın gerçek yüzü miting yasağı ile açık bir şekilde görülmektedir. AKP iktidarı, kendinden olmayanlara baskıyı, zoru, yasakları reva görürken, tüm hak ve özgürlüklerin kendisi ve yandaşları için sınırsız kullanılmasında bir sakınca görmemektedir" diye konuştu.

Süzer, OHAL'in kalkması ve demokrasi talebinin acil olduğunu, 18 aya yaklaşan OHAL'in yoksulların, emekçilerin, kadınların çıkarına olmadığını söyledi. Süzer, Emek ve Demokrasi Güçleri olarak tüm OHAL mağdurlarının sesini yükseltmeye, darbe girişimini fırsata dönüştüren baskı ve zor rejiminin aracı OHAL kalkana kadar mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise mitingin yasaklanma gerekçesine espriyle yaklaşmak istediğini belirterek, "Mitingin adı 'Darbe ve darbe girişimlerine karşı haydi Gündoğdu'ya' olsaydı izin verilirdi" dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon